Türkiye'deki çarpık kentleşme nedeniyle sel felaketi yaşandı ve Adıyaman ve Urfa'da ölü sayısı 17'ye yükseldi. Arama-kurtarma çalışmaları sürerken, Urfa'ya giden İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, halk tarafından protesto edildi. Uzmanlar, AKP'nin imar ve rant politikalarının çarpık kentleşmeye yol açtığına dikkat çekerek "Daha fazla betona değil, plana ihtiyaç var" dedi.
Maraş merkezli depremlerin yıkıma yol açtığı Urfa ve Adıyaman'da ölü sayısı artarken, Abide Kavşağı'nda sele teslim olan İbrahim Dindar adlı bir yurttaşın cesedi bulundu.
Adıyaman'ın Tut ilçesinde, şiddetli yağmurla birlikte Ömerovası Deresi taştı ve Tekdal ve Sarıkaya ailelerinin barındığı konteyner sel sularına kapıldı. Konteynerde kalan 8 kişi kurtulurken, kaybolan Fatma Tekdal ile kızı Zeynep Zümra Tekdal aranıyor. Sel sularına kapılan TIR'daki 20 yaşındaki Emin Ergün de hala aranıyor.
İçişleri Bakanı Soylu, sel felaketinin izlerini silmek için bölgeye gitti ancak yurttaşlar tarafından protesto edildi. Yurttaşlar, bakanın Kılıçdaroğlu'nun ziyaretinden bir saat önce afet bölgesine geldiğini söyledi. Urfa'da bir kadın ise "Mahvettiler. Bitirdiler. Daha aklınız başınıza gelmedi mi? Bu az demek ki bize. Yıllarca emek verdik biz. Bu mudur bedeli? Biz yıllarca AK Parti’ye gece gündüz demeden çalıştık. Ama biz bugün bu olanları hak etmiyoruz. AK Parti hemen istifa etsin" dedi.
Diyarbakır'da da yağışlar nedeniyle bazı evlerde su baskınları yaşandı ve Doğum Hastanesi Köprülü Kavşak'taki alt geçit suyla doldu. İtfaiye ekipleri, 80 su baskını olan ev ve iş yerine müdahale etti. Dicle Nehri kıyısına kurulan çadırkent ise olası su ve ani sel baskınlarına karşı tahliye edildi.
Sivil toplum örgütleri, çadırkentin yanlış bir yere kurulduğunu ve olası sel, su baskını ve barajlardaki su seviyesinin yükselmesi gibi tehlikelerle karşı karşıya olduğunu belirterek yetkilileri uyardı. Ancak Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bu uyarılara karşı çıkarak çadırkentin doğru bir yere kurulduğunu iddia etti. Dün, CHP'li milletvekillerinden oluşan bir heyet, Adıyaman Karapınar 4 No'lu çadır bölgesinde çadırlarda yaşayan insanların sorunlarını dinledi. Heyet üyelerinden biri, depremzedeleri sel bölgesine çadır kurmamaları konusunda uyardıklarını ancak yetkililerin "biz biliyoruz, bu işin uzmanıyız" dediklerini ve çadırları çamurun içine kurduklarını söyleyerek şunları ekledi: "Adıyaman'ın bütün suyu buraya dökülecek"
TMMOB Şanlıurfa İl Koordinasyon Kurulu, sel felaketinin ardından yaptığı açıklamada, imar ve rant politikalarına dikkat çekerek, daha önce yapılan uyarıları hatırlatarak, yetkilileri gereken önlemleri almaya çağırdı. Açıklamada, deprem gibi sellerin de "doğal olay" olduğu, "kader" olmadığı vurgulandı ve sel felaketinin nedeninin çarpık kentleşme olduğu belirtildi. "Yetkililere yapılan uyarılar bugün acı bir şekilde ortaya çıktı" denildi.
DEÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Yaşar, Türkiye'deki çarpık kentleşme nedeniyle sel felaketlerinin yaşandığını belirterek, binaların olmayacak yerlere yapıldığını söyledi. Yaşar, 40-50 yıllık kuruyan derelerden su geçmeyeceği sanıldığını, ancak bu tür yağışlar sonucunda mutlaka su geçeceğini ifade etti. Şanlıurfa ve Adıyaman'da bu durumun yaşandığını belirten Yaşar, "Bütün sel yataklarından mutlaka su geçecektir. Seller doğal afettir ama bunu felakete çevirdik" diye konuştu.
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi ise açıklamasında, iktidarın beton üreten rant odaklı imar planları ile kentleşme pratiğini belirlediğini vurgulayarak, "Daha fazla betona değil plana ihtiyaç var" dedi.
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi'nden Doç. Dr. Ceyhun Özçelik ise iklim değişikliğinin etkisiyle yağışların daha da şiddetleneceğini ve kentsel altyapıdaki sıkıntılarla birleşince taşkınlara sebebiyet verdiğini söyledi.
