Türkiye’nin en tartışmalı davalarından biri bugün yeniden yargı önüne çıkıyor. 19 Mart operasyonları sırasında gözaltına alındıktan sonra 23 Mart’tan bu yana tutuklu bulunan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun diploma davası, bugün Silivri’de üçüncü kez görülecek.

Duruşma, Marmara Cezaevi yerleşkesinde saat 11.00’de yapılacak. Siyasi tansiyonun yüksek olduğu süreçte dava, yalnızca hukuki değil, aynı zamanda toplumsal ve siyasal bir başlık olarak da yakından izleniyor.

CHP’den yurttaşa çağrı: “Türkiye’yi savunmak için oradayız”

Duruşma öncesi açıklamalarda bulunan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, vatandaşlara Silivri’de dayanışma çağrısında bulundu.

Çelik, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu’nu engellemek için 35 yıllık diplomasını iptal ettiler. Yetmedi, kendisine ve üniversite arkadaşlarına dava açtılar. Toplum vicdanının reddettiği bu davayı yerinde takip etmek için yarın Silivri’deyiz. Türkiye’yi savunmak için orada olacağız! Sandıkta kendine güvenmeyenlerin hileleriyle sonuna kadar mücadele edeceğiz!

Deprem paniği: Konyaaltı 4.3 ile sallandı
Deprem paniği: Konyaaltı 4.3 ile sallandı
İçeriği Görüntüle

CHP, İmamoğlu’nun siyasi yasak ya da ceza tehdidi altında tutulmasını “demokrasiye müdahale girişimi” olarak değerlendiriyor.

Davada ne iddia ediliyor?

İddianame, İmamoğlu’nun üniversite eğitimiyle ilgili tartışmalara dayanıyor. Buna göre:

  • İmamoğlu’nun mezun olduğu belirtilen Girne Amerikan Üniversitesi’nin (GAÜ) 1990 yılında YÖK tarafından tanınan bir üniversite olmadığı öne sürülüyor.

  • O yıllarda Kıbrıs’ta yalnızca Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin Türkiye tarafından tanındığı ifade ediliyor.

  • Yatay geçiş kontenjanlarının usulsüz artırıldığı” iddia ediliyor.

İddianamede ayrıca İmamoğlu’nun:

  • Resmi belgede sahtecilik” suçunu “zincirleme şekilde işlediği”,

  • Yatay geçiş için kullanılan belgelerin “şeklen doğru ancak içerik bakımından sahte” olduğu

ileri sürülüyor.

Ağır suçlamalar nedeniyle İmamoğlu hakkında istenen ceza, 2 bin 352 yıla kadar çıkıyor. Bu yönüyle dava, Türkiye hukuk tarihinde en yüksek ceza taleplerinden birine konu oldu.

Türkiye’nin siyaseti duruşmaya kilitlendi

İmamoğlu’nun tutukluluğu ve dava süreci, yalnızca CHP cephesinde değil, geniş toplum kesimlerinde “hukuki sürecin siyasi amaçlarla kullanılıp kullanılmadığı” yönünde tartışmaları da beraberinde getiriyor.

Uluslararası çevreler de davayı yakından takip ediyor. Avrupa’daki çeşitli siyasi ve hukuk çevreleri, davanın “siyasi nitelik taşıdığı” yönünde açıklamalarda bulunmuştu.

Kaynak: Haber merkezi