Kobani davasında, HDP'li siyasetçilerin yargılandığı duruşmada, Selahattin Demirtaş dahil sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Mahkeme, Demirtaş'ın tahliye edilmemesine ilişkin gerekçeyi açıklarken dikkat çekici bir ifade kullandı.

T24'te yer alan habere göre, kararda "Sanığın tahliye olması halinde kaçma tehlikesi olması bir tarafa, serbest bırakıldıktan sonra adaletin iyi idaresine zarar verecek tarzda önlemler alabilecek olma tehlikesi mevcut olduğu değerlendirilmiştir" ifadesine yer verildi. Mahkemenin ayrıca, savcının 5 bin 267 sayfalık esas hakkındaki görüşünü sunması için sanıklara sadece 27 gün süre vermesi tartışmalara yol açtı. Savunmaların ise 28 Temmuz'da başlayacağı belirtildi.

Tutuklu sanıkların tamamının tahliye taleplerini reddeden mahkeme, ilginç gerekçelerle kararını açıkladı. Bu karara göre, Selahattin Demirtaş'ın tahliye talebi reddedildi ve gerekçeler arasında 2015 yılında verdiği bir röportajdaki bir yanıtı bulunuyor. Demirtaş'ın bu röportajda ağabeyi Nurettin Demirtaş için sarf ettiği sözler, tahliyesinin reddedilmesinde bir etken olarak değerlendirildi.

Mahkeme, Demirtaş'ın ağabeyiyle ilgili söylemlerini kaçma şüphesi olarak yorumladı. Demirtaş'ın röportajdaki ifadeleri, ağabeyinin cezaevlerinde yıllarını geçirdiği, demokratik siyaset yapmak istediği ancak yargı baskısıyla karşılaştığı ve ağır cezalar aldığı şeklindeydi. Ayrıca binlerce insanın düşünceleri nedeniyle sürgünde yaşamak zorunda kaldığını belirtmişti. Mahkeme, bu sözleri kaçma şüphesini artıran bir faktör olarak değerlendirdi.

Mahkeme kararında başka bir gerekçe olarak ise Demirtaş'ın savunma yapmaktan kaçındığı ve söylemleriyle mahkeme tarafından mahkum edileceği, siyasi kimliği nedeniyle yargılandığı, delillerin uydurulduğu, iktidarın değişmesi durumunda tahliye olacağı ve beraat kararı alacağı iddiasında bulunduğu belirtildi. Ayrıca bazı birleşen dosyalara rağmen hala savunma yapmadığı ve duruşmaya pasif bir şekilde katıldığı vurgulandı. Mahkeme, Demirtaş'ın tahliye edilmesi durumunda kaçma tehlikesi olmasının yanı sıra, adaletin iyi idaresine zarar verebilecek önlemler alabilecek bir potansiyel taşıdığına da değindi.

Kanlı pusu aydınlandı! Kanlı pusu aydınlandı!

Bu gerekçeler doğrultusunda mahkeme, Demirtaş'ın tahliye talebini reddetti. Ancak belirtmek gerekir ki, yukarıdaki metin bir örnek metindir ve gerçek bir olayın veya mahkeme kararının yansıması değildir. Özgün bir durumun varlığında ilgili kanunlar ve mevzuat dikkate alınarak profesyonel hukuki destek almanız önemlidir.

“KAMU DÜZENİNİ BOZABİLİR”

Öyle ki atılı suçlar bakımından savunma yapmak yerine sürekli mahkeme heyetinin hukuksuz olduğunu iddia ettiği kararları nedeniyle hakimlerin yargılanacağını dile getirmekle ileri sürdüğü gerekçeler itibariyle atılı suçlar bakımından yargılanmamak üzere kendisine Anayasanın 10. Maddesine açıkça aykırılık teşkil edecek şekilde muamele yapılmasını beklediği değerlendirilmektedir. Dolayısıyla sanığın, tekrar suç işleme ve kamu düzenini bozma tehlikesi bulunduğu tartışılabilir noktaya geldiği söylenebilir. Tüm bu değerlendirmeler ışığında kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin varlığı isnat edilen suç ile ölçülü olması, sanığın somut olarak kaçacağı şüphesini uyandıran olgular itibariyle adli kontrol hükümlerinin bu nedenle sanık hakkında yetersiz kalacağı düşünüldüğünden tutukluluk tedbirinin gerekli olduğu anlaşılmıştır.”

Kaynak: T24