Meteoroloji uzmanlarının açıkladığı yeni verilere göre, Türkiye önümüzdeki 45 gün boyunca ciddi bir kuraklık tehdidiyle karşı karşıya kalabilir. Yağışların azalması, sıcaklıkların mevsim normallerinin üzerine çıkması ve buharlaşma oranlarının artması, su kaynaklarını kritik seviyelere çekebilir. Özellikle tarım arazileri ve içme suyu ihtiyacı açısından riskli bir döneme girildiği belirtiliyor.
Kuraklık haritası felaketi işaret ediyor
Hava Forum tarafından sosyal medya platformu X üzerinden yapılan açıklamada, kuraklık tahminlerinin son yılların en karamsar senaryolarından biri olduğu belirtildi. Yayınlanan haritada, Türkiye’nin batısından doğusuna birçok bölge kırmızı ve turuncu renkle, yani ciddi kuraklık tehlikesiyle işaretlenmiş durumda.
Paylaşımda yer alan ifadelere göre:
“Sn. Yetkililer, bu konuya bakabilir misiniz? Ciddi bir sorunumuz var. Önümüzdeki 45 günün kuraklık tahmin verileri yayınlandı. Ülkemiz için çok kötü sonuçlar geldi. Bu gerçekleşirse birçok barajı kaybederiz. Lütfen ama lütfen tasarruf edelim, suyumuz her şeyimiz…”
Barajlar kuruma tehlikesiyle karşı karşıya
Tahminlerin gerçekleşmesi halinde, özellikle İstanbul, Ankara, İzmir, Konya, Şanlıurfa gibi büyükşehirlerin su ihtiyacını karşılayan barajlarda kritik doluluk oranlarının altına inilmesi bekleniyor. Yetkililer, bazı barajların tamamen kuruyabileceği uyarısında bulundu. Bu durum, sadece içme suyu değil, tarım, sanayi ve enerji üretimi gibi sektörleri de doğrudan etkileyecek.
İç Anadolu, Güneydoğu ve Ege risk altında
45 günlük risk haritasına göre en yüksek kuraklık tehlikesi, İç Anadolu Bölgesi ile Güneydoğu Anadolu ve Ege Bölgesi’nde bulunuyor. Bu bölgelerde yağışların mevsim normallerinin çok altında kalması bekleniyor. Aynı zamanda sıcaklıkların da normallerin 4 ila 6 derece üzerinde seyredeceği öngörülüyor. Bu, buharlaşma oranının artmasına ve toprağın nem kaybetmesine neden olacak.
Uzmanlardan uyarı: "Suyu dikkatli kullanalım"
Meteoroloji ve iklim uzmanları, durumun ciddiyetine dikkat çekerek toplumun tamamını su tasarrufuna davet ediyor.Su kullanım alışkanlıklarında küçük değişikliklerin bile büyük etki yaratabileceğini belirten uzmanlar, şu önerilerde bulundu:
-
Bulaşık ve çamaşır makineleri tam dolmadan çalıştırılmamalı
-
Tarımsal sulama daha verimli sistemlerle yapılmalı
-
Park ve bahçelerdeki sulama saatleri düzenlenmeli
-
Gereksiz su tüketimi azaltılmalı, kaçaklar önlenmeli
-
Belediyeler su kayıplarını azaltacak teknik önlemleri acilen almalı
İklim değişikliği etkisi büyüyor
Uzmanlar, bu kuraklık tehdidinin iklim değişikliğinin doğrudan sonuçlarından biri olduğunu belirtiyor. Türkiye’nin bulunduğu Akdeniz kuşağı, bilim insanlarının en çok uyardığı bölgeler arasında yer alıyor. Artan sera gazı salımları ve ormansızlaşma, Türkiye’nin su kaynaklarını her geçen yıl daha da savunmasız hale getiriyor.
Tarımsal üretim tehlikede
Kuraklık, sadece şehirlerin içme suyu ihtiyacını değil, tarımsal üretimi de büyük ölçüde tehdit ediyor. Özellikle buğday, mısır, pamuk gibi suya bağımlı ürünlerde rekolte düşüşü kaçınılmaz olabilir. Bu da hem üreticiyi hem tüketiciyi zor durumda bırakacak; gıda fiyatlarında yeni bir artış dalgası tetiklenebilir.
Yerel yönetimlerden beklenen adımlar
Kritik sürecin yönetilebilmesi için belediyeler, su ve kanalizasyon idareleri ile DSİ (Devlet Su İşleri) gibi kurumların hızlı önlemler alması gerektiği vurgulanıyor. Özellikle kaçak su kullanımı, altyapı kayıpları, yetersiz sulama sistemleri ve tarımsal bilinç eksikliği, mevcut durumu daha da ağırlaştırabilir.