HABER MERKEZİ- İzmir'in en eski yerleşim birimlerinden biri olan Yeşilova Höyüğü, Bornova ilçesinin Karacaoğlan mahallesinde Manda Çayı'nın kıyısında bulunuyor. Bu tarihi höyük, Işıkkent Eğitim Kampüsü'nün doğusuna ve Bornova Anadolu Lisesi'nin güneybatısına düşmektedir.

Tarih Öncesi İzmir ve Yeşilova Höyüğü

Yeşilova Höyüğü, İzmir Körfezi'nin tarih öncesi dönemlerine ışık tutan önemli bir arkeolojik alan olarak öne çıkıyor. İzmir Körfezi, bu yerleşimin ilk dönemlerinde bugünkünden daha farklı bir konumdaydı. Bölge daha sulaktı ve zengin bir flora ve fauna ile çevriliydi. Bornova Ovası'ndaki Yeşilova Höyüğü, Yassıtepe Höyüğü ve İpeklikuyu Höyüğü, günümüz İzmir'i olarak düşünülen bölgede ilk düzenli yerleşimlerin olduğu yerlerdir. Aynı zamanda bu höyük, Batı Anadolu'daki en büyük yerleşimlerden biridir ve günümüzde Bornova Ovası'nın yüzeyinin altında yer almaktadır.

yesilova-4

Bin Yıllık Bir Dayanıklılık

Yeşilova Höyüğü'ne yerleşen ilk topluluk, bin yıldan fazla bir süre boyunca, sel felaketleri ve yangınlara rağmen yerleşimlerini terk etmemişlerdir. Köylerini sekiz kez yeniden inşa etmişlerdir. Nüfus artışı, bu topluluğun 400 metre kuzeyinde Yassıtepe Höyüğü'ne yeni bir köy kurmasını gerektirmiştir. Bu bölgede sadece avcılıkla değil, aynı zamanda yabanıl buğday yetiştiriciliği ve sığır otlatma da yapılmıştır.

yesilova-3

Eğitim ve Tanıtım

Nisan 2009'dan itibaren Bornova Belediyesi'nin düzenlemeleriyle, Yeşilova Höyüğü öğrencilere tarihi bir deneyim sunuyor. Bu etkinlikler, 8,500 yıl öncesinin günlük yaşamını, evlerini ve kullanılan eşyaları yerinde göstermeyi amaçlıyor. Bu sayede tarih öncesi dönemin izleri günümüze taşınıyor.

yesilova-2

Kazılar ve Keşifler

Yeşilova Höyüğü, ilk olarak 2003 yılında Buca'daki bir parka toprak alınması sırasında bulundu. Resim öğretmeni Alibeke Özkan, Buca'daki parka getirilen topraklar arasında arkeolojik kalıntılar keşfetti ve bunları İzmir Arkeoloji Müzesi'ne teslim etti. Bu toprakların nereden geldiği belirlendiğinde Yeşilova Höyüğü'nün yeri keşfedildi. Kazılar, 2005 yılında İzmir Arkeoloji Müzesi tarafından başlatıldı ve bir yıl ara verildikten sonra 2008 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü'nün ortak girişimiyle Prof. Dr. Zafer Derin başkanlığında yeniden başladı. Bu kazılar sonucunda 338 adet envanterlik ve etütlük eser bulunarak müzeye teslim edildi.

yesilova-1

Höyükün Geleceği

Yeşilova Höyüğü'ndeki çalışmalar, sadece bir kazı olarak değil, geleceğe yönelik planlı bir kamusal alan olarak geliştirilmektedir. Bu nedenle faaliyetler kazı çalışmalarını aşan bir boyuta ulaşmıştır, içinde kazı, eğitim, altyapı ve çevre düzenlemeleri ve yayın faaliyetlerini içermektedir. 2010 yılında yapılan kazılar sona erdi.

yesilova

Tarihi Katmanlar

Kazılarda üç kültür katı tespit edilmiştir. En alt katmanlar Roma, Demir Çağı ve Tunç Çağı yerleşimlerini temsil ederken, orta katman Kalkolitik Çağı ve üst katman Neolitik Çağı yansıtmaktadır. Neolitik Çağ'da yerleşim en yoğun dönemini yaşamış ve büyük aile gruplarının yaşadığı konutlar ortaya çıkmıştır.

Buluntular ve İzler

Kazılarda çeşitli buluntulara ulaşılmıştır. Çakmak taşından yapılmış kesici, delici, kazıyıcı aletler, ok uçları ve bıçaklar bulunmuştur. Ayrıca birçok mühür ve güneşi simgeleyen bir mühür de çıkarılmıştır. Bunun yanı sıra çocuk ve kadın parmak izleri içeren kil parçaları, yerleşim sakinlerinin hayvan yağlarını yakmak için kullanıldığını göstermektedir.

Minik sanatçıların eserleri sergide Minik sanatçıların eserleri sergide

Çevresel Zenginlikler

Yeşilova Höyüğü çevresinde bol miktarda bulunan serpantini ham madde olarak kullanılan bir balta atölyesi bulunmaktadır. Ayrıca çevrede avlanan veya yetiştirilen çok sayıda hayvanın kemikleri de bulunmuştur. Bölgede ayrıca tarım ürünlerinin takası yapıldığı ve çeşitli el işi örneklerinin sergilendiği anlaşılmıştır.


İzmir'deki Yeşilova Höyüğü, tarih öncesi döneme ışık tutan bir hazine olarak önemini koruyor. Yapılan kazılar ve keşifler, bu antik yerleşimin geçmişine dair önemli bilgiler sunuyor ve tarih öncesi İzmir'in yaşam tarzını ve ekonomisini anlamakta yardımcı oluyor. Bu değerli arkeolojik alan, gelecek nesiller için korunmalı ve daha fazla araştırma yapılmalıdır.

Kaynak: HABER MERKEZİ