8 Eylül'de başlayacak olan 2025-2026 eğitim-öğretim yılı için geri sayım sürerken, milyonlarca öğrenci ve veliyi okul alışverişi telaşı sardı. Özellikle birinci sınıfa başlayacak miniklerin 1 Eylül'de ders başı yapacak olması, velilerin alışverişe daha erken başlamasına neden oldu. Ancak bu yılki okul alışverişi heyecanı, cep yakıcı zamlarla birlikte veliler için adeta bir bütçe kâbusuna dönüşmüş durumda.

Evin çürüğü öğrenciye kaldı
Evin çürüğü öğrenciye kaldı
İçeriği Görüntüle

E-ticaret altyapı sağlayıcılarının açıkladığı verilere göre, Ağustos ayının başında yapılan okul alışverişi harcamaları, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 45 gibi önemli bir oranda artış gösterdi. Ortalama okul alışverişi sepeti tutarı ise geçen yıl 517 lira iken, bu yıl 750 liraya fırladı. Bu artış, sadece enflasyonun değil, aynı zamanda ürünlerdeki doğrudan zamların ve değişen alışveriş alışkanlıklarının bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Veliler, çocuklarının eğitim hayatına sorunsuz bir başlangıç yapabilmesi için, bütçelerini zorlama pahasına da olsa ihtiyaç listesini tamamlamaya çalışıyor.

Çantaya rekor zam: yüzde 60'lık artışla velilerin belini büküyor

Okul alışverişi listesinin en önemli ve en maliyetli kalemlerinden biri olan okul çantasında yaşanan zamlar, bu yıl velilerin en büyük şikayet konusu oldu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) E-Ticaret Meclis Üyesi Emre Çetinaslan'ın verdiği bilgilere göre, okul çantası kategorisinde bir önceki aya (Temmuz) göre ciro yüzde 83 gibi rekor bir artış gösterirken, çantalardaki fiyat artışı yüzde 30 ile 60 arasında değişti.

Bu durum, velilerin sadece bu yıl değil, önümüzdeki yıllarda da çocuklarının okul ihtiyaçları için daha fazla bütçe ayırmak zorunda kalacağının bir işareti. Özellikle kaliteli ve ergonomik okul çantalarının fiyatları, veliler için büyük bir yük oluştururken, daha uygun fiyatlı seçenekler ise kaliteden ödün vermek anlamına gelebiliyor. Bu yüksek zamlar, düşük ve orta gelirli ailelerin bütçelerinde ciddi bir açık yaratırken, çocukların eğitim materyallerine erişimi konusunda da eşitsizlikleri derinleştirebiliyor. Veliler, bu zorlu ekonomik koşullar altında, çocuklarının ihtiyaçlarını karşılarken, bir yandan da bütçelerini dengelemeye çalışmanın stresini yaşıyor.

Kırtasiye ve kitapta da fiyatlar uçtu: dijitalleşmeye rağmen artan maliyetler

Okul çantasının ardından, kırtasiye ürünleri de okul alışverişi sepetinde önemli bir yer tutuyor ve bu kategoride de velileri zorlayacak zamlar yaşanıyor. Kırtasiye ürünlerinde, geçen yıla göre yüzde 60'lık bir artış kaydedildi. Kalemden deftere, boyadan silgiye kadar uzanan kırtasiye listesi, her geçen yıl daha da kabarık bir fatura çıkarıyor. Dijitalleşmenin ve online eğitim platformlarının yaygınlaşmasına rağmen, geleneksel kırtasiye ürünlerine olan ihtiyaç azalmazken, maliyetler artmaya devam ediyor.

Kitap grubundaki artış ise diğer kategorilere göre nispeten daha sınırlı kalsa da, yüzde 25'lik bir zam oranıyla yine de velilerin bütçesini etkiliyor. Özellikle yardımcı ders kitapları, test kitapları ve ansiklopedi gibi ek materyaller, okul alışverişi maliyetini daha da yukarı çekiyor. Sektör temsilcileri, velilerin bu yıl ihtiyaçlarını önceden planlayarak uygun fiyatlı alışveriş yapmaya yöneldiğini belirtse de, genel zam oranları, planlı alışverişin bile bütçeyi korumakta yetersiz kalabileceğini gösteriyor.

Fiyatlar daha da yükselebilir: erteleyen velilere uyarı

E-ticaret verileri, Ağustos ayının başında okul alışverişinde büyük bir hareketlilik yaşandığını gösterse de, sektör temsilcileri, hala alışverişi erteleyen velileri ciddi bir şekilde uyarıyor. Önümüzdeki haftalarda okulların açılmasına yakın, talebin daha da pik yapması beklenirken, bu durumun fiyatlar üzerinde yukarı yönlü bir baskı oluşturacağı öngörülüyor.

TOBB E-Ticaret Meclis Üyesi Emre Çetinaslan, okul alışverişini son dakikaya bırakanların, daha yüksek fiyatlarla karşılaşabileceği riskine dikkat çekiyor. Özellikle tedarik zincirindeki olası aksaklıklar ve artan talep, temel okul materyallerinin fiyatlarında daha da artışa neden olabilir. Bu uyarı, velileri bir an önce ihtiyaç listelerini tamamlamaya ve son ana kalmadan alışverişlerini bitirmeye teşvik ediyor. Aksi takdirde, hem ürün bulmakta zorlanma hem de bütçelerini aşan fiyatlarla karşılaşma riskiyle karşı karşıya kalabilirler. Bu durum, ailelerin eğitim harcamaları üzerindeki yükünü daha da ağırlaştırarak, çocukların eşit şartlarda eğitime başlamasını zorlaştırabilir.

Kaynak: HABER MERKEZİ