Türkiye’de enflasyon tartışmaları, haziran ayı verilerinin açıklanmasıyla yeni bir boyut kazandı. Bağımsız akademisyenlerden oluşan Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), haziran ayında Tüketici Fiyat Endeksi (E-TÜFE)’nin aylık yüzde 3,05, yıllık ise yüzde 68,68 arttığını duyurdu. ENAG’ın mayıs ayı verisi yüzde 71,23 iken, haziranda hafif bir gerileme yaşansa da oran hâlâ çok yüksek.

Öte yandan, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ise haziran ayı için aylık enflasyonu yüzde 1,37, yıllık enflasyonu ise yüzde 35,05 olarak açıkladı. Yani iki kurumun yıllık enflasyon verileri arasında neredeyse iki katlık bir uçurum oluştu.

Piyasa beklentileri ve anketler de arada kaldı

Haziran ayı öncesinde Anadolu Ajansı Finans’ın yaptığı piyasa anketlerinde, aylık enflasyon beklentisi yüzde 1,30 ile yüzde 2 arasında değişiyordu. Katılımcıların tahminlerine göre, TÜFE’nin yüzde 1,53 artacağı ve yıllık enflasyonun yüzde 35,26’ya ineceği öngörülüyordu. TÜİK’in açıkladığı yüzde 1,37’lik aylık artış, piyasa beklentisinin alt sınırında kaldı. ENAG ise bu tahminlerin çok üzerinde bir oran açıkladı.

TÜİK’in resmi verileri: detaylar ve harcama grupları

TÜİK’in açıkladığı TÜFE verilerine göre, haziran ayında fiyatlar bir önceki aya göre yüzde 1,37, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 16,67, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 35,05 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 43,23 arttı.

Yıllık bazda en yüksek artış konut grubunda yaşandı. Konutta yüzde 65,54’lük artış dikkat çekti. Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda yıllık artış yüzde 30,20 olurken, ulaştırmada yüzde 27,72, lokanta ve otellerde ise yüzde 73,33’lük artış kaydedildi.

Aylık bazda ise gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 0,27’lik düşüş yaşandı. Ulaştırmada yüzde 2,38, konutta yüzde 2,62 artış görüldü. 143 temel başlıktan 26’sında fiyatlar düşerken, 112’sinde artış gerçekleşti.

Maliyet ateşi sönmüyor: Üretici enflasyonunda yıllık yüzde 24,45’lik artış
Maliyet ateşi sönmüyor: Üretici enflasyonunda yıllık yüzde 24,45’lik artış
İçeriği Görüntüle

ENAG’ın açıkladığı veriler: gerçek hayat pahalılığı mı?

ENAG’ın açıkladığı oranlar, özellikle vatandaşların günlük hayatta hissettiği fiyat artışlarıyla daha uyumlu olduğu gerekçesiyle kamuoyunda sıkça referans gösteriliyor. ENAG’ın yıllık yüzde 68,68’lik enflasyon verisi, markette, pazarda, kirada ve faturada yaşanan zamların şiddetini daha yakından yansıtıyor. ENAG’ın mayıs ayı verisi yüzde 71,23’tü; haziranda ise bu oran hafif gerilese de, TÜİK’in açıkladığı oranın neredeyse iki katı.

Özel kapsamlı TÜFE göstergelerinde de ayrışma

TÜİK’in açıkladığı özel kapsamlı B endeksi (işlenmemiş gıda, enerji, alkollü içkiler, tütün ve altın hariç TÜFE), yıllık yüzde 34,62, aylık yüzde 1,76 arttı. Çekirdek enflasyonun da yüksek seyretmesi, fiyat artışlarının ekonominin geneline yayıldığını gösteriyor.

Enflasyonun etkisi: maaşlar, kiralar ve sosyal yardımlar

Farklı enflasyon oranları, maaş zamlarından sosyal yardımlara, kira artışlarından vergi dilimlerine kadar birçok kalemi doğrudan etkiliyor. TÜİK’in resmi verileri, memur ve emekli maaş zamlarında, sosyal yardımların hesaplanmasında ve kira artışlarında yasal referans kabul ediliyor. Ancak vatandaşın cebindeki gerçek kayıp, çoğu zaman ENAG’ın açıkladığı oranlara daha yakın hissediliyor.

Uzmanlar ne diyor? Güven tartışması ve çözüm arayışı

Ekonomistler ve piyasa uzmanları, TÜİK ile ENAG arasındaki bu büyük farkın, ekonomik güven ve beklentiler üzerinde olumsuz etkiler yarattığını belirtiyor. Resmi enflasyonun düşük açıklanması, maaş zamlarının ve sosyal desteklerin yetersiz kalmasına yol açarken, ENAG’ın açıkladığı yüksek oranlar ise gerçek hayat pahalılığının altını çiziyor.

Uzmanlar, enflasyonun doğru ölçülmesi ve kamuoyuna şeffaf şekilde sunulmasının, ekonomik istikrar ve güven için kritik olduğuna dikkat çekiyor. Farklı enflasyon oranlarının yarattığı kafa karışıklığı, hem hane halkı hem de iş dünyası için planlama yapmayı zorlaştırıyor.

Vatandaşın gündemi: hangi enflasyon gerçek?

TÜİK ve ENAG arasındaki bu uçurum, “Hangi enflasyon gerçek?” sorusunu her zamankinden daha güçlü bir şekilde gündeme taşıyor. Vatandaşlar, markette, pazarda ve faturada yaşanan zamların, resmi rakamların çok üzerinde olduğunu dile getiriyor. Ekonominin nabzını tutan bu tartışma, önümüzdeki aylarda da gündemde kalmaya devam edecek.

Kaynak: HABER MERKEZİ