Haber / Arif Arı
Ülgen, devletin acilen bir su planlaması yapmasına ihtiyaç olduğuna dikkati çekerek, " Bize deniliyor ki kuru tarıma geçin. Böyle abuk öneri olur mu? Sarıgöl'de ot tarımı yapılıyor. İlçenin 40 bin nüfusu var. 192 bin dönüm tarım arazisi var. Kişi başına 5 dönüm tarım arazisi düşüyor. Geçim tamamen buradan sağlanıyor. Bize mühendislerden öneri değil, yapılacaklar anlatılmalıdır. Sorun çözümü odaklı öneriler getirilmelidir. Bunun üzerine siyaset üretilmelidir'' diye eleştiri getirdi.
Devletin su projeleri üretmesi gerektiğini, KKTC'ye nasıl su götürülüyor ise, suyun olmadığı tarım arazilerine de su taşınarak, sulama sorunlarının çözülmesi gerektiğine işaret eden Ülgen, bu konuda 9 Eylül Gazetesi'ne şunları söyledi:
"Hükümetin su konusunu artık gündemine almalıdır. Bu konuda projeler üretmelidir. Doğalgaz ve elektriği nasıl bir yerden bir yere taşıyor ise, su da böyle olmalıdır. Çok sayıda nehirlerimiz var. Buralardan su taşınsın, çiftçiye parasıyla satılsın. Devletin artık bunu yapması gerekiyor. Dsi boş oturuyor. Bu kurum ne yapar? Bu konuda bir tek proje üretmiyor, yasaklama yapmanın dışında. DSİ şimdi çiftçiye diyor ki sondaj açma. İyi de önerin nedir? Çiftçi kaçak sondaj açıyor 7-8 bin TL ceza yazılıyor. Çiftçi bunu göze alıyor. Avşar barajı var. Su dolmuyor. Birde bunun önüne 2 adet gölet yapma çalışması var. Barajın suyu nasıl kesilir? Bu nasıl bir bakış? Göletlerin yapımına karşı çıkıyoruz. Yapmayın bunları diyoruz. Oraya gölet yaptınız mı barajın işlevi bitecektir. Göletlerde aynısı olacak, orada yeterli su birikmeyecektir. 20 yıllık Avşar Barajı dolmadı. Bu görülmüyor mu? Rast gele proje, rast gele tarım politikaları üretiliyor.''
Üreticinin elinde 2020 yılı üretimi 90 bin ton kuru üzümün kaldığını belirten Ülgen, Aralık ayına kadar Sarıgöl'de bağ üzümü hasadı yapıldığını dolayısıyla sulamanın da yapılmakta olduğunu hatırlatarak, şunları aktardı:
"Tarımın Sarıgöl'de bitmesine izin vermeyeceğiz. Mücadelemizi vereceğiz. 10 dönüm arazisi olan yerden 4-5 kişinin karnı doyar. İlçenin hane halkının bu geliri elinden alınmamalıdır. Şimdi Alaşehir'de olduğu gibi jeotermal santralleri için girişimler başladı. Biz de buna karşı durarak eylemler yapıyoruz. Dava açmak için hazırlıklar yapıyoruz. Sarıgöl bir Alaşehir olmayacaktır. Buna izin vermeyeceğiz.''
