Yapay zekanın potansiyel yıkıcı etkilerine dikkat çeken uzmanlar bir yandan yapay zekanın gelecek kaygısı yarattığı iş alanlarına da değinirken, diğer yandan yapay zekanın kullanımıyla ilgili endişeler Hollywood'un senarist grevi gibi büyük etkinliklere de yansımış durumda.

Bu tartışmalardaki temel sebep, ChatGPT ve benzer yapay zeka programlarının yeni hikayeler, makaleler ve siteler gibi birçok şeyi üretebilme yeteneğine sahip olmasıdır. Ancak bu yaratma sürecinin kökeni üzerinde durulması gereken bir konudur. Çünkü bu programlar aslında mevcut eserleri analiz edip yorumlayarak ve onlardan türeterek yeni bir şey ortaya çıkarmaktadır. Yani bu programlar aslında eser üretmemekte, türeterek yenilikler yapmaktadır. Bu durum ise orijinal eserlerin ve bu eserlerin sahiplerinin hakları konusunda bir tartışma ortaya çıkarmaktadır. Bu tartışmanın yakın bir zamanda mahkemelerde de ele alınması bekleniyor.

Yazarlar OpenAI'ya Karşı Dava Açıyor

Reuters'in haberine göre, iki yazar, kendi eserlerinin izinsiz bir şekilde yapay zeka programı ChatGPT tarafından kullanıldığı gerekçesiyle programın arkasındaki şirket olan OpenAI'ya dava açmıştır. Bilim kurgu yazarı Paul Tremblay ve romancı Mona Awad, eserlerinin izinsiz kullanımı ve telif hakları konusunda OpenAI'ı mahkemeye taşıyor.

ChatGPT, yazarların eserlerinin özetini istendiğinde bunu yapabilme yeteneğine sahiptir. Programın bunu gerçekleştirebilmesi için önceden bu eserleri öğrenmiş olması gerekmektedir. Yazarlar, şirketin bu eserleri kullanırken kendilerinden izin almadığına dikkat çekmektedir. Mahkemenin bu davada nasıl bir tutum sergileyeceği büyük bir merak konusu.

Çünkü bu yazarların telif hakları konusundaki davayı kazanması, diğer yazarların ve yaratıcıların da yapay zeka şirketlerine karşı dava açabilecekleri bir yol açabilir. Bu durum ise bu şirketleri ciddi bir telif sorumluluğuyla karşı karşıya bırakabilir. Bununla birlikte, bu şirketlerin başarılarının büyük ölçüde yapay zekalarını eğitmek için kullandıkları materyallere dayandığı düşünüldüğünde, böylesi bir sorumluluğu üstlenmelerinin en doğru yaklaşım olabileceği düşünülüyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ