Okul çağındaki çocukların ve gençlerin sosyal ve psikolojik gelişimini tehdit eden en önemli sorunlardan biri olan akran zorbalığı, İzmir'in Bayındır ilçesinde masaya yatırıldı. Okul sıralarında yaşanan ve çoğu zaman yetişkinler tarafından fark edilmeyen bu "sessiz şiddet" türüyle mücadele etmek amacıyla kapsamlı bir eğitim programı hayata geçirildi. Bayındır'daki okullarda öğrenim gören yüzlerce öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilen etkinlik, İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Toplum Destekli Polislik ve Çocuk Şube Müdürlüğü'nün uzman kadroları tarafından düzenlendi. Program, çocukların okul hayatını kabusa çevirebilen zorbalık davranışlarına karşı hem öğrencileri hem de eğitimcileri bilinçlendirmeyi hedefliyor.
Zorbalığın psikolojik yıkımı anlatıldı
Programın merkezinde, İl Emniyet Müdürlüğü'nde görevli bir psikolog tarafından yapılan sunum yer aldı. Uzman psikolog, öğrencilere hitaben yaptığı konuşmada, akran zorbalığının sadece basit bir "çocuk şakası" veya "takılma" olmadığını, aksine maruz kalan çocuk üzerinde derin ve kalıcı psikolojik yaralar bırakabilen ciddi bir sorun olduğunu vurguladı. Sunumda, lakap takma, dışlama, dedikodu yayma gibi sözel ve sosyal zorbalıktan, itme, vurma gibi fiziksel şiddete; hatta internet ve sosyal medya üzerinden gerçekleştirilen siber zorbalığa kadar farklı zorbalık türleri örneklerle anlatıldı. Öğrencilere, bu tür davranışların mağdur çocuklarda kaygı bozukluğu, depresyon, okuldan kaçma, özgüven eksikliği ve hatta intihar düşünceleri gibi çok ciddi sonuçlara yol açabileceği aktarıldı.
Farkındalık ve başa çıkma yolları
Eğitimin temel amaçlarından biri, zorbalığa uğrayan öğrencilerin yalnız olmadıklarını hissettirmek ve onlara bu durumla nasıl başa çıkabileceklerine dair somut yöntemler sunmaktı. Uzmanlar, zorbalığa maruz kalan bir çocuğun öncelikle durumu güvenebileceği bir yetişkine (ebeveyn, öğretmen, rehber danışman vb.) anlatmasının önemini vurguladı. "Hayır" demenin, zorbanın istediği tepkiyi vermemenin ve ortamdan uzaklaşmanın etkili savunma mekanizmaları olabileceği belirtildi. Aynı zamanda, zorbalığa tanık olan diğer öğrencilerin de sessiz kalmayarak duruma müdahale etmelerinin veya bir yetkiliye haber vermelerinin, zorbalık döngüsünü kırmada kilit rol oynadığına dikkat çekildi. Bu yaklaşım, sadece mağdurları değil, tüm okul ekosistemini çözümün bir parçası haline getirmeyi amaçlıyor.
Emniyetten "önleyici polislik" hamlesi
İl Emniyet Müdürlüğü'nün bu girişimi, modern polislik anlayışının sadece suç gerçekleştikten sonra müdahale etmekten ibaret olmadığının, aynı zamanda suçu önleyici ve toplumu bilinçlendirici faaliyetlerin de asli görevler arasında yer aldığının önemli bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Toplum Destekli Polislik ve Çocuk Şube Müdürlüğü ekipleri, özellikle çocukları ve gençleri potansiyel tehlikelerden korumak ve onların daha güvenli bir çevrede yetişmelerine katkı sağlamak amacıyla bu tür eğitim programlarına ağırlık veriyor. Bayındır'da başlatılan bu farkındalık seferberliğinin, il genelindeki diğer okullarda da yaygınlaştırılarak daha fazla öğrenciye ulaşması planlanıyor.