9 EYLÜL- CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Deniz Yücel, Meclis Genel Kurulu'nda Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) döneminde yaşanan yargı siyasallaşmasını eleştirdi. Yücel'in Meclis kürsüsünden yaptığı konuşmada, yargının bağımsızlığının AKP tarafından nasıl sorgulandığını ve yargı mensuplarının siyasi etkilere nasıl maruz kaldığını dile getirdi.
AKP Döneminde Yargı Siyasallaştırıldı
Yücel, konuşmasında AKP dönemindeki yargı siyasallaşmasına dikkat çekerek, "Hakim ve savcı olmanın kriterinin AKP'nin teşkilatlarında görev yapmak olduğu bir ülkede, yargının bağımsızlığından bahsedilemez" dedi. Ayrıca, Yücel, Osman Kavala, Can Atalay ve Gezi Parkı olayları sanıklarını da unutmadı. Tutuklamaların bir tedbir olmaktan çıkarılıp cezalandırma yöntemine dönüştüğünü ifade etti ve adaletin siyasallaşmasının sonuçlarını vurguladı.
Adaletin Siyasallaştığı Yerde Kimse Güvende Değildir!
Yücel, konuşmasında AB Komisyonu'nun 2022 Türkiye Raporu'na da değindi. Raporda hâkimler ve savcılar üzerindeki baskıların yargı bağımsızlığına olumsuz etki ettiği belirtiliyor. Yücel, Türkiye'nin bu raporda 116. sırada yer almasını sorgulayarak, "Adaletin siyasallaştığı yerde, iktidar sahipleri dâhil kimse güvende değildir" dedi.
Yargı Paketi Değil, Yargıyı Ele Geçirme Paketi
Yücel, Meclis'e sunulan Yargı Reformu paketlerinin yargıyı ele geçirme amaçlı olduğunu vurguladı. Savunma hakkının kısıtlandığına, baroların bölündüğüne ve adaletin sadece sözde sağlandığına dikkat çekti. Ayrıca, Yücel, yargının siyasallaştırıldığını ve AKP'nin siyasi amaçlarına hizmet etmek için kullanıldığını söyledi.
Siyasi Yönü Olan Davalarda Tarafsız ve Bağımsız Yargıçlar Sürülüyor
Yücel, hukukun üstünlüğüne inanan yargı mensuplarının da olduğunu belirtti. Ancak, AKP'nin yargı bağımsızlığını savunanlara yaptığı cezaları örneklerle anlattı. Özellikle 2023 Yaz Kararnamesi'nde yaşanan atamaların yargı bağımsızlığına müdahale olduğunu ifade etti.
Deniz Yücel'in Meclis kürsüsünden yaptığı bu açıklamalar, Türkiye'deki yargı bağımsızlığı konusundaki tartışmaları gündeme taşıdı. Adaletin siyasallaşmasının demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve yargı bağımsızlığına nasıl zarar verdiği bir kez daha dile getirildi.
