İzmir’in Kemalpaşa ilçesinde faaliyet gösteren Temel Conta fabrikasında, Petrol-İş Sendikası’na bağlı işçilerin başlattığı grev 186’ncı gününde devam ediyor. İşçiler, toplu iş sözleşmesi ve sendikal hakları için başlattıkları mücadelede bu kez İzmir Adliyesi Ek Hizmet Binası önündeydi.

Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi, işverenin grev kırıcılığı yaptığı gerekçesiyle açılan davanın duruşması öncesinde bir basın açıklaması düzenledi. Açıklamada, grev boyunca işverenin baskı ve yıldırma politikalarıyla mücadele ettiklerini vurgulayan işçiler, kamuoyuna dayanışma çağrısında bulundu.

Grevdeki işçilerden Sinem Kaya, yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Bizler Temel Conta işçileri olarak 186 gündür sendika ve toplayış sözleşmesi hakkımız için grev mücadelesi yürütüyoruz. 186 gündür direnişteyiz. 186 gündür alın terimizin karşılığını alabilmek, haklarımızı savunmak ve insanca bir yaşam için mücadele ediyoruz. Grev sürecimizde sendikamız Petrol-İş ve dayanışma gösteren dostlarımızın desteğiyle kiramızı, elektriğimizi, suyumuzu ödüyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki bu mücadele sadece bizim değil bütün işçi sınıfının mücadelesidir. Ve yine biliyoruz ki bu greve yalnızca ücret için değil insanca çalışmak, insan onuruna yaraşır bir yaşam sürmek, çocuklarımıza onurlu bir gelecek bırakmak için çıktık.”

Hamaney:  Sağ kurtulamayacaklar
Hamaney: Sağ kurtulamayacaklar
İçeriği Görüntüle

Gt T8 Uyn W Y A A G P Wd

Dava ertelendi

Kaya, işverenin grev süresince baskıcı adımlar attığını belirterek, yaşananları şu sözlerle dile getirdi:

“Onurlu mücadelemizde işverenin greve kırıcılığına şahit olduk. Grevi kırmak için her yolu denedi. Biz grevdeyken içerideki arkadaşlarımıza bizim işlerimizi yaptırdı. Bu da yetmedi. Makinaları, kalıpları alıp diğer fabrikamıza taşıdı ve işçileri bizim işlerimizi yaptırdı. Oradaki işçileri bizim işlerimizi yaptırdı. Yetmedi içerideki arkadaşlarımızı bize karşı kışkırttı ve saldırttı. Yetmedi, grev çadırımızı gözetleyen kamera taktırdı. Burada bir kez daha haykırıyoruz. Grev kırıcılık suçtur. İşverenin grev kırıcılık suçuna karşı hukukun kapısını çaldık, işveren suç işliyor, müdahale edin dedik, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na başvurduk.”

Çalışma Bakanlığı’nın soruşturmasında grev kırıcılığının tespit edildiğini aktaran Kaya, verilen cezanın caydırıcılıktan uzak olduğunu vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:

“Bakanlık müfettişlerinin yapmış olduğu soruşturmada işverenin grev kırıcılığı yaptığı ortaya çıkmasına rağmen bunun bedeli yalnızca komik bir para cezası oldu. Bugün gelinen noktada Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı soruşturması ile tespit edilen işverenin suç işleyen eylemlerini henüz bir yargı kararı ile önleyebilmiş değiliz. Ve bu davamız devam ediyor.”

İzmir 4. İş Mahkemesi’nde görülen duruşmada işverenin tanıklarından biri dinlenirken, diğer tanığın duruşmaya katılmaması nedeniyle dava 9 Eylül 2025 tarihine ertelendi.

Kaynak: Haber Merkezi