HABER / Sinan KESKİN

Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi (CİMER) ve Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi (SABİM) üzerinden yapılan şikayetlerin tamamının soruşturma konusu yapıldığını ve sağlık personelinin ceza yağmurununa tutulduğunu iddia eden Demoktarik Sağlık-Sen İzmir Şube Başkanı Ahmet Doğruyol, “Acı içindeki vatandaşla sürekli yüz yüze olan sağlık çalışanları uyguladıkları rutin işlemler sebebiyle bile şikayet edilebiliyorlar. Çalışanlarına ikinci sınıf muamelesi yapan Sağlık Bakanlığı ise vatandaşla muhattap olmamak adına personelini cezalandırmayı tercih ediyor” diye konuştu.

Sağlık çalışnalarının 7/24 görev başında olduğunu hatırlatan Doğruyol, “Siz bugüne kadar hiçbir hastanenin kapandığnı gördünüz mü? Sağlık çalışnaları bayram seyran demeden gece gündüz vatandaşa hizmet vermeye çalışıyorlar. Bakanlığın da özveriyle çalışan personeline sahip çıkması gerektiğini düşünüyoruz. Ancak çalışanlarmız gerek şikayet hatlarıyla gelen şikeyetlerden gerekse vatandaşların gerekli-gereksiz şikayetlerinden dolayı sürekli ceza almakta, soruşturma geçirmekte. Sağlık İl Müdürlüğü halkla ilişkiler biriminin çalışmamasından dolayı gelen şikayetlerin tamamı, bir ön değerlendirmeden geçmeden soruşturma konusu yapılıyor” şeklinde konuştu.

İzmir İl İdare Kurulu'nda işlem gören şikayet dosyalarının en az yüzde 50'sinin Sağlık İl Müdürlüğü çalışanlarına ait olduğunu tahmin ettiklerini ifade eden Doğruyol, sözlerini şöyle sürdürdü; “Sağlık Bakanlığı'nn personeline bu kadar çok ceza vermesi kabul edilebilir bir durum değildir. Bunu sebebinin Sağlık Bakanlığı'nın diğer bakanlıklara göre daha çok politize olması olduğunu düşünüyoruz. Sağlık çalışanları maalesef sahipsiz kalmıştır. Bazı sendikaların siyasilerle ve idarecilerle içli dışlı olmaları da bu yangını alevlendirmektedir. Sendikaların da asli görevlerini yaparak çalışanın yanında, çalışanın hakkını koruması gerekmektedir. Bizim temennimiz gerek siyasilerimizin ve bürokratlarımızın haktan, hukuktan, adaletten ayrılmamaları yönündedir.”

Ceza verilen sağlık personeline haklarını hukuki yollarla aramaları önerildiğini hatırlatan Doğruyol, “Ülkenin şartları belli. Bu şartlarda hangi memur ne kadar hakkını arayabiliyor. Bunu da gözden kaçırmamak gerekiyor” dedi. Sinan KESKİN