Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,  "Kimse kimseyi aldatmasın. Barış diyenler katil. Bunları görüyoruz. Ve acımasızlar öyle diye diye öldürüyorlar. Bunları yaşıyoruz. Hem onu diyorlar hem silahı satıyorlar oradan da sömürüyorlar. Madem krizden kaçamıyoruz, bunları çözecek, fırsata çevirebilecek adımları atmamız gerekiyor" dedi. 


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de 'İİT Kadın Danışma Konseyi Genç Kadınlar Liderlik ve Girişimcilik Programı Sertifika Töreni'ne katıldı. 

'İHMAL ETTİĞİMİZ ALANLARIN BAŞINDA KADINLARIMIZIN DURUMLARI GELİYOR'

Erdoğan törende yaptığı konuşmada, "Müslümanların ve tüm insanlığın kanayan yaraları olan sorunları çözümleri için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Hedefimiz 10 yıllardır ihmal ettiğimiz çoğu zaman görmezden geldiğimiz ancak içten içe büyüyen meseleleri gündeme taşınmasını sağlamaktır. Açık söylüyorum; çok da başarılı değiliz. Bunu özeleştiri olarak söylemek zorundayım. Ne yazık  ki İslam dünyası aynı hedefe aynı şekilde kilitlenmiyor. Myanmar, Arakan'ı yaşıyoruz. Acaba İslam dünyasının bütün ortakları burada aynı hissiyatı duyuyor mu duymuyor. BM Genel Kurul'da bu işi gündeme getirdik. Bu gündemde ne yazık ki devlet başkanı olarak bir ben bir de İran vardı. Başbakan olarak sadece Bangladeş. Bu kadar basit mi bu iş. Parmak ucu ile tutulacak bir durum mu? Ne yazı ki böyle. Yüzbinler ölüyor, Müslüman kardeşlerin ölüyor umurunda değil. Müslümanlar olarak ihmal ettiğimiz alanların başında kadınlarımızın durumları geliyor. İslam dünyası, ümmetin yarısını oluşturan Peygamberimizin övüldüğü anneyi  maalesef olması gereken yere çıkarmada ümmet başarılı bir sınav verememiştir hala da veremiyor" diye konuştu. 

'ANNELİK, ALLAH'IN KADINLARA EN BÜYÜK LÜTFUDUR. İKRAMIDIR' 

Erdoğan, "Kadınlarımızın hayatın her alanında sıkıntı yaşamaları İslam'dan değil toplumların  asırlara yaklaşan algılarından kaynaklandığı bir gerçektir. Elbette annelik, Allah'ın kadınlara en büyük lütfudur. İkramıdır. Anneliği inkar fıtratı yani yaradılışı inkârdır. Ancak Müslüman kadın iyi bir anne olduğu kadar yeri geldiğinde çığır açan siyasetçi, ilim insanı, atılgan bir savaşçıdır. Kadının emeği olmayan, kadın eli değmeyen her iş, bize göre eksik, yarımdır. Modern yapıyı, İslam düşmanlığı olarak anlayan sözde elitist, özde lümpen bir güruha rağmen kadınlarımıza haklarını teslim etme mücadelesini verdik vermeye de devam ediyoruz.  İnancının gereğinden dolayı kıyafetinden dolayı üniversiteye gidemeyen, iş hayatına atılamayan adeta 4 duvar arasına mahkum edilen kadınlarımızı özgürlükleri ile buluşturduk" açıklamasında bulundu. 

"'ILIMLI İSLAM' DİYORSUN, BİR BAYANA ARABA KULLANMA MÜSAADESİ VERMİYORSUN 

Erdoğan, "Ilımlı İslam. Sen daha, 'ılımlı İslam' diyorsun, bir bayana araba kullanma müsaadesi vermiyorsun. Nasıl ılımlı İslam bu. İslam'da buna mani bir hüküm var mı? Yok. Demek ki herhalde bundan sonra yapacaklar. Şu ana kadar yok. Böyle bir anlayış olamaz. Bugün Türkiye'de hiç kimse inançlarından, hayat tarzlarından, düşüncelerinden dolayı artık ötekileştirilmiyor. Ben bu işin acısını çekmiş bir babayım sabır ettik zafere ulaştık. Başı açık veya kapalı her kadın özgürce çalışabiliyor" diye konuştu. 

"HER İNANÇ GRUBUNUN, HER ETNİK GRUBUN YER ALDIĞI BİR BİRLEŞMİŞ MİLLETLER GÜVENLİK KONSEYİ KURALIM" 

Erdoğan, "Her inanç grubunun, her etnik grubun yer aldığı bir Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kuralım. Dünya kendini Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde görsün. Şu anda dünyanın tüm ülkeleri Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde kendini görmüyor. Böyle bir yapı adil bir yapı olamaz. Bunu görmemiz lazım. Mülkün temeli adalettir. Adaletin olmadığı, çifte standardın olduğu bir dünyada huzur, barış esenlik de olamaz. Türkiye'nin mücadelesi özünde antiemperyalist bir mücadeledir.  Kavga, çatışma değil adalet istiyoruz. Somali'ye büyük elçilik yapamayacak kadar korkak, ürkek olanlar bu dünyayı sömürüyorlar. Konteynerler içinde büyükelçilik açanları tanıdık. Küresel çakarlara kurban edilmenin acısını en iyi onlar biliyor. Kimse bu adaletsizliğe tepkisiz, sessiz kalmamızı bekleyemez" ifadelerini kullandı. 

"BARIŞ DİYENLER KATİL"

Erdoğan, "Kimse kimseyi aldatmasın. Barış diyenler katil. Bunları görüyoruz. Ve  acımasızlar öyle diye diye öldürüyorlar. Bunları yaşıyoruz. Hem onu diyorlar hem silahı satıyorlar oradan da sömürüyorlar.  Madem krizden kaçamıyoruz, bunları çözecek, fırsata çevirebilecek adımları atmamız gerekiyor" dedi. 

"NİKAHLANIN, EVLENİN ÇOĞALIN" 

Erdoğan, "Rabbim, Peygamberimiz, emir çok net; nikahlanın, evlenin çoğalın. Hassasiyeti bir kenara koymamak gerekir. Müslümanın çoğalması şart geri adım atmamak gerekir. Müslüman kadınların hassasiyetini çok önemsiyorum. Türkiye'deki terör örgütü bu konuda çok çok hassas en 5, 10, 15 çocukları var. İnanıyorum ki, Rabbimin emri yerine gelecektir" dedi.