Memur-Sen Konfederasyonu'na bağlı Sağlık-Sen, Sağlık Bakanlığı önünde düzenlediği eylemle ücret ve çalışma şartlarına yönelik taleplerini açıkladı. Türk-İş Konfederasyonu'na bağlı Sağlık İşçileri Sendikası da Avrupa sendikaları üst örgütlerinden UNI’nin sağlık bölümünün hazırladığı raporu paylaşarak, salgın ortamında sağlık sektöründeki işçilerin aile yapılarının dahi zarar gördüğünü belirtti. Sağlık-Sen kamudaki sağlık çalışanlarının ‘eşit işe eşit ücret’ kuralına uygun olmadan çalıştırıldığı ve döner sermayeden pay ödenmemesi başta olmak üzere bir dizi taleplerine yönelik başlattığı girişimler çerçevesinde Sağlık Bakanlığı önünde eylem yaptı. Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş, sağlık çalışanlarının döner sermaye sisteminden kaynaklı ücret adaletsizliğine tepkili olduğunu belirtti. Salgın döneminde sağlık çalışanlarına getirilen ek ödemelerin ücret adaletsizliğini derinleştirdiğini anlatan Durmuş, “Bu nasıl bir sistem ki Bakanlığa bağlı 81 ildeki 934 hastanede görev yapan; aynı branştan/meslekten, aynı işi yapan, aynı eğitime, aynı çalışma yılına sahip hiçbir sağlık çalışanı aynı ücreti alamıyor! Üniversite hastanelerinde durum çok daha kötü, vahim” diye konuştu. Semih Durmuş kreş desteği, nöbet ücretleri, görevde yükselme sınavları gibi çok sayıda sorunlu alan bulunduğunu da belirtti.

Yüzde 52’si geçinemiyor

Öte yandan, Türkiye’den sendikaların da üye olduğu Avrupa sendikalarının üst federasyonu UNI Global’in sağlık bölümü UNICARE 37 ülkede yaptığı ankete dayalı olarak bakım işçilerinin sorunlarını içeren bir rapor yayınladı. Raporda katılımcıların üçte biri test yaptırdıkları zaman bekleme döneminde ücret ödenmediğini belirttiler. Yüzde 80’i kadın olan sektörde taciz ve şiddetin de yüksek olduğu belirtildi. Yüzde 52’si ücretleri ile geçinemediğini, yüzde 73’ünün çalıştığı kurumda personel yetersizliği nedeniyle hizmet kalitesinin düşük olduğunu, COVID-19 hastası bakım gerektiren kişilere yönelik ilave bir ödeme yapılmadığını belirttiler. Yüzde 77’si evde bakım yaparken COVID- 19 enfeksiyonu bulaştığını kaydetti. UNI Global Genel Sekreteri Christy Hoff man, bakım işçilerinin değersiz görüldüğünü ve göz ardı edildiğini belirtti. UNICARE, bakım işçilerine yönelik en iyi uygulamaların desteklenmesi için teşvik sistemi, bakım hizmeti için uzun vadeli yatırım, çalışma koşul ve ücretlerin iyileştirilmesi, salgın ortamında daha fazla koruyucu ekipman talep edildi.

Sağlık sektörü işçileri de tepkili

Türkiye Sağlık İşçileri Sendikası Genel Başkanı Hakan Toy yazılı bir açıklama yaparak, “İşçilerin sorunları pandemi sürecinde yakıcı boyutlara gelmiştir. İşçiler 14 gün boyunca evlerinden ayrılmak zorunda kalıyor. Çoğu kadın işçinin süt iznini dahi kullanamaz durumda. Bu dönem, toplumun temel yapı taşı olan aile kurumuna zarar verdi” dedi.