Özel/Didar DEMİRCİ
Türkiye’de genel seçimlere kısa bir süre kaldı. Göz açıp kapayınca kendimizi sandık başında bulacağımız bu süreç aynı zamanda 20 yıllık AKP iktidarının da sonlanacağının sinyallerini veriyor. Bu sinyali veren en önemli göstergelerden biri de anketler. Son olarak Piar, ALF, ASAL, ORC, Optimar, MetroPOLL, Themis, Yöneylem ve AKSOY olmak üzere toplam 9 anket şirketinin temmuz ayında yapmış oldukları araştırmanın ortalaması alındı. Ortalamada elde edilen sonuçlara göre AKP, yüzde 31,3’lük oy puanı ile birinci parti oldu. İkinci sırada yüzde 26,8 ile CHP bulunuyor. Üçüncü sırada ise yüzde 14,3 ile İYİ Parti yer alıyor. Bu sıralamayı HDP dördüncü, MHP de beşinci parti olarak takip ediyor. Anket sonuçlarını Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun gazetemize değerlendirdi.


 

MUHALEFETİN OYLARI DAHA FAZLA
Ankette partilerin tek başına alacağı oylara bakıldığında AKP’nin birinci sırada yer almasını değerlendiren Prof. Dr. Tosun, Türkiye’de insanların düşüncelerini özgürce dile getireceği bir ortam olmadığını belirterek, “Gerçek bir seçimde muhalefetin oylarının daha yüksek çıkma olasılığı olduğunu düşünüyorum. Mevcut tabloda, muhalefetin toplam oyu yüzde 60. Yani 20 puanlık oy toplama makası Millet İttifakı’nın ve diğer muhalefet partilerinin lehine olarak görünüyor” sözlerini kaydetti. Ekonomik kriz ve beraberindeki bazı sıkıntılara karşılık AKP’nin oy yüzdesinin hala daha yüzde 30 seyrinde olmasını da değerlendiren Prof. Dr. Tosun, “AKP 20 yıldır iktidarda ve üretmiş olduğu bir sistem var. Bu sistemde de kamu kaynaklarını bir şekilde sosyal yardımlar aracılığıyla ya da iktisadi rantlar aracılığıyla kendisini destekleyen toplum kesimlerine aktarımı söz konusu. Bir de yeni bir sermaye oluştu. Bu sermayenin kontrol ettiği bir emek, işçi kesimi oluştu. Bunlar da kolay kolay çözülmüyor. Ama görünen o ki 2018’de yapılan genel seçimde yüzde 45- 46 oydan bugün yüzde 31- 32’ye düşmesi, AKP gibi bir parti için önemli bir oy kaybı demek” diye konuştu. Tosun, “Ben AKP ve MHP’nin biraz daha fazla oy kaybedeceğini düşünüyorum. Ama kaybedilen oylar tek bir parti etrafında yoğunlaşmadığı için AKP’nin birinci parti olması karşısında AKP’yi geçen bir parti ortaya çıkmıyor. Ama tabi 8-9 aylık süreçte AKP’yi geçen bir parti çıkar mı? AKP ikinciliğe düşer mi? Bu da kolay olmasa da olasılıklar dahilinde” ifadelerini kullandı.
 

İTTİFAK MHP’Yİ GERİLETTİ
Anket sonuçlarında MHP’nin İYİ Parti ve HDP’nin gerisine düşmesiyle ilgili de değerlendirmesini yapan Tosun, “MHP konjonktürel olarak herhangi bir ittifak içinde olmadan, tek başına siyasi rekabet içinde olan bir parti olduğu zaman oy artışı sağlayabiliyordu. AKP ile ittifak içinde yer almak, AKP’nin ekonomik politikasından dolayı tepki duyan seçmenlerin MHP’yi de bu ittifak içinde görmelerinden dolayı psikolojik anlamda bir geri çekilmelerine neden oluyor” dedi.
 

ZAFER PARTİSİNİN YILDIZI ÇABUK SÖNER
Anketlerin ortalamasında dikkat çeken bir diğer nokta ise Ümit Özdağ'ın genel başkanı olduğu Zafer Partisi’nin, yüzde 2.8 oy oranı ile hem DEVA Partisi'ni hem de Gelecek Partisi'ni geçmesi oldu. Bu durumun nedeni hakkında bilgi veren Tosun, Zafer Partisi’nin bu başarısını kitlelerin tepkili olduğu ‘mülteciler’ üzerinden elde ettiğini belirtti. Zafer Partisi’nin tek sorun üzerinden politika üretmesi sonucu bu oyları elde ettiğini aktaran Tosun, “Bu tür partilere flaş parti deniyor. Tek sorun üzerinden politika önerme referansı geliştiren partiler ilk seçimde bir oy artışı yaşayabilirler ama bu oy artışının sürdürülebilir olması için politika önermelerini çeşitlendirmek zorundalar” dedi.
 

KARARSIZ SEÇMEN MUHALEFETE GİDEBİLİR
Önümüzdeki genel seçimde kararsız seçmenleri neyin ikna edeceği konusunda da görüşlerini paylaşan Tosun, “Ortada denenmiş bir iktidar var ve dolayısıyla denenmemiş bir muhalefet eğer bu seçmeni ikna edici bir takım politika önermeleri ile seslenirse kararsız seçmenin ağırlıklı olarak ben muhalefete gideceğini düşünüyorum. AKP iktidarı ekonomi politikalarında bu krizi çok iyi yönetebilirse bir miktar iktidara geri dönüş olabilir. Ama burada pastadan asıl büyük payı alabilecek olanın muhalefet partilerin olacağını düşünüyorum” diye konuştu. 6’lı Masa’nın seçimlere etkisinin nasıl yansıyacağı konusunda da sorularımızı yanıtlayan Tosun, “Bir sistem değişikliğine ilişkin önerileri var. Ama özellikle ekonomik politikaları konusunda çalışmalar devam ediyor. Bunların somutlaşması ve seçmenin anlayabileceği bir politika önermesine dönüşmesi gerekiyor. İktidara gelirlerse enflasyon ne olacak? İşsizlik ne olacak? Bunu nasıl iyileştirecekler? Bunları seçmenin anlayacağı somut bir sistem geliştirmeleri gerekiyor. Sadece yeni bir sistem geliştirmeleri seçmenin koşa koşa onlara oy vermesi için yeterli değil” açıklamasını yaptı.

13. Cumhurbaşkanı Millet İttifakı’ndan!

Partilerin bireysel oyları toplandığında Cumhur İttifakı 38,3, Millet İttifakı ise 41,1 oranında oy alıyor. 13’üncü Cumhurbaşkanı’nın Millet İttifakından çıkacağını gösteren sonuçlarda, partilerin oy oranları sırasıyla şu şekilde:

AKP: Yüzde 31.3, CHP: Yüzde 26.8, İYİ Parti: Yüzde 14.3, MHP: Yüzde 7, HDP: Yüzde 9.8, Zafer Partisi: Yüzde 2.8, DEVA Partisi: Yüzde 2.3, BTP: Yüzde 1.8, Gelecek Partisi: Yüzde 1.4, Yeniden Refah Partisi: Yüzde 1.4, Saadet Partisi: Yüzde 1