Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayımlanan Haziran 2025 dönemi Hayvancılık İstatistikleri, ülkenin tarım ve gıda sektörü için kritik öneme sahip olan hayvan varlığına dair son tabloyu ortaya koydu. Tarım ve Orman Bakanlığı (TOB) tarafından derlenen veriler, Türkiye'nin meralarında ve ahırlarında önemli bir hareketlilik yaşandığını gösteriyor. Özellikle küçükbaş hayvancılıkta yaşanan ciddi artış, sektör temsilcileri ve tüketiciler için umut verici bir gelişme olarak kaydedilirken, bazı hayvan kategorilerindeki düşüşler ise dikkatli bir şekilde analiz edilmesi gereken sinyaller veriyor. 2024 yılının Aralık ayından 2025'in Haziran ayına kadar olan altı aylık periyodu kapsayan bu veriler, ülkenin et ve süt üretim kapasitesinin geleceği hakkında önemli ipuçları barındırıyor.

Meralar şenlendi: Koyun varlığı 47 milyonu aştı

Raporun en çarpıcı verisi, şüphesiz küçükbaş hayvan sayısındaki etkileyici artış oldu. 2025 yılı Haziran ayı sonu itibarıyla Türkiye'deki toplam küçükbaş hayvan sayısı, bir önceki yılın Aralık ayına göre önemli bir artış göstererek 58 milyon 206 bin başa ulaştı. Bu artışın lokomotifi ise koyun yetiştiriciliği oldu. Koyun sayısı, sadece altı aylık bir sürede %6,7 gibi dikkat çekici bir oranda artarak 47 milyon 15 bin başa yükseldi. Bu rakam, Türkiye'nin geleneksel hayvancılık kollarından biri olan koyunculuğun yeniden bir canlanma dönemine girdiğine işaret ediyor. Bu artış, hem kırmızı et arzı hem de Kurban Bayramı gibi dönemlerdeki hayvan ihtiyacının karşılanması açısından stratejik bir önem taşıyor.

Kredi kartı borcu ödenmezse ne olur? Maaş haczi ne zaman gelir? İşte tüm merak edilenler
Kredi kartı borcu ödenmezse ne olur? Maaş haczi ne zaman gelir? İşte tüm merak edilenler
İçeriği Görüntüle

Aynı dönemde keçi sayısında da yüzleri güldüren bir artış gözlendi. Keçi sayısı %3,4'lük bir artışla 11 milyon 191 bin başa ulaştı. Koyun ve keçi sayılarındaki bu eş zamanlı yükseliş, küçükbaş hayvancılığa yönelik verilen devlet desteklerinin, teşviklerin ve yetiştiricilerin emeğinin karşılığını bulduğunu gösteriyor. Sektör uzmanları, bu artışın sürdürülebilir kılınması için meraların korunması, yem maliyetlerinin kontrol altında tutulması ve hayvan hastalıklarıyla etkin mücadelenin devam etmesi gerektiğini vurguluyor.

Büyükbaşta istikrar sürerken manda sayısı eriyor

Büyükbaş hayvan kategorisinde ise daha dengeli ancak kendi içinde zıtlıklar barındıran bir tablo ortaya çıktı. Haziran 2025 sonu itibarıyla Türkiye'nin toplam büyükbaş hayvan varlığı 17 milyon 189 bin baş olarak kayıtlara geçti. Bu kategorinin ana unsuru olan sığır sayısı, Aralık 2024'e göre %1,2'lik bir artışla 17 milyon 30 bin baş seviyesine ulaştı. Bu istikrarlı artış, ülkenin süt ve besi sığırcılığındaki mevcut kapasitesini koruduğunu ve bir miktar geliştirdiğini gösteriyor. Süt sanayisinin ve kırmızı et sektörünün temel ham madde kaynağı olan sığır varlığındaki bu pozitif seyir, gıda arz güvenliği açısından olumlu bir sinyal olarak değerlendiriliyor.

Ancak büyükbaş kategorisindeki bu olumlu tablo, manda sayısındaki endişe verici düşüşle gölgelendi. Türkiye'nin özel lezzetleri olan manda kaymağı, yoğurdu ve sucuğu gibi ürünlerin kaynağı olan manda varlığı, son altı ayda %2,3 oranında azalarak 158 bin başa geriledi. Zaten sınırlı bir popülasyona sahip olan Anadolu mandasının sayısındaki bu sürekli erime, bu hayvan türünün geleceği ve ona bağlı gelişen yöresel ürünlerin sürdürülebilirliği konusunda ciddi soru işaretleri doğuruyor. Uzmanlar, manda yetiştiriciliğinin özel teşviklerle desteklenmemesi ve genç nesil yetiştiricilerin bu alana ilgisinin azalması durumunda, bu genetik mirasın tehlikeye girebileceği uyarısında bulunuyor.

Rakamların dili: Gıda güvenliği ve ekonomik yansımalar

Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan bu rakamlar, sadece hayvan sayılarındaki nicel bir değişimi değil, aynı zamanda ülkenin gıda politikaları ve ekonomik geleceği için de derin anlamlar taşıyor. Küçükbaş hayvan sayısındaki artış, özellikle kırmızı et fiyatları üzerinde bir dengeleyici unsur olma potansiyeli taşıyor. Artan arzın, ilerleyen dönemlerde tüketici fiyatlarına olumlu yansıması bekleniyor. Diğer yandan, bu büyük hayvan popülasyonunun sağlıklı bir şekilde beslenmesi ve barındırılması, yem ve veterinerlik hizmetleri gibi alt sektörlerde de bir hareketlilik yaratıyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı'nın, bu istatistikleri temel alarak geleceğe yönelik planlamalarını şekillendirmesi bekleniyor. Sığır sayısındaki istikrarı korumak, koyun ve keçi sayısındaki artışı sürdürülebilir kılmak ve en önemlisi manda sayısındaki düşüşü tersine çevirecek acil eylem planlarını devreye sokmak, bakanlığın önündeki en önemli görevler arasında yer alıyor. İstatistikler, Türkiye'nin hayvansal üretimde kendi kendine yeterliliğini artırma yolunda attığı adımların bir karnesi niteliğinde olup, bir sonraki veri bülteninin yayımlanacağı Şubat 2026'ya kadar sektörün bu rakamlar ışığında yol haritasını çizeceği öngörülüyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ