Haber/Didar DEMİRCİ

Eczacıbaşı Holding, Anadolu Holding, Bilkent Holding, Merkez Prime ve Dünya Göz gibi kurumların sağlık alanlarında kurumsal pazarlama, kurumsal iletişim ve iş geliştirme profesyoneli olarak 11 yıldır çalışan Fatma Topaloğlu Karaca, uzmanlık alanı hakkında bilgi vererek, kurumların yaptığı yanlışları anlattı. Karaca, “İş geliştirme profesyoneli, kurumun boşa zaman harcamasına engel olan kişidir” dedi.

SONUÇ ODAKLI YAKLAŞIYORUZ

İş geliştirme uzmanlarının sonuç odaklı çalıştıklarını dile getiren Karaca, “İş geliştirme denildiği zaman; kurumların var olan işleyişlerinin geliştirilerek sonuç olarak para girdisinin artırılması ya da yeni kuruluyorsa, doğru kurulum sonrası doğru stratejilerle para akışının belirlenen hedefler doğrultusunda sağlanmasını çalışıyor. Bunun içerisinde fiyatlandırma var, kurumsal pazarlama var, kurumsal iletişim var, CRM var, callcenter var. Call Center’dan kastım; dışarıdaki kişilerle yapılacak görüşmelerde verilecek birebir hizmetlerse eğer, kurum içindeki verilen hizmeti de dışarıda bırakamıyoruz. Kurum içi personellerin vereceği hizmetlere kadar, onların eğitimleri, müşteri ile nasıl iletişim kuracakları hatta dip detayda bunların standartlarının yazılması. Hangi soru gelecekse nasıl cevap vereceklerine kadar. Kurum içinde hizmet ağırlıklı sağlık sektöründe düşünecek olursak hastanın sorabileceği her türlü soruya nasıl yanıt vereceğini önceden öğretebilmeyi hedefliyor. Bunu yapmayı önceliyor. Elbette ki yeni sorular geliyor bu nedenle sürekli kendini güncelleyen bir yaşayan sistem doğuyor. Hatta bu standartlar doğrultusunda, hizmet alan müşteri için ‘Müşteri yaşam döngüsü’ ortaya çıkartıyoruz” sözlerini kaydetti. Karaca, CRM ile de müşterinin hizmet almaya karar verme aşamasından bu aşamanın sonuçlanması ve sonrasına kadar devam eden süreçte müşteri ilişkilerinin tamamının kontrol altında tutulduğunu anlattı. Karaca, “İş geliştirme insan kaynağını elde etmekten, o kaynağın eğitilmesinden, hizmeti doğru vermesinden ve sonuçlandırdığında da raporlamasından sorumlu olacak şekilde işin sürecini yönetir. Bu tüm sektör için geçerli bir iştir” dedi.

YELPAZENİN BÜTÜNÜNE BAKMANIZI SAĞLIYORUZ

Yelpazenin bütününe bakacak şekilde iş geliştirme sürecini yönettiklerini ifade eden Karaca, “Küçük bir kliniğin açılışından, stratejik planının ortaya konulup, süreçlerin yönetilmesine, ortaya çıkan hizmetleri kampanya haline getirip ya da yeni hizmet ortaya çıkartıp yeni ürünü nasıl anlatırız; içeride çalışıp dışarıya anlatmak, aktarmak, maksimum kişiye ulaşmak için PR çalışması yapmakla birlikte gidiyor. Stratejik planlama diye gidildiğinde sadece o projenin ya da kampanyanın stratejik planından bahsetmiyorum, kurumun 3 aylık, 6 aylık, yıllık, uzun vadede belki 5 yıllık sürecini ortaya koyacak stratejik planından bahsediyorum” diye konuştu. Karaca, “Her kurum kendi içerisinde farklı paydaşlarla bu işi çözmeye çalışıyor. Burada iş geliştirmecinin ortaya koyduğu fark tamamını bir bütün olarak ele alıp bir bütün olarak çalıştırmasıdır. Hepsini birbiriyle ilişkilendirip bir kampanyayı sosyal medyada çıktığı an itibariyle aynı zamanda callcenter üzerinden çalışması aynı zamanda kurum içinde çalışan arkadaşların bu kampanyadan haberdar olup, kurum içinde hizmet alan kişilere bunu anlatması, gerekirse uluslararası camiaya bunu taşıması ve bunu bir bütün olarak planlamak, yürütmek, değerlendirmek, raporlamak ve işleyişin kapatılması bütününde bir proje olarak ele alabilecek tek insandan bu raporları alabilirler. Yönetebilirler. İş Geliştirmeci bunların tamamını yapmakla yükümlü olmalıdır” açıklamasını yaptı.

YAPILMIŞI YAPMA DİYEN KİŞİYİZ

Sektörde iş geliştirme uzmanlarının yanlış algılandığını, reklamcı ya da pazarlamacı olarak görüldüklerini belirten Karaca, “Bu iş öyle bir iş değil. Bu iş kurumun SWOT analizlerini, boşluk analizlerini ortaya koyup, içeriden ve dışarıdan kuruma ayna oluyoruz. Farkında olmadığı paraya dönüştürebileceği hizmetleri ortaya çıkarıyoruz. Kurumun boşa zaman harcamasına engel olan kişi iş geliştirmecidir. Bu kanalları kullanarak şu süreçleri takip ederek var olan işi geliştirebiliriz.Yapılmışı yapmayın diyen kişi iş geliştirmecidir. İş geliştirmeci, çalışanların doğru eğitim alıp almadığı konusunda da insan kaynaklarına soru sormakla yükümlüdür. Çünkü işleyişin bir bütünü olarak ilerleyebilmesi için içerideki personelinde dışarıda anlatılan bu hizmeti doğru olarak sunuyor olması gerekiyor” şeklinde konuştu.

DOĞRU KİŞİ İLE ÇALIŞILMALI

Yeni kurulan kurumlar ile işe başlamadan önce bir araya gelmeyi tercih ettiğini aktaran Karaca, “Çünkü doğru adımlarla işe başlamak onlara zaman kazandırır. Deneyip yanılmalarını azaltır. İş geliştirmeci sektör veya yapılan işleri daha önce bildiği için o dinamiklere hakim olduğu için danışacakları kişi haline geliyor. Onun yerine şunu yapalım diyen kişi iş geliştirmeci olmalı. Bir iş geliştirmecinin çevresinin çok geniş olması gerekiyor ve kimin ne iş yaptığını, en iyi ve en uygun fiyata iş yapanın kim olduğunu bilmesi gerekiyor. ‘En efektif olan kurum için hangisidir’i iş geliştirmeci seçer” dedi. Yatırımcıların işletmelerini açarken hayalleri olduğunu hatırlatan Karaca, “Aynı zamanda yatırımcıların çevresinde bu yatırımı yapması için onu ikna edenler var. Bunun için değeceğini söyleyen kişiler var. Evet böyle ilerlemek gerekebilir ama doğru kişilerden hizmet aldığından da emin olması gerekiyor ki paranın boşa gitmemesi gerekiyor. Burada yatırımcının, iş geliştirmeci ile çalışmasındaki en önemli nokta burada başlıyor” sözlerini kaydetti.

DOĞRUYA YÖNLENDİRİYORUZ

İş geliştirmecinin yapması gerekenin, yatırımcının arkasında doğruları söylemek olduğunu ifade eden Karaca, “Acıtsa bile;bu yol doğru değil, buraya para yatırmak yerine şuraya yatıralım diyen kişi de iş geliştirmecidir. Bir çok konuda uzmanlık gerektiren danışmanlarla onları bir araya getiren kişi de networkünden dolayı da iş geliştirmeci olabilir. Bu anlamda çok ciddi bir yelpazenin ortak bileşeni olan iş gelişirme uzmanı ya da iş geliştirme profesyoneli, orta noktayı bularak, kişiye ya da yatırımcıya doğruları gösterip, az para kaybetmesini ve zamanını verimli kullanmasınısağlar” diye konuştu. Yaptıkları işte planlamanın en fazla zaman aldığını açıklayan Karaca, “Doğru planlama kısa yürütme ve daha sonra planlama kadar uzun olmasa da değerlendirme ve yeniden yapılandırma süreçleri doğru yönetildiği takdirde hemen faydayı görmeye başlıyor işletmeler” dedi.
 

Firmaların yaptığı hatalar…

Firmaların yaptığı hatalar hakkında da bilgi veren Karaca, “İnternetteki her bilgiye birebir inanmamak lazım. İletişim kanallarını, sosyal medyalarını uzman yardımı almadan yönetmeye çalışan firmalar var. Çok büyük firmalardan bahsetmiyorum, biraz daha kendi yağında kavrulan, biraz daha kendi bölgesine hitap eden ama büyümek isteyen firmalar için söylüyorum. Sadece sosyal medyaya reklam çıkarak, pazarlama faaliyetlerini bitirdiğini düşünen, bununla mutlu olacağını düşünen firmalar var. Bu iş böyle yürümüyor. Bu iş bu işin profesyonelleri ile birlikte yürüyor. Yani sadece benimle de çalışabilirler. Ama ben muhakkak partnerlerimle onları buluşturup doğru iş yapmalarını sağlamaya çalışıyorum. Çünkü kimse az önce bahsettiğim bütün yelpazenin kanatlarından sorumlu uzman olamaz. Her işin bir profesyoneli var. Bu noktada doğru yönlendirmek benim görevim” açıklamasını yaptı. Ayrıca kampanya yaparken, müşteri çekmek için maliyetin altında iş yapıldığını aktaran Karaca, “Öyle yaparsanız doğru ve kalıcı müşteri gelmez. Kampanyayı doğru yönetmekle de iş bitmiyor. Bu işten ne fayda sağlandığını görmek için doğru bir raporlama yapılması gerekiyor. Yapılan en büyük hatalardan bir tanesi yapılan planlamanın son aşaması raporlamaya bakılmıyor” şeklinde konuştu.