CHP'den topyekun açıklama: Hodri meydan, kendinize güveniyorsanız kurun sandığı!
CHP'den topyekun açıklama: Hodri meydan, kendinize güveniyorsanız kurun sandığı!
İçeriği Görüntüle

İstanbul, tarihi boyunca imparatorluklara başkentlik yapmış, coğrafi konumuyla dünyayı kendine hayran bırakmış bir mega kent. Ancak bu eşsiz konum, aynı zamanda devasa bir meydan okumayı da beraberinde getirir: Asya ve Avrupa kıtaları arasına sıkışmış milyonlarca insanın her gün süren bitmek bilmeyen ulaşım mücadelesi. İşte bu mücadelenin seyrini tamamen değiştiren, şehrin ulaşım paradigmasını yeniden yazan ve bugün artık onsuz bir İstanbul'un hayal bile edilemediği projenin adı Marmaray'dır. 7 Temmuz sabahı yaşanan teknik bir aksaklığın bile şehrin tüm toplu taşıma sistemini nasıl bir anda felç edebildiğini görenler için Marmaray'ın önemi, rakamların ve istatistiklerin çok ötesinde, yaşamsal bir gerçektir. O, sadece bir tren hattı değil, İstanbul'un modern zamanlardaki en büyük can damarıdır.Boğaz'ın altından iki yakayı birleştirecek bir tünel fikri, aslında yeni bir hayal değil. İlk olarak Osmanlı Padişahı Sultan Abdülmecid döneminde, 1860'larda gündeme gelen bu vizyoner proje, dönemin teknolojik imkansızlıkları nedeniyle kağıt üzerinde kalmaya mahkum olmuştu. Yıllar, on yıllar geçti, teknoloji gelişti ve 150 yıllık bu rüya, nihayet 21. yüzyılda "Asrın Projesi" adıyla gerçeğe dönüştü. Marmaray, sadece bir mühendislik harikası olmakla kalmadı, aynı zamanda yapımı sırasında ortaya çıkarılan ve İstanbul'un tarihini 8500 yıl öncesine dayandıran Neolitik dönem kalıntılarıyla dünya arkeoloji tarihine de adını altın harflerle yazdırdı. Denizin 60 metre altından, depreme en dayanıklı sistemlerle inşa edilen bu tünel, modern Türkiye'nin vizyonunu ve mühendislik kabiliyetini tüm dünyaya gösteren bir anıt niteliğindedir.

İki kıtayı birleştiren çelik raylar

İstanbul için taşıdığı en temel önem, şüphesiz ki coğrafi engelleri ortadan kaldırarak iki kıta arasında kesintisiz bir ulaşım sağlamasıdır. Kocaeli'nin Gebze ilçesinden başlayıp İstanbul'un Avrupa yakasındaki Halkalı'ya kadar uzanan 76.6 kilometrelik devasa güzergah, şehrin doğu-batı eksenindeki tüm yerleşim birimlerini tek bir omurgada birleştirir. Bu çelik omurganın en kritik halkaları ise aktarma istasyonlarıdır. Özellikle Yenikapı, Üsküdar ve Sirkeci gibi istasyonlar, Marmaray'ı şehrin diğer metro hatları, metrobüs, tramvay ve vapur iskeleleri ile entegre ederek dev bir örümcek ağı gibi çalışan bir toplu taşıma sisteminin merkezini oluşturur. Bu entegrasyon sayesinde, Pendik'te oturan bir vatandaş, sadece Marmaray ve bir metro aktarmasıyla Başakşehir'deki bir iş merkezine veya havalimanına saatler içinde ulaşabilmektedir. Bu, proje öncesinde hayal bile edilemeyecek bir kolaylıktır. Proje, faaliyete geçtiği ilk günden bu yana taşıdığı yolcu sayısını katlayarak artırmış ve bugün günlük bir milyona yakın yolcu kapasitesiyle hizmet vermektedir. Bu rakam, birçok Avrupa ülkesinin toplam demir yolu yolcu sayısından bile fazladır. Zirve saatlerde 4-5 dakikada bir kalkan trenler, on binlerce insanı dakikalar içinde Boğaz'ın bir yakasından diğerine taşır. Bu devasa operasyonun İstanbul trafiği üzerindeki etkisi ise paha biçilmezdir. Marmaray sayesinde her gün on binlerce özel aracın ve otobüsün trafikten çekildiği, böylece 15 Temmuz Şehitler ve Fatih Sultan Mehmet köprülerindeki trafik yoğunluğunun önemli ölçüde azaldığı hesaplanmaktadır. Bu durum, sadece zaman tasarrufu sağlamakla kalmaz, aynı zamanda karbon emisyonunu düşürerek şehrin ekolojik dengesine de olumlu katkıda bulunur.7 Temmuz 2025 sabahı yaşanan teknik arıza, Marmaray'ın sadece bir ulaşım alternatifi değil, sistemin kendisi olduğunu acı bir şekilde göstermiştir. Sabah saatlerinde seferlerde yaşanan birkaç saatlik bir gecikme bile, tüm İstanbul ulaşım ağında bir kaos yaratmaya yetmiştir. Marmaray'a binemeyen on binlerce yolcu, çaresizce metrobüs, metro ve vapur gibi alternatiflere yönelmiş, bu durum söz konusu hatlarda daha önce görülmemiş bir yoğunluğa ve izdihama neden olmuştur. Metrobüs durakları insan seline dönerken, metro istasyonlarına girişler kilitlenmiştir. Bu domino etkisi, Marmaray'ın aslında diğer tüm sistemlerin yükünü hafifleten bir kilit taşı olduğunu, onun yokluğunda ise sistemin anında çöktüğünü kanıtlamıştır. Bu nedenle Marmaray'ın düzenli ve sorunsuz çalışması, sadece kullanıcıları için değil, tüm İstanbul'un günlük yaşamının sürdürülebilirliği için hayati bir önem taşımaktadır.

Kaynak: haber merkezi