Haber/ Didar DEMİRCİ

Geçtiğimiz hafta cumartesi günü gözaltına alınan Eğitim Sen Merkez Kadın Sekreteri Derya Yulcu ile sendikanın iki üyesi Selman Karasu ve Saim Atılgan, Muş’ta çıkarıldıkları mahkemede ‘örgüt üyeliği ve örgüte yardım etme’ suçlarından tutuklandı. Eğitim Sen’in yaptığı sendikal etkinliklerin sorgulandığını söyleyen Eğitim Sen Genel Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan, üyelerin tutuklanmasının sebebinin sendikal faaliyetler olduğunu dile getirerek, gözaltına alınma sürecini şu şekilde değerlendirdi: “Derya Yulcu ve iki üyemiz Selman Karasu ile Saim Atılgan bugün hukuksuzca gözaltına alınmıştır. Arkadaşlarımıza yöneltilen suçlamalar genellikle sendikal faaliyetler ve etkinliklerle ilgilidir. Bu daha önce de bizim başımıza gelen özellikle sendikal etkinlikleri suç kapsamına alan ve bunları neden yapıldığını sorgulayan bir yaklaşımla karşı karşıyayız. Son dönemlerde özellikle yaptıkları sendikal etkinlikler savcı tarafından suç olarak kabul edilerek sorgulandığı için, biz sendikal etkinliklerimizin şu an kendisinin sorgulandığını düşünüyoruz ve ondan dolayı da bu arkadaşlarımızla ilgili hukuki sürecin esasında sendikamızla ilgili olduğu düşüncesi içerisindeyiz.”

TUTUKSUZ YARGILAMA MÜMKÜNDÜ

Üyelerin çağrıldığında ifade için rahatlıkla gidebileceğini, savcının soracağı her türlü soruyu detaylı bir şekilde yanıtlayabileceğini dile getiren Bozdoğan, “Özellikle burada kritik olan nokta şu; çağrıldığında savcılığa giderek ifade verebilecek, adresi belli, sendikadaki görevi belli olan arkadaşların, apar topar gözaltına alınmasını bir tür baskı aracı olarak görüyoruz. Demokratik muhalefetin üzerine uygulanan bir baskılama aracı olarak görüyoruz. Oysaki biz kendilerine herhangi bir tebligat yapılsaydı, gidip rahatlıkla savcının merak ettiği tüm konularla ilgili ayrıntılı açıklamalarda buluna bilirdi” dedi. Bozdoğan, sözlerini şöyle sürdürü; “Arkadaşlarımızın tutuksuz yargılanması mümkündü. Arkadaşlarımızın görevi yeri belliydi. Ne kaçama ne de delilleri karartma şüphesi vardı. Buradaki tutuklama kurumumuzu ayrı bir cezalandırma olarak görülüyoruz. Ayrıca arkadaşlarımıza sorunlan sorular sendikal etkinliklerle ilgili. Sendikal etkinlikler bir şekilde baskı altına alınmaya çalışıyor. Bundan dolayı arkadaşlarımız serbest bırakılmasını istiyor ve sendikal faaliyetlerimizin baskı altına alınmamasını talep ediyoruz.”