Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye’nin enflasyonla mücadelede kararlı olduğunu ve 2026 yılında tek haneli rakamlara ulaşmayı hedeflediğini belirtti. Şimşek, Beşiktaş’ta düzenlenen Körfez İşbirliği Konseyi-Türkiye Ekonomi Forumu’nda Türkiye-KİK işbirliği alanları, Türkiye ekonomisinin görünümü ve Türkiye’deki yatırım fırsatlarını içeren bir sunum yaptı.
Türkiye-KİK işbirliği potansiyeli
Şimşek, Türkiye’nin zengin üretim çeşitliliği sayesinde, imalat sanayinde ileri kabiliyetlere sahip olduğunu ve Avrupa ve Orta Asya pazarlarına erişim için kritik bir noktada olduğunu söyledi. Körfez ülkelerinin ise cari fazlalarına ve güçlü altyapı olanaklarına rağmen, sanayi sektöründe sınırlı bir üretim çeşitliliğine sahip olduğunu ifade etti. Şimşek, taraflar arasında serbest ticaret anlaşmaları gibi işbirliğini artıracak yeni modellerin, Körfez ülkelerinin üretimini çeşitlendirmesine, karşılıklı ticaret ve yatırımların ivme kazanmasına, turizm ve inşaat başta olmak üzere sektörel potansiyelin artmasına katkı sağlayacağını kaydetti.
Türkiye ekonomisinin görünümü
Şimşek, Türkiye’nin makro finansal istikrarı sağlamak için Orta Vadeli Program (OVP) hazırladığını ve son birkaç ayda çok ciddi ilerleme kaydettiklerini belirtti. Şimşek, “Uyguladığımız sağlıklı politikalara cevaben Türkiye’ye yatırımcı güveninin geri gelmeye başladığını görüyoruz. Türkiye’nin kredi risk primi (CDS) Mayıs ayındaki 700 baz puan seviyelerinden 400 baz puanın altına indi. Türkiye’nin risk primi neredeyse yarıya inmiş durumda, yani yatırımcı güveni geri geliyor, bu da sermaye girişine yol açacak” dedi.
Şimşek, reformlarını kararlı bir şekilde uyguladıkça ülkeye daha fazla yatırımcıyı çekeceklerini ve böylece kalıcı makro finansal istikrara ulaşacaklarını söyledi. Şimşek, birincil önceliklerinin fiyat istikrarını sağlayıp, enflasyonu tek haneli rakamlara indirgemek olduğunu ifade etti. Şimşek, “Geçiş sürecinin ardından 2024 yılı ortasından itibaren dezenflasyon süreci başlayacak ve 2026 yılında enflasyonu tek haneye indireceğiz” dedi.
Şimşek, Türkiye’nin geçmişten bu yana uyguladığı disiplinli maliye politikaları ile bütçe açığını ve kamu borç stokunu azaltmada önemli bir başarı sağladığını da vurguladı. Şimşek, “2023 yılında bütçe açığımızı milli gelirin yüzde 3’ünün altına indirmeyi, kamu borç stokunu ise milli gelirin yüzde 40’ının altına çekmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
Türkiye’deki yatırım fırsatları
Şimşek, Türkiye’nin yatırımcılara sunduğu cazip fırsatları da anlattı. Şimşek, Türkiye’nin genç ve dinamik nüfusu, büyük ve gelişen iç pazarı, stratejik konumu, rekabetçi ve çeşitli sanayi sektörleri, nitelikli işgücü, güçlü altyapısı, yatırımcı dostu mevzuatı ve teşvikleri ile Körfez ülkeleri için önemli bir yatırım ortağı olduğunu söyledi.
Şimşek, Türkiye’nin enerji, ulaştırma, lojistik, turizm, sağlık, eğitim, savunma, bilişim, tarım ve gıda gibi sektörlerde yatırımcılara sunduğu fırsatları örneklerle anlattı. Şimşek, Türkiye’nin enerji arz güvenliğini artırmak için yenilenebilir enerji ve nükleer enerji alanlarında yatırımlara açık olduğunu, ulaştırma ve lojistik sektöründe ise mega projelerle bölgesel bir merkez olmayı hedeflediğini belirtti.
Şimşek, turizm sektöründe ise Türkiye’nin kültürel, doğal ve tarihi zenginlikleriyle dünyanın en çok ziyaret edilen ülkelerinden biri olduğunu, sağlık turizminde de önemli bir potansiyele sahip olduğunu kaydetti. Şimşek, eğitim sektöründe ise Türkiye’nin nitelikli insan kaynağı yetiştirmek için yükseköğretim kurumlarının sayısını ve kalitesini artırmaya çalıştığını, savunma sanayinde ise yerli ve milli üretimi desteklediğini ifade etti.
Şimşek, bilişim sektöründe ise Türkiye’nin dijital dönüşüme öncülük ettiğini, tarım ve gıda sektöründe ise Türkiye’nin verimli toprakları, iklimi ve coğrafyasıyla dünyanın önemli bir gıda üreticisi ve ihracatçısı olduğunu söyledi. Şimşek, tüm bu sektörlerde Körfez ülkeleri ile işbirliğini geliştirmek istediklerini vurguladı.
