Haber/ Gökçe ADAR

DİSK Genel-İş 3 No'lu Şube Başkanı Faruk Saral, 30 Eylül'de açıklanan yeni ekonomi programında enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını söyledi. Saral, ülkenin üretimine en fazla katkı sunan ve milli gelirden en az faydalanan emekçilerin artan enflasyon ile birlikte vergi yükünü arttığını ifade etti. Saral, “Yeni ekonomi programının hiç de gerçeği yansıtmadığı gün gibi ortada. Program açıklandıktan sonra hayatımıza yenilik olarak sadece her geçen gün daha da yükselen enflasyon altında ezilmek girdi. Üzerimize düşen vergi yükünün daha da artacağı yarınların gerçeğini ortaya çıkarıyor. Gerçek enflasyon rakamlarının gerçekliği yansıtmadığını, biz bu ülkenin üretimine en çok katkı sunan ve milli gelirinden en az faydalanan işçiler, emekçiler olarak sokaktaki enflasyondan biliyoruz” dedi.

Kriz faturasını ödemeyeceğiz

Artan enflasyon yüzünden emekçinin temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadığını söyleyen Saral, “Çarşıda, pazarda, yaşamın içinde reel enflasyonu ekmeğini alın teri ile kazananlara sormak lazım. Son bir yıl içerisindeki temel gıda maddeleri gelen zam oranlarını gün geçmiyor ki en temel ihtiyaç maddelerindeki alım gücünün daha da zorlaştırıyor. Milli gelir piramidinin en üst katmanının borcunu, 81 milyona fatura etmeye çalışıyorlar. Biz emekçiler, hep şunu söylüyoruz; bu krizi biz yaratmadık, faturasını da biz ödemeyeceğiz. Krizle beraber, zam yağmuru altında tüm ücretler erimiş ve toplumun yüzde 99'un alım gücü düşmüştür” diye konuştu.

Enflasyonun işçi de karşılığı

Saral, yeni ekonomi programındaki söylemlerin emekçilere göre karşılığını ise şöyle açıkladı: “Verginin tabana yayılması demek vatandaşa, emekçiye yeni vergiler gelecek demek. İş gücü piyasasını esnekleştirmek demek, iş güvencesi sağlayan haklarımızın bir kısmının ortadan kaldırılacak olması demek. Gerçekleşen enflasyon yerine beklenen enflasyonun dikkate alınması demek, ücret artışları, gerçekleşen enflasyonun altında kalacak demek.”

Türkiye'de önemli kuruşların özel sektöre devredildiğini söyleyen Saral, ekonomik krizin ana sebebinin bu olduğunu dile getirdi. Saral, şu ifadeleri kullandı: “Bu ülkenin üretenleri olarak enflasyon ile asıl mücadele, üretimimizi ne kadar artırırsak istihdam imkânlarını o kadar fazlalaştırır, işsizliği minimize etme imkânına sahip olursunuz, vergi adaletini sağlamış olursunuz. Ama mevcut iktidar geldiği günden beri Türkiye'nin en büyük ve önemli kuruluşlarını özel sektöre devrettiler. Bir bakıma stratejik birçok kurum devlet eliyle peşkeş çekildi. 10 liman, 81 santral, 40 işletme, 3 bin 483 taşınmaz, 3 gemi ve 36 maden sahası satıldı. Üretimden vazgeçtiler. Ekonomik krizin ana sebebini yarattılar.”