Haber / Umut KARAKOYUN
FETÖ-PDY soruşturmaları kapsamında el konulan ve kayyımla yönetilen Koza Altın Madeni, Bergama için tehdit olmayı sürdürüyor. Doğayı tahrip ettiği, canlı yaşamına zarar verdiği gerekçesiyle kapatılması için verilen mücadeleler yargı zaferiyle sonuçlansa da, tartışmalı madenin kapasitesi sürekli arttırıldı. Son olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından, 2009/7 Sayılı Genelgeye dayanılarak verilen üçüncü atık depolama tesisi ve Ovacık bölgesinde Koza Altın İşletmeleri Şirketi tarafından hazırlanan altın madeni projesine verilen Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) olumlu kararına karşı dava açıldı. Bergama Belediyesi, İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası, TMMOB'a bağlı Kimya Mühendisleri Odası ile Metalurji ve Malzeme Mühendisleri Odası, Yeşil Artvin Derneği, Egeçep ve çok sayıda yurttaş, İzmir Nöbetçi İdare Mahkemesi'ne başvuruda bulundu. Her iki dava dilekçesinde, ÇED olumlu kararı için yürütmenin durdurulması ve yargılama sonunda iptali istendi. Mahkemeye sunulan dava dilekçesinde, işletmenin yaratacağı riskleri daya iyi anlatmak istediklerini belirten davacı taraf, duruşma yapılması da talep edildi.
KEŞİF GEREKSİZ
Dava dilekçesinde ayrıca, şimdiye kadar geçmiş yıllarda açılan davalara ve mahkemelerden maden lehine verilen kararlara atıfta bulunularak, yeniden keşif yapılmasının gereksiz olduğu belirtildi. Dilekçede şu ifadelere yer verildi: “Davacılar olarak bizler de ÇED raporundaki teknik değerlendirmeleri önemsemiyoruz, zira dava konusu Ovacık Altın Madeni işletmesinde teknik tartışmalar bitmiş ve defalarca yargı tarafından karar verilmiştir. Yeniden teknik tartışmalara başlamak, şimdiye kadar verilen yargı kararlarının yok sayılması anlamına gelecektir. Bu nedenle biz davacılar, bu davada teknik tartışma yapılmasını yersiz buluyoruz, mahallinde keşif yapılmasını gereksiz buluyoruz.”
GÖZ DİKTİLER
Bergama Belediye Başkanı Mehmet Gönenç de, 20 yıldır bu sorunu aşmak için mücadele verdiklerini belirterek; “Onca yargı kararına rağmen her defasında bir şekilde o yargı kararları etkisiz bırakılan bir takım girişimler, arkadan dolanmalarla süreç devam ediyor. Benzer olayı, üçüncü atık havuzu ile ilgili de yaşadık. Çünkü özellikle olası bir depremde bölge için çok büyük bir risk yaratacak atık havuzu söz konusu. Şuanda firma Ovacık'ta biten cevher veya verimli cevher yerine Kozak yaylasında açık ocak maden işletmeciliğine döndü ve buradaki alanları talan ederek, oradaki cevheri Ovacık Madeni'ne getirerek, burada işliyor. Kozak yaylasında da geri dönüşü olmayan devasal çukurlar oluşuyor. Doğanın, çevrenin tahribatı ile karşı karşıyayız. 2009 yılında başlayan yargılama 2017'de sonuçlandı. Hemen arkasından yeniden bir ÇED olumlu kararıyla yargı kararı etkisiz bırakılıyor. Bergamalıların bıkıp usanmadan sürdürdüğü mücadeleye ve çıkan yargı kararlarına rağmen hoyratça bir süreç yaşanıyor. Maden, kayyıma devredildi. Şimdi masanın her iki tarafında da devlet var. Şuanda madenin işletmecisi de ona gerekli izinleri verecek olan ve yargı kararlarını çıkaracak olan da aynı mekanizma” dedi.
