Mahsa Jina Amini, İran'ın zorunlu başörtüsü kurallarına uymadığı iddiasıyla gözaltına alındıktan sonra 16 Eylül 2022'de öldü. Bu olay, İran'da son yılların en büyük muhalefet gösterisine dönüştü. Binlerce kişi aylarca süren hükümet karşıtı protestolara katıldı, özellikle kadınlar ve gençler ön saflarda yer aldı. İran'da 40 yılı aşkın süredir devam eden İslam Cumhuriyeti'ne son verilmesi çağrısında bulunuldu.
İnsan Hakları İhlalleri
Bu protestolar sırasında güvenlik güçleri tarafından bastırıldı ve çok sayıda kişi öldü, yaralandı ve tutuklandı. Hak örgütleri, ayaklanmalarda 71'i çocuk olmak üzere 500'den fazla kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı. İnsan haklarına yönelik ciddi ihlaller yaşandı. Ayrıca, protestocuları izlemek ve tespit etmek amacıyla yeni güvenlik kameraları yerleştirildi.
Aile Üyeleri de Gözaltına Alındı
Mahsa Jina Amini'nin amcası Safa Ali, protestolarla bağlantılı olduğu iddiasıyla 5 Eylül'de gözaltına alındı. Aynı zamanda çok sayıda gazeteci, avukat, aktivist, öğrenci, akademisyen, sanatçı ve etnik azınlık mensupları da gözaltına alındı, ifadeye çağrıldı, tehdit edildi ya da işlerinden kovuldu.
Uluslararası Tepkiler
Uluslararası Af Örgütü'nün raporuna göre İranlı yetkililer, ölenlerin ailelerini keyfi olarak tutuklama ve gözaltına alma, mezarlıklarda barışçıl toplantılara kısıtlamalar getirme ve kurbanların mezar taşlarını tahrip etme gibi eylemlerde bulunuyor. İran hükümeti, ABD ve İsrail'i ülkeyi istikrarsızlaştırmakla suçluyor.
Sonuç
Mahsa Jina Amini'nin ölüm yıldönümü, İran'daki insan hakları krizini ve hükümet karşıtı protestoları hatırlatıyor. Uluslararası toplumun bu ihlallere dikkat çekmesi ve İran hükümetini sorumluluk almaya çağırması gerekiyor. İran'da daha fazla insanın hayatını kaybetmesini engellemek için uluslararası baskıya ihtiyaç var.