Türkiye'nin kırsal kesimlerinde, yaz aylarının gelmesiyle birlikte adeta bir ölüm fısıltısına dönüşen Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı, can almaya devam ediyor. Özellikle İç Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde görülen ve halk arasında "kene hastalığı" olarak bilinen KKKA, bu kez Gümüşhane'yi yasa boğdu. Daha önce Kayseri, Sivas, Tokat, Çorum ve Elazığ gibi illerde görülen ölüm vakalarının ardından, son acı haber Gümüşhane'nin Şiran ilçesinden geldi.

Şiran'ın kırsalında çobanlık yaparak geçimini sağlayan 39 yaşındaki Alaattin Uzuntürk, yaklaşık bir hafta önce arazide çalışırken bir kenenin hedefi oldu. Başlangıçta önemsenmeyen veya fark edilmeyen kene ısırması, Uzuntürk'ün bir süre sonra rahatsızlanmasıyla kendini gösterdi. Yüksek ateş, halsizlik ve kas ağrıları gibi belirtilerle kendini belli eden hastalığın şüphesi üzerine, yakınları tarafından acilen Kürtün Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Ancak Uzuntürk'ün durumu, hastalığın ilerlemiş olması nedeniyle hızla ağırlaştı ve bölgedeki sağlık ekipleri, KKKA şüphesiyle Trabzon'a sevk edilmesine karar verdi.

Trabzon'daki yaşam mücadelesi ve acı son

Alaattin Uzuntürk, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi şüphesiyle Trabzon'daki Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi'ne sevk edildi. Türkiye'nin bu alandaki önde gelen referans hastanelerinden biri olan KTÜ Farabi'de, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Yoğun Bakım Servisi'nde tedavi altına alındı. Doktorlar, Uzuntürk'ün hayatını kurtarmak için yoğun çaba harcadı. Ancak KKKA'nın vücutta hızla ilerlemesi ve iç kanamalara yol açması nedeniyle, yapılan tüm müdahalelere rağmen ne yazık ki Uzuntürk kurtarılamadı. Hayatının baharında, 39 yaşında bir kene ısırmasının kurbanı olan Alaattin Uzuntürk'ün ölümü, ailesini ve sevenlerini yasa boğdu. Uzuntürk'ün cenazesi, bugün Trabzon'un Vakfıkebir ilçesine bağlı Deregözü Mahallesi'ndeki aile kabristanlığına defnedilecek.

Bu olay, KKKA'nın Türkiye için hala ne denli ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Özellikle kırsal bölgelerde yaşayan ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlar, her yaz bu görünmez tehlikeyle karşı karşıya kalıyor.

Kene kabusu neden artıyor: İklimden bilinçsizliğe

KKKA vakalarının ve buna bağlı ölümlerin özellikle yaz mevsiminde artış göstermesinin altında yatan birçok neden bulunuyor. Bu nedenlerin başında, iklim değişikliği ve buna bağlı olarak kene popülasyonunda yaşanan artış geliyor. Kışların daha ılıman geçmesi ve ilkbaharın erken gelmesi, kenelerin yaşam döngüsünü hızlandırıyor ve daha geniş alanlara yayılmasına neden oluyor. Ayrıca, tarım arazilerinin ve otlakların bilinçsiz kullanımı, ormanlık ve çalılık alanlardaki insan aktivitesinin artması da kene ısırması riskini yükseltiyor.

Vatandaşların KKKA hastalığı ve keneler hakkında yeterli bilince sahip olmaması da sorunun büyümesinde etkili. Kene ısırması durumunda doğru müdahale yöntemlerinin bilinmemesi, kenelerin elle çıkarılmaya çalışılması gibi yanlış uygulamalar, hastalığın bulaşma riskini artırıyor. Oysa ki, kene ısırması durumunda en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurmak ve kenenin profesyonelce çıkarılmasını sağlamak, hastalığın yayılmasını engellemede hayati önem taşıyor.

Kurbanlar ve bölgeler: KKKA'nın kara haritası

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), Türkiye'de genellikle belirli coğrafi bölgelerde yoğunlaşıyor. Özellikle Tokat, Sivas, Yozgat, Çorum, Amasya, Gümüşhane, Erzurum, Erzincan ve Kelkit Vadisi gibi İç Anadolu ve Karadeniz'in kesişim noktaları, hastalığın en sık görüldüğü riskli bölgeler olarak biliniyor. Bu bölgelerde hayvancılıkla uğraşanlar, çiftçiler, tarım işçileri ve kırsal alanlarda piknik yapanlar daha fazla risk altında.

TCMB: Sektörel enflasyon beklentileri haziranda geriledi
TCMB: Sektörel enflasyon beklentileri haziranda geriledi
İçeriği Görüntüle

Hastalık, virüs taşıyan kenelerin insanları ısırmasıyla veya virüsle enfekte hayvanların kan ve vücut sıvılarıyla doğrudan temas yoluyla bulaşabiliyor. Hayvancılıkla uğraşan çoban ve besiciler, bu risk grubunun en başında geliyor. Alaattin Uzuntürk'ün de bir çoban olması, bu meslek grubunun ne denli büyük bir tehlike altında olduğunu bir kez daha gösterdi.

KKKA'nın belirtileri ise genellikle kene ısırmasından 1-3 gün sonra ortaya çıkıyor. Yüksek ateş, baş ağrısı, kas ağrıları, halsizlik, bulantı, kusma, ishal ve vücutta kanamalar (burun kanaması, cilt altında morluklar) hastalığın temel belirtileridir. Bu belirtiler görüldüğünde derhal bir sağlık kuruluşuna başvurmak ve kene ısırması öyküsünü belirtmek, doğru teşhis ve tedavi için hayati önem taşıyor. Hastalığın spesifik bir tedavisi veya aşısı olmaması, erken teşhis ve destekleyici tedavinin önemini daha da artırıyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ