Kış mevsiminin tam ortasında olmamıza rağmen İzmir semalarında kara bulutlar yerine güneşli bir gökyüzü hakim. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün son verilerine göre, bu hafta da kent genelinde yağış beklenmiyor. Sıcaklıkların 18 dereceye kadar çıkacağı tahmin edilen bu "yalancı bahar", keyiften çok endişe yaratıyor. Şehrin can damarları olan barajlar, tarihinin en kurak dönemlerinden birini yaşıyor. Yağışların gelmemesi, sadece tarım arazilerini değil, kentin içme suyu ihtiyacını da ciddi bir tehdit altına sokmuş durumda.
Geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla barajlardaki su seviyelerinde yaşanan dramatik düşüş, durumun vahametini gözler önüne seriyor. Su yönetimi yetkilileri ve ziraat uzmanları, mevcut tablonun sürdürülebilir olmadığı konusunda hemfikir. Şehir sakinleri, musluklarından akan suyun her damlasının artık altın değerinde olduğunun farkına varmalı.
Tahtalı Barajı'nda su bitti bitecek
İzmir'in su ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılayan Tahtalı Barajı, ne yazık ki en kötü senaryoyu yaşıyor. 15 Aralık 2025 tarihli verilere göre, barajdaki aktif doluluk oranı yüzde 0,68 seviyesine kadar geriledi. Geçen yıl aynı tarihte yüzde 11,17 seviyesinde olan doluluk oranı, bu yıl adeta buhar olup uçtu.
Toplam su hacminin 21 milyon metreküp civarında olduğu barajda, kullanılabilir su miktarı sadece 1 milyon 962 bin metreküp olarak ölçüldü. Bu rakam, milyonlarca nüfuslu bir metropol için "kırmızı alarm" anlamına geliyor. Barajın minimum işletme seviyesine çok yaklaşmış olması, teknik olarak suyun çekilmesini zorlaştırıyor ve su kalitesinde de riskler oluşturuyor.
Balçova ve Gördes'te hayat durdu
Tablo sadece Tahtalı ile sınırlı değil; kentin diğer önemli su kaynakları da tükenme noktasına geldi. Balçova Barajı ve Gördes Barajı'nda aktif doluluk oranı yüzde 0,00 olarak kayıtlara geçti. Yani teknik olarak bu barajlardan şu an itibarıyla kullanılabilir su almak mümkün görünmüyor.
Özellikle İzmir'in su sorununu çözmesi beklenen Gördes Barajı'ndaki bu tablo, yapılan yatırımların verimliliği konusunda da soru işaretleri yaratıyor. Geçen yıl bu dönemde Gördes'te doluluk yüzde 0,74, Balçova'da ise yüzde 15,63 seviyesindeydi. Bir yıl içindeki bu keskin düşüş, iklim krizinin etkilerini en sert şekilde yüzümüze çarpıyor.
Çeşme ve Seferihisar da susuzlukla yüzleşiyor
Turistik ilçelerin su ihtiyacını karşılayan barajlarda da durum pek parlak değil. Çeşme'nin su kaynağı Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı'nda aktif doluluk oranı yüzde 2,00 seviyesine inmiş durumda. Geçen yıl bu oran yüzde 15 civarındaydı. Benzer şekilde Seferihisar bölgesini besleyen Ürkmez Barajı'nda da doluluk yüzde 5,53'e geriledi.
Tek teselli kaynağı olarak görülebilecek Güzelhisar Barajı'nda ise doluluk oranı yüzde 45,64 seviyesinde. Ancak bu barajın tek başına kentin yükünü omuzlaması mümkün değil. Mevcut veriler ışığında, İzmir'in acilen su tasarrufu seferberliğine ihtiyacı olduğu açıkça görülüyor. Eğer beklenen kış yağışları önümüzdeki haftalarda da gelmezse, İzmirliyi çok zor bir yaz bekliyor olabilir.
