İzmir'in kronikleşen trafik sorununa köklü bir çözüm getirmesi beklenen ve uzun yıllardır gündemde olan İzmir Kuzey-Doğu Çevre Otoyolu projesinde somut adımlar atılmaya devam ediyor. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen ve yaklaşık 5 milyar 283 milyon 49 bin 294 TL'ye mal olması planlanan proje için hazırlanan ÇED raporunun ardından, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) süreci resmen başladı. Bu süreç, projenin çevresel etkilerinin detaylı bir şekilde incelenerek son halinin verilmesi anlamına geliyor. İzmir trafiğini önemli ölçüde rahatlatması hedeflenen yeni çevre yolu, Menemen, Çiğli, Karşıyaka, Bayraklı, Bornova, Kemalpaşa ve Buca ilçelerinden geçecek. Yaklaşık 40,823 kilometre uzunluğunda olacak otoyol, 3 şerit gidiş ve 3 şerit geliş şeklinde tasarlanacak ve proje hızı saatte 120 kilometre olarak belirlendi.
Projenin jeolojik etüdü yapıldı mı? Fay hatları ve deprem riski
İzmir Kuzey-Doğu Çevre Otoyolu gibi büyük bir projenin hayata geçirilmesi öncesinde, jeolojik etüt çalışmalarının yapılması ve fay hatları üzerindeki risklerin belirlenmesi büyük önem taşıyor. Projenin güzergahı üzerinde yer alan fay hatları ve deprem riskine karşı alınacak önlemlerin, ÇED raporunda detaylı bir şekilde açıklanması gerekiyor. Uzmanlar, bölgedeki zemin yapısının ve olası deprem senaryolarının dikkate alınarak, projenin depreme dayanıklı bir şekilde inşa edilmesi gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, tünel ve viyadük gibi yapıların inşasında, jeolojik koşulların titizlikle değerlendirilmesi ve gerekli mühendislik önlemlerinin alınması gerekiyor.
Projenin amacı ve İzmir trafiğine etkisi: "Maksimum fayda hedefleniyor"
İzmir Kuzey-Doğu Çevre Otoyolu projesinin temel amacı, mevcut İzmir Çevre Yolu'nda özellikle pik saatlerde yaşanan yoğun trafik sıkışıklığını azaltmak ve şehre alternatif bir ulaşım arteri kazandırmak. Proje raporunda, yeni çevre yolunun mevcut çevre yolu üzerindeki trafik yükünü azaltarak maksimum fayda sağlamasının hedeflendiği belirtiliyor. Yapılan planlama çalışmalarında, hattın yerleşim yerlerine ait imar sınırlarına girmeyecek kadar şehrin dışından, ancak yerel trafik tarafından tercih edilme sebebi olacak kadar da şehre yakın olmasına dikkat edildiği vurgulanıyor. Bu sayede hem imalat maliyetlerinin düşürülmesi hem de mevcut trafik içerisinden belli bir kesimin çekilmesi amaçlanıyor.
Projenin, İzmir'i transit geçecek trafiğin şehir trafiğini etkilememesi amacına hizmet etmesinin yanı sıra, ilçeler arası ulaşımı sağlaması bakımından da önemli olduğu ifade ediliyor. Bu maksatla, her bir yerleşimin en kolay ve mümkün olan en yakın mesafeden proje bağlantısının olması, yolun kullanışlılığını artıracak bir etmen olarak değerlendiriliyor.
İkinci çevre yolu hangi mahallelerden geçecek? İşte tam liste!
İzmir'lilerin en çok merak ettiği konulardan biri de yeni çevre yolunun hangi mahallelerden geçeceği. ÇED raporunda yer alan bilgilere göre, Menemen'den başlayıp Kemalpaşa üzerinden Buca'ya bağlanacak olan proje şu mahalleleri etkileyecek:
-
Menemen: Gazi Mahallesi, Kemal Atatürk Mahallesi
-
Karşıyaka/Bayraklı (Kuzey Kesimleri): Cumhuriyet Mahallesi, Zübeyde Hanım Mahallesi, Latife Hanım Mahallesi, Sancaklı Mahallesi, Doğançay Mahallesi, Laka Mahallesi
-
Bornova: Atatürk Mahallesi, İnönü Mahallesi, Erzene Mahallesi, Çiçekli Mahallesi, Evka 3 Mahallesi, Naldöken Mahallesi, Yakaköy Mahallesi, Kavaklıdere Mahallesi, Yeşilçam Mahallesi
-
Kemalpaşa: Kemalpaşa Mahallesi
-
Buca: Gürpınar Mahallesi, Egemenlik Mahallesi, Gökdere Mahallesi, Kızılüzüm Mahallesi, 29 Ekim Mahallesi
Bu mahallelerde yaşayan vatandaşların, projenin ÇED sürecini ve olası kamulaştırma çalışmalarını yakından takip etmeleri önem taşıyor.
ÇED süreci ve projenin geleceği: Yatırım programı tartışmaları ve SİT alanı sürprizi
İzmir Kuzey-Doğu Çevre Otoyolu projesi, ÇED sürecinin tamamlanması ve uygulama projelerinin hazırlanmasının ardından 4 yıllık bir inşaat sürecinin ardından işletmeye alınması planlanıyor. Ancak proje, 2025 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yatırım Programı'nda yer almaması nedeniyle bir dönem tartışmalara neden olmuştu. Öte yandan, yolla ilgili son 2 yıl içerisinde 5 ayrı İDK toplantı tarihi belirlenmiş olması da dikkat çekici bir detay olarak öne çıkıyor.
Projenin güzergahında yer alan Karşıyaka Örnekköy Mahallesi'ndeki tabiat parkı bölgesinde 2016 yılında arkeolojik kalıntılar tespit edilmiş ve alan 3. derece arkeolojik SİT alanı olarak tescil edilmişti. Yeni otoyolun SİT alanının hemen yanından geçecek olması nedeniyle yapılan incelemelerde, SİT alanı bitişiğindeki alanda da Geç Roma, Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait seramik örneklerine rastlanması üzerine, İzmir 1 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu bu yeni alanı da 3. derece arkeolojik SİT alanı sınırları içerisine dahil etmişti. Bu durum, projenin güzergahında bazı revizyonlar yapılmasını gündeme getirebilir.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından hayata geçirilecek yaklaşık 41 kilometrelik dev projenin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporu yayınlandı ve İnceleme Değerlendirme Komisyonu (İDK) süreci başladı. Menemen'den başlayıp Buca'ya kadar uzanacak yeni otoyolun hangi mahallelerden geçeceği de netleşti. Proje kapsamında 13 viyadük, 12 tünel ve 11 kavşak inşa edilecek. 5 milyar 283 milyon TL'ye mal olması beklenen projenin 4 yıl içinde tamamlanması hedefleniyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İnceleme-Denetleme Komisyonu'nun 13 Mart 2025 tarihinde yapacağı toplantının ardından proje için itirazlar 10 gün süreyle Bakanlığa iletilebilecek. İzmirlilerin ve sivil toplum kuruluşlarının bu süreci yakından takip etmesi, projenin şeffaf ve katılımcı bir şekilde ilerlemesi açısından büyük önem taşıyor.
İşte İzmir'in ikinci çevre yolunun geçeceği mahalleler...