İzmir İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü koordinatörlüğü ve İzmir Ticaret Borsası(İTB) işbirliğinde düzenlenen “Toprağın Kadınları” projesi kapsamında 35 kadın üretici düzenlenen törenle başarı ödüllerini aldı.

İzmir Ticaret Borsası Yeni Meclis Salonu’nda gerçekleştirilen törene Vali Yardımcısı Ahmet Ali Barış, TOBB İzmir Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Aysel Öztezel, İzmir İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Musa Bakan, İTB Başkanı Işınsu Kestelli, İTB Yönetim Kurulu üyeleri ve girişimci kadınlar katıldı.

Programda konuşan İTB Başkanı Işınsu Kestelli, “Bu projeye başlarken kırsal kesimde yaşayan kadınların, ev işleri, eş ve annelik görevlerinin yanı sıra tarımsal üretimin her aşamasında da var olduğunu görünür hale getirmek amacıyla yola çıkmıştık. Ortaya çıkan bu eserle yolculuğumuzdaki ilk durağa ulaştığımızı söyleyebilirim.Ancak işimiz daha bitmedi.Yolculuğun hedefe ulaşması için “Toprağın Kadınları”nın öykülerinin başka kadınlara da ilham vermesi gerekiyor. Bu kitaptaki kadınlar rol model olacak, diğer kadınları ekonomik anlamda daha kârlı, sürdürülebilir bir üretim modeli için teşvik edecek.Ve kadınlarımızın kendi aralarında dayanışmasıyla kazançları da emek verdikleri tarımsal üretimde söz sahibi olma imkânları da katlanarak büyüyecek” dedi.

“Aşmaya mecburuz”


Kestelli, Türkiye’nin gelişmiş ekonomiler arasında hak ettiği yeri alabilmesi için kadınların çalışma hayatında çoğalması gerektiğini söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu’nun 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü münasebetiyle yaptığı ‘Kadınların iş gücüne katılım oranın yüzde 33,8 seviyesinde. 2023 yılı hedefi yüzde 41 ancak bu oranı da aşacağımızı düşünüyorum’ açıklamasını hatırlatan Kestelli, “Bu çok olumlu bir gelişme ama Sayın Bakanımızın da vurguladığı gibi daha iyisini yapabilir ve yüzde 41’i aşabiliriz. Aşmaya da mecburuz aslında. Çünkü Avrupa Birliği üyesi ülkelerinin ortalama kadın istihdam oranı şu anda yüzde 60,4 seviyesinde. 2025 hedefleri ise yüzde 75” diye konuştu.

McKinseyWomenMatter Türkiye 2016 raporuna göre, Türkiye kadın istihdamını artırma yönünde güçlü önlemler alırsa, 2025 yılında bu oranın yüzde 63 seviyesine çıkarabileceğini ifade eden Kestelli, “Bu sayede de gayri safi yurtiçi hasılasını yüzde 20 artırarak 200-250 milyar dolara ulaştırabilir. Bu kadar kısa sürede, başka hiçbir alanda yapılacak yatırımın bu oranda bir artış sağlayabilmesi mümkün değil. Aynı araştırmaya göre, kadınların sağlığı, hakları ve refahı için harcanacak her 1 dolar, ekonomiye 20 yılda 30 dolar olarak geri dönüyor. Kızların ilk ve orta öğrenimine eklenecek her 1 yıl, ileride onların gelirini yüzde 15-25 artırıyor, ülkenin GSMH artış oranına her yıl 0,37 puan katkı yapıyor.Türkiye’de kadınların tam zamanlı çalışma hayatına katılımında yüzde 6’lık bir artış ise yoksulluğu yüzde 15 oranında azaltıyor” şeklinde konuştu.

“Kadın emeğinin görünmezliği kadını yoksullaştırmakta”


Kadınların tarımdaki yerinin diğer sektöre göre daha kötü olduğunu ifade eden Kestelli, “Bunun temel nedeni de kadının üretimdeki konumunun “ücretsiz aile işçisi” olmaktan ileri gidememesidir. Kırsalda kadın emeğinin görünmezliği kadını yoksullaştırmaktadır. Ayrıca tarımda kadının mülkiyet sorunu da vahim durumdadır. Oysa tarımda istihdamın yarıya yakınını kadınlarımız oluşturmaktadır. Hatta pek çok köyümüzde erkekler kahvede otururken tarlalarda kadınlar çalışmaktadır. Bizler, hazırladığımız bu kitap ve filmle,gündelik yaşamın zorluklarıyla da tek başına mücadele eden kadınlarımızın, tarımsal alanda yaptıkları başarılı faaliyetleri daha görünür kılmak istedik.Kadının sayıca en yoğun çalıştığı sektör olan tarımdaki eşitsizliğin üstesinden gelebilirsek, ülkemizin yarınları adına çok önemli bir adım atmış olacağımızı gayet iyi biliyoruz.Bugün 35 kadınla başlayan bu mücadelenin, önümüzdeki yıllarda binlere, yüzbinlere, milyonlara ulaşması diliyorum” ifadelerini kullandı.

Kadın olmadan refah ülkesi olmak mümkün değil


TOBB İzmir Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Aysel Öztezel, “Kadın dünyanı her yerinde kırsal ekonominin bel kemiğini oluşturuyor. Uluslararası çalışma örgütüne göre dünya çapında ekonomik olarak kadınların dörtte biri tarımsal faaliyetlerde yer almış. Dünya tarımsal işgücünün yaklaşık yüzde 40’nı kadınlar oluşturuyor. Ancak kadın sahip olduğu ve kontrol ettiği tarım arazilerinin oranı birçok ülkede yüzde 10 bile değil. Türkiye’de ise kadın istihdam oranı yüzde 33. Kadına istihdam yaratan en önemli iki sektör; hizmet ve tarım. Kadın çalışanların yaklaşık yarısı hizmet sektöründe üçte birisi ise tarım sektöründe faaliyet gösteriyor. Tabi bu kayıtlı rakamlar tam rakamlar olmayabilir. Gerçekte kırsalda yaşayan her bir kadın ücretsiz bir aile işçisi, kayıt dışı iş gücü. Ne yazık ki ülkemizde tarımda kadının mülkiyeti yok. Sosyal güvencesi de tam belirgin değil. Oysa tarımı başlatan kadın değil mi?” dedi.

Türkiye’nin kadın istihdamını yüzde 50’nin üzerine çıkarmadan kadın girişimci sayısında da bir milyona yaklaşmadan gerçek bir refah ülkesi olmasının mümkün olmadığını ifade eden Öztezel, “Kadınlar tarım sektörüne tarımda kadınlara çok yakışıyor. Hala bir tarım ülkesi olarak tanımlayabileceğimiz ülkemizde tarım kadın istihdamı için hala bakir bir alan. Tarım kadın eli, emeği değdikçe daha yüksek katma değer sağlayabilecek bir sektör” şeklinde konuştu.

Kadın üreticiler olmadan tarımın kalkınması mümkün değil


İzmir İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürü Musa Bakan, “Kadınlar tarımsal üretimin her aşamasında yoğun bir emek ortaya koymaktadırlar. Kadınlarımız başarılı çalışmalara imza atarak iz bırakmaktadırlar. Müdürlüğümüz ve İzmir Ticaret Borsası işbirliği ile gerçekleştirilen “Toprağın Kadınları” projesi ile İzmir topraklarına değer katan 35 kadın girişimci ile bir araya gelmek bizim için gurur verici bir tablodur. Türkiye ve dünyada kadın işgücü giderek erkek işgücünün yerini alıyor. Kadının ülkelerin gelişmesinde önemi artmaktadır. Kadınların her alanda olduğu gibi kırsal alanda da desteklemesi gerekiyor. “Toprağın Kadınları” projesi tam bu amaca hizmet ediyor. Proje kapsamında İzmir topraklarında üretim yapan kadınların hikâyelerini duyurmayı ve yaşatmayı planlıyoruz. Bugün burada hikâyelerini paylaştığımız kadınlarımız başarıları ve azimleri ile örnek teşkil etmektedir. Türk kadının yaşamının her alanında olması gerektiği gibi Türk tarım üretiminde de aktif rol oynaması gerektiğini düşünüyoruz. Bu proje ile aynı zamanda kadınların emeklerinin, başarılarının bilinmesi gerektiğini de amaçlıyoruz. Türk tarımının kadın üreticiler olmadan kalkınması mümkün değildir” diye konuştu. Bu arada ödül alan kadınlar ürünleri ise törende sergilendi.