Haber/Kerem Saltuk
Berlin’in Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Müzeler Adası’nın (Museuminsel) tam karşısında silindir şekilli modern bir bina yükseliyor. Uzaktan büyük bir tahıl silosuna benzeyen bu binada 30 metre yüksekliğinde, 104 metre uzunluğundaki dünyanın en büyük Bergama resmi panoramik olarak 360 derece sergilleniyor.



Osmanlı İmparatorluğu'nun izniyle, para ile satın alınıp Ege’den koparılan Zeus Sunağı’nın yer aldığı Bergama Müzesini (Pergamon Museum) çocukken gezen ve bu güzellikten büyülenen mimar sanatçı Yadegar Azizi hayalindeki antik Bergama görüntüsünü oluşturmak için yıllarca çalışdı. Defalarca Bergama’ya gelip çizimler yaptı. O dönemdeki yaşamı canlandırmak için Berlin’deki film stüdyolarında aktörlerle canlandırmalar gerçekleştirildi ve on binlerce fotoğraf çekildi. Bu fotoğraflar, Azizi’nin çizdiği resimlerle bilgisayar ortamında harmanlanarak yüksek çözünürlüklü bir resme dönüştürüldü. Silindir sergi salonunun tüm iç duvarını kaplaması için özel bir teknoloji ile 3bin 100 metre karelik bir polyester yüzeye basıldı.

'İZMİR'İ ÇOK SEVİYORUM'

Çalışmalarını Berlin’de sürdüren, sergilerinin ön hazırlıkları için pek çok defa İzmir’e yolculuk yapan Yadigar Azizi, “İzmir’deki tarihi ve kültürel zenginlik beni çok etkiledi. Dinamik, enerji dolu, büyük bir genç kitlesi var. İzmir’i çok seviyorum” dedi. Sanatçı 1955 yılında Viyana’da İran Azerisi göçmen bir ailenin oğlu olarak dünyaya geldi.

1970'li yıllarda Almanya’da Dresden Üniversitesi’nde mimarlık okurken Bergama tarihine ilgisi arttı. Berlin’deki bir üniversitede profesör olarak görev yaparken Bergama tarihi üzerine dev boyutlu bir panoramik sergi düzenlemeye karar verdi ve yıllar süren çaba sonucu bunu gerçekleştirdi. “Bergama’daki toplumun günlük yaşamını göstermek istedim. Müzelere doldurulan tarihi eserler bu yaşamı gösteremiyorlar” diyen sanatcı projelerini hazırlarken bilim insanları ve arkeologlarla beraber uzun ve detaylı araştırmalar yapıyor.

'MÜZELER HAYATIN İÇİNDEN OLMALI'

Müzelerde eserlerin yanına konulan yazıları pek çok insanın okumadığını, sergilenen tarihi ya da sanatsal eserleri hissedemeden, bakıp seçtiklerini dile getiren Azizi, yarattığı panoramik sergilerde yaşamı olabildiğince gerçek, en doğal şekilde canlandırmayı hedeflediğini anlatıyor. Günümüzden 1900 sene önceki Bergama’ya uzanan bir zaman tüneli gibi hazırlanan Bergama panoramasını görenler özel ses ve ışık efektleri eşliğinde nehir kenarında dans edip eğlenen gençleri, köyün kaz sürüleri güden çocuk çobanları, Zeus Sunağı'nda dua edip adak adayanları, zeytin ağaçları altında dolaşan genç aşıkları, sokaklarda çalgı çalıp şarkı söyleyen müzisyenleri, tiyatroda toplanan kalabalıkları, kısacası Bergama’nın antik dönemindeki yaşamı tüm canlılığı ve renkleriyle karşılarında buluyorlar.

Fotoğraf Altları:
İlk panoramik sergisini 1995 yılında Berlin’de açan sanatçı pek çok Avrupa kentinde değişik tarihi ve doğal ortamları gösteren panoramik sergiler tasarladı. Roma, New York, Dresden gibi şehirleri konu alan sergilerinin yanı sıra Amazon Ormanları, Avustralya Mercan Denizi, Everest Dağı gibi doğal konular üzerine de dev panoramik görüntüler oluşturdu. Bu sergileri milyonlarca kişi ziyaret etti.

“İnsanlar geçmişte çok hatalar yaptılar. Halen çok hatalar yapılıyor. Ben panoramik sergilerimde insanların evrimini, dünya üzerindeki etkilerini de göstermek istiyorum,” diyen Yadegar Azizi şimdi de güney kutup bölgesi “Antarktika” üzerine yine çok büyük bir panoramik sergi hazırlıyor.

Berlin’de Türklerin yoğun olarak yaşadığı Kreuzberg’teki stüdyosunda İzmirli fotoğrafçı Kerem Saltuk’un sorularını yanıtlayan sanatçı hazırladığı panoramik sergilerde kendisi de bir oyuncu olarak yer alıyor. Bergama panoramasına dikkatlice bakanlar onu bir pazar yerinde patates satıcısı olarak görebilirler.