Şükür kurbanı, Allah'a (c.c.) şükretmek için kesilen kurbana verilen isimdir. Bir kimse, arzu ettiği bir amaca ulaşması veya bir nimete nail olması gibi bir vesileyle şükür kurbanı kesebilir.
Bu ibadet, farz olan kurban kesmekten farklı olarak kişinin kendi isteğine bağlıdır. Yani, bir kimse bir nimete nail olduğunda şükür kurbanı kesmek zorunda değildir.
Şükür kurbanının adak kurbanından farkları şunlardır:
- Adakta bulunmak şart değildir: Bir kimse şükür kurbanı kesmeden önce adakta bulunmamış olabilir.
- Herkes eti yiyebilir: Şükür kurbanının etinden kesen kişi de dahil olmak üzere herkes yiyebilir. Adak kurbanında ise et fakirlere dağıtılır.
- Zamanı: Şükür kurbanı herhangi bir zamanda kesilebilir. Kurban Bayramı'nda kesilmesi daha faziletlidir.
Şükür kurbanı kesmenin sevabı büyüktür. Peygamber Efendimiz (s.a.s.) bu konuda şöyle buyurmuştur: "Kim bir nimete nail olduğunda şükür kurbanı keserse, o nimetin tekrar elinden alınması kaderden silinir." (Tirmizi, Ebu Davud)
Şükür kurbanı kesmek isteyen kişi:
- Niyet etmelidir. Kurbanı kesmeden önce Allah'a (c.c.) şükretmek için kurban kestiğini niyet etmelidir.
- Şartlara uygun bir hayvan seçmelidir. Kurbanlık hayvanın İslami kurallara uygun olması gerekir.
- Hayvanı usulüne uygun şekilde kesmelidir. Kurbanı keserken besmele çekmeli ve Allah'ın adını zikretmelidir.
- Eti fakirlere dağıtmalıdır. Şükür kurbanının etini fakirlere, yakınlarına ve komşularına dağıtmalıdır.
Sonuç olarak: Şükür kurbanı, Allah'a (c.c.) şükretmenin güzel bir yoludur. Bir nimete nail olduğumuzda şükür kurbanı kesmek, o nimetin kıymetini bildiğimizi ve Allah'a (c.c.) şükrettiğimizi gösterir
