Türkiye'de milyonlarca vatandaşın alım gücünü ve ekonominin genel seyrini belirleyen enflasyon verilerinde, resmi kurum ile bağımsız araştırmacıların hesaplamaları arasındaki makas rekor seviyeye ulaştı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2025 yılı Ekim ayı için yıllık tüketici enflasyonunu (TÜFE) %32,87 olarak duyurdu. Ancak akademisyenler ve ekonomistlerden oluşan bağımsız Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), aynı dönem için kendi hesapladığı yıllık enflasyon oranını %60,00 olarak açıkladı. İki rakam arasındaki yaklaşık 27 puanlık fark, Türkiye'de hissedilen enflasyon ve resmi verilerin güvenirliğine ilişkin tartışmaları yeniden alevlendirdi.

Rakamlar ne söylüyor?

TÜİK'in açıkladığı verilere göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ekim ayında bir önceki aya göre %2,55 artış gösterdi. Yıllık artış ise %32,87 olarak kayıtlara geçti. Bu oran, bir önceki yılın aynı ayına göre fiyatların ortalama üçte bir oranında arttığını ortaya koyuyor. Buna karşılık, kendi metodolojisiyle günlük 230 binden fazla fiyat verisini analiz ettiğini belirten ENAG ise çok daha farklı bir tablo çizdi. ENAG'a göre ekim ayındaki aylık fiyat artışı %3,74 olurken, son 12 aylık artış %60,00 seviyesinde gerçekleşti. Bu durum, ENAG'ın hesaplamalarına göre vatandaşın bir yıl içinde fiyat artışlarını resmi rakamın neredeyse iki katı oranında hissettiği anlamına geliyor.

Ekonomistler ne bekliyordu?

Piyasaların yakından takip ettiği TÜİK verileri, ekonomistlerin beklentilerinin bir miktar altında kaldı. Anadolu Ajansı'nın enflasyon beklenti anketine katılan ekonomistler, ekim ayında TÜFE'nin aylık %2,69 artacağını öngörmüştü. Yıllık enflasyon beklentisi ise %33,05 seviyesindeydi. Benzer şekilde, Bloomberg HT'nin anketinde de aylık beklenti %2,71, yıllık beklenti ise %33,1 olarak şekillenmişti. TÜİK'in açıkladığı %2,55'lik aylık ve %32,87'lik yıllık oranlar, bu beklentilerin hafifçe altında kalarak piyasalarda sınırlı bir olumlu etki yaratsa da, ENAG ve diğer alternatif göstergelerle olan büyük fark, verilerin anlamlılığına dair soru işaretlerini ortadan kaldırmadı.

İstanbul'un ateşi düşmüyor

Enflasyon tartışmalarında önemli bir referans noktası olan İstanbul'un perakende fiyat hareketleri de hissedilen enflasyonun yüksek seyrini teyit etti. İstanbul Ticaret Odası (İTO), kentteki fiyat artışlarını yansıtan İstanbul Ücretliler Geçinme İndeksi'nin ekim ayında aylık %3,31, yıllık ise %40,84 arttığını duyurdu. İstanbul enflasyonunun hem TÜİK'in ülke genelindeki verisinden hem de ekonomist beklentilerinden belirgin şekilde yüksek olması ve eylül ayındaki %40,75'lik seviyeye göre de artışını sürdürmesi, Türkiye'nin en büyük metropolünde hayat pahalılığının tırmanmaya devam ettiğini gösterdi.

Ekim ayında zam şampiyonu erkek giyim oldu: TÜİK verileri açıklandı
Ekim ayında zam şampiyonu erkek giyim oldu: TÜİK verileri açıklandı
İçeriği Görüntüle

Hükümetin enflasyonla mücadele yol haritası

Yüksek enflasyon rakamları ve farklı ölçümler arasındaki tutarsızlıklar gündemdeki yerini korurken, ekonomi yönetimi enflasyonla mücadelenin birinci öncelikleri olduğunu vurgulamaya devam ediyor. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, yaptığı açıklamada, "Enflasyon vatandaşın temel meselesidir. Birinci önceliğimiz enflasyonu düşürmek," ifadelerini kullandı. Yılmaz, hükümetin enflasyonla mücadeledeki yol haritasını da paylaştı. Buna göre, 2023'te %65 seviyelerinde olan enflasyonun 2025 sonunda %30 civarına indirilmesi hedefleniyor. 2026 hedefi enflasyonu %20'nin altına çekmek iken, ekonominin uzun zamandır hasret kaldığı tek haneli rakamlara ise 2027 yılında ulaşılması planlanıyor. Bu hedeflere ulaşılıp ulaşılamayacağı, önümüzdeki dönemde uygulanacak para ve maliye politikalarının başarısına bağlı olacak.

Kaynak: HABER MERKEZİ