Hacer Foggo, halk arasında en çok insan hakları savunucusu olarak tanınan önemli bir aktivisttir. Tokat ilinin Zile ilçesinde dünyaya gelen Foggo, gazetecilik alanında başladığı kariyerini, sivil toplum çalışmaları ve toplumsal mücadelelerle şekillendirmiştir.

Foggo, 1989 yılında gazeteciliğe adım atarak, uzun yıllar çeşitli gazete, dergi ve radyo kanallarında yazılar yazmış, işçi-sendika hakları ve insan hakları üzerine birçok önemli çalışma gerçekleştirmiştir. Yirmi yıl süren bu gazetecilik kariyerinin ardından, sosyal adalet ve toplumsal eşitlik gibi meselelerle daha yakından ilgilenmeye başlamıştır.

Hacer Foggo'nun Hayatına Dair Önemli Adımlar

İnsan hakları savunuculuğu ve sosyal adalet mücadelesiyle tanınan Hacer Foggo, aynı zamanda Roman hakları konusunda da büyük bir mücadele vermiştir. Tarihi Sulukule Mahallesi'nin yıkılmasından itibaren, Romanların yaşam hakları için sesini yükseltmiş ve Roman Hakları Forumu'nun da bir üyesi olmuştur.

Bu mücadelesi, yalnızca Sulukule ile sınırlı kalmamış; ülke çapında Roman hakları ve sosyal adalet konusunda farkındalık yaratmaya yönelik birçok önemli projeye imza atmıştır.

CHP'de Siyasi Kariyer: Hacer Foggo'nun Milletvekili Adaylığı

Hacer Foggo, 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nde, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul 2. Bölge'den 18. sıradan milletvekili adayı olarak siyasi kariyerine de adım atmıştır. Bu adaylık, onun yalnızca sivil toplumda değil, siyasette de güçlü bir temsilci olarak yer almak istediğini göstermektedir.

Ayrıca, CHP Yoksulluk Dayanışma Ofisi Koordinatörü olarak da görev yapmış ve yoksullukla mücadele için çeşitli projeler geliştirmiştir. Hacer Foggo, insan hakları, sosyal adalet ve yoksulluk gibi temel toplumsal sorunlara dair yürüttüğü çalışmalarla dikkat çekmektedir.

Çeşme’de soba faciası! Çeşme’de soba faciası!

Hacer Foggo'nun Gelecekteki Hedefleri ve Mücadeleleri

Bugün hala çeşitli sivil toplum kuruluşlarında aktif olarak görev alan Hacer Foggo, toplumsal sorunların çözümü için mücadele etmeye devam etmektedir. Halk TV'deki son konukluğu da onun toplumsal sorunları gündemde tutma isteğini ve insan hakları savunuculuğuna olan bağlılığını bir kez daha gözler önüne sermiştir.

Kaynak: haber merkezi