Kuraklık Ege’yi kavururken, yıllardır kaderine terk edilen Karareis Barajı yeniden gündemde. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 2017’de törenle açtığı baraj, sekiz yıl boyunca Çeşme’ye tek damla su veremedi. Suya hasret kalan Çeşmeliler, “DSİ uzayda mı yaşıyor?” diyerek meydanlara indi, kamuoyu baskısı büyüdü. Aylar süren sessizliğin ardından DSİ geri adım attı, Karareis’ten Kutlu Aktaş Barajı’na suyun 9 Ağustos’ta verileceğini açıkladı.

Çeşme Kent Konseyi Başkanı Ahmet Güler, süreci yakından izlediklerini belirterek şu açıklamayı yaptı:

“Karareis Barajı’na gidip resimleri çektik, durumu belgeledik. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, kendisinin gelerek musluklardan suyu açacağını söyledi. Karareis Barajı’ndan su verilmeye başlanacak. 2013 yılında devlet, Reisdere-Germiyan hattındaki mevcut kaynakların yetersiz kalacağını öngördü ve Karareis Barajı projesi için bir ihale açtı. Baraj inşaatı 21 milyon TL bedelle ihale edildi. 2014’te inşaat başladı. 2017 yılının Kasım ayında ise Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan, dönemin Başbakanı Binali Yıldırım ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu’nun katılımıyla Ankara’dan online bağlantıyla Karareis Barajı’nın açılışı yapıldı. Yani baraj, tam 8 yıl önce açıldı. İnşaat 2018’de tamamlandı, 2019’da ise baraj su tutmaya başladı. Ancak burada işler bitmedi.”

Güler, yıllar içinde tamamlanan altyapı projelerine rağmen bir türlü musluklardan su akmadığını belirterek şunları söyledi:

“2019’da bu kez 34 kilometrelik su isale hattı için yeni bir ihale açıldı. 44 milyon TL’ye, 80 santimetre çapında borularla Karareis Barajı’ndan Çeşme’ye kadar yer altından su taşınması planlandı. Bu hat 2022-2023 yıllarında tamamlandı. Aynı zamanda su arıtma tesisi de kuruldu. Devlet, İZSU’ya bu iş için 100 milyon TL’lik bir ön ödeme yaptı. Yapılan anlaşmaya göre İZSU, bu borcun tamamını 30 yıl boyunca Devlet Su İşleri’ne ödeyecek.”

DSİ ve İZSU’nun karşılıklı yazışmaları üzerinden de tartışmalar yaşandı. Güler, “Bu süreçte DSİ, İZSU’ya bir yazı göndererek, ‘Neden suyu hâlâ bağlamadınız?’ diye sordu. İZSU ise, 2025 yılında suyun bağlanacağını ve açılacağını belirtti. Yani ‘İZSU bize yazı yazmadı’ açıklaması doğru değil” dedi.

Okullarda tarikat ve cemaat yapılanmalarına karşı ortak ses: “Laik eğitimden vazgeçmeyeceğiz!”
Okullarda tarikat ve cemaat yapılanmalarına karşı ortak ses: “Laik eğitimden vazgeçmeyeceğiz!”
İçeriği Görüntüle

DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta’nın da geçmişte birçok açıklama yaptığını hatırlatan Güler, “Karareis Barajı’ndan Çeşme’ye 3 milyon metreküp su verileceğini söylendi. Mart 2025’te yine kendisi, ‘Bu yıl Çeşme’nin musluklarından Karareis’in suyu akacak’ dedi. Ancak ne yazık ki bir türlü bu su bağlanmadı. Ya inşaatı tamamlayamadılar, ya da başka sorunlar yaşandı” diye konuştu.

Manşet Tasarım-4

Çeşme susuz bırakılmayı hak etmiyor

Güler, son olarak yaşanan teknik sorunlara da dikkat çekerek şunları kaydetti:

“Biz bu durumu yaklaşık 20 gündür kamuoyuyla paylaşıyoruz ve sesimiz duyuldu. Bu suyun Çeşme’ye ulaşması yalnızca üç saat sürüyor. Fakat bir sorun daha yaşandı: Daha önce döşenmiş ve yıllardır boşta duran isale hattında patlamalar oldu. Dün su verilince bazı bölgelerde kaçaklar meydana geldi çünkü hat 3-4 yıldır kullanılmıyordu. ‘Arıtma’ meselesine gelince, şu anki arıtma sistemleri –örneğin Kutlu Aktaş Barajı’ndaki tesis– bu suyu rahatlıkla temizleyebilir. Bu konuda teknik olarak hiçbir sorun yok.”

Yaz aylarının en kritik döneminde susuzlukla boğuşan Çeşme’nin artık daha fazla zaman kaybına tahammülü olmadığını vurgulayan Güler, “Çeşme’nin yaz sezonu sadece sekiz hafta. Bu süre zarfında yaşanacak susuzluk, turizme büyük bir darbe vurur. Hem iç hem dış turizm açısından ciddi bir kayıp yaşanır. Bizim beklentimiz açık ve nettir: Devlet Su İşleri ve İZSU derhal bu suyu Çeşme’ye bağlamalıdır. Eğer verilen sözler tutulmazsa, biz de kamuoyu önünde daha büyük bir şekilde harekete geçeceğiz. Çünkü Çeşme susuz bırakılmayı hak etmiyor” dedi.

Whatsapp Image 2025 08 08 At 14.40.11 (1)

Başkan Tugay: "Kasıt yoksa da ihmal var"

Tugay yapım süreci tartışmalara neden olan Karaburun’daki Kararesi Baraj ile ilgili şunları söylemişti:

“Orada bir baraj inşa edilmiş durumda. Yeni de bir iş değil. Bağlantısının yapılması ve arıtmasının işler hale getirilmesi gerekiyordu. Son yüzde 5’lik kesim son 6 ayda tamamlamadılar. Kasıt yoktur ama ihmal olduğunu düşünüyorum. Burada bir sorun çıkarsa insanlar nasıl olsa belediyeyi suçlar diye bir rahatlık var. Bu konuyu tartışma konusu etmeyelim diye sesimizi çıkarmadık ama insanlara doğru olmayan şeyler söylemeye başladılar bazı siyasetçiler. Henüz bitmemiş olan arıtma tesisinin orada gezinip, “Ya biz burada çalışıyoruz, siz orada bir şey yapmıyorsunuz” diye tuhaf bir şey söylediler. Zaten o sizin işiniz belediyenin işi değil. Belediye olarak yazı yazdık. Yapmayacaksanız biz yapalım diye yazı yazdık ona da cevap vermediler.

İnsanların su ihtiyacını siyasete malzeme edemezsiniz. Yüzde 95’e gelmiş bir işi aylarca süründürüp ondan sonra da gidip insanları kandırmaya yönelik cümleler kuramazsınız. Karşımda olsa o kişilerin gözünün içine bakarak söylerim ayıptır bu. Böyle siyaset olur mu? Siz milletvekiliyseniz ben belediye başkanıysam insanlarımıza hizmet edeceğiz. Bu şehrin vekili ise benden önce DSİ’ye çıkışması lazım. Her şeyi siyasete çeviriyorlar. DSİ yapması gereken işi yapmamış. Su sorunu göstere göstere yaşanan bir sorun. Gördes yüzde 10’dan fazla su tutmamış. Diğer 2 barajı yapmış olmalıydınız. Bu da mı belediyenin suçu.”

Kaynak: özge uyanık