Haber/ Özge GÜNERKEN

Gaziantep’te 4 yaşındaki Asiye Ateş’in sahipli 2 pitbull cinsi köpeğin saldırısına uğramasının ardından Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Sahipsiz hayvanların yerinin sokaklar değil barınaklar olduğunu unutmamalıyız” açıklamasını yaptı.

Bu açıklama kamuoyunu da ikiye böldü. Gaziantep’te yaşanan olayı kınayan ve ihmalkar hayvan sahiplerinin cezalandırılması gerektiğini savunan hayvan severler, bu olayın ardından sokak hayvanlarının hedef gösterilmesinin ise 5199 sayılı kanuna aykırı olduğunu aktardı.

YASADIŞI TOPLAMALARA TEPKİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarının ardından Türkiye genelinde bazı AK Partili belediyelerde sokak hayvanlarına yönelik toplamalar yapıldı. Sosyal medyaya da yansıyan köpeklerin gruplar halinde sokaktan toplandığı görüntüler büyük tepki çekti. Toplamaların yasadışı olduğunu dile getiren hayvanseverler 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’na göre sokakların sahipsiz hayvanların yaşam alanları olarak kabul edildiğini, saldırgan olmayan, rehabilite edilmiş canların yaşam alanlarından koparılamayacağını savundu. Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) başta olmak üzere birçok STK kendilerine gelen toplama ihbarlarını sosyal medyadan yayınlarken, yetkili mercilere yazılacak şikayet dilekçesi örneklerini de paylaşarak herkese destek çağrısı yaptı.

“ZAMANINDA BİZİ DİNLEMEDİLER!”

HAYTAP İzmir Temsilcisi Esin Önder de son bir haftadır yaşanan gelişmeleri üzüntüyle izlediklerini ve federasyon olarak Türkiye genelinde sokak hayvanlarının haklarını korumak için teyakkuza geçtiklerini aktardı. Önder “Sokak hayvanlarının toplatılması yönündeki ilk açıklamanın hemen ardından bir Whatsapp grubu kurduk. Gelen bütün şikayetleri değerlendiriyoruz. Toplama yapan ama gerçek olduğunu bildiğimiz ihbarlarla ilgili suç duyurusunda bulunuyoruz. Hatta Ordu’nun bir ilçesindeki yasa dışı toplamaya ceza kesilmesini sağladık. Bir söylem üzerine yapılanlar hiç doğru değil. İşin ilginç yanı toplama yapan AKP’li belediyelerin çoğunun bakımevi bile yok!” dedi.

Türkiye’deki barınak gerçeğinin artık herkesçe bilinmesi gerektiğini de anlatan Önder şunları söyledi:

“Türkiye’nin 81 ilinde toplamda sadece 200 bakımevi var. Bakımevlerinin büyük çoğunluğunun durumu içler acısı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘bakımevleri düzeltilsin, yeni bakımevleri yapılsın’ dedi ama bunlar yapılana kadar kaç sene geçecek? Tüm bakımevleri iyileştirildiğinde ve yeterli seviyeye getirildiğinde ‘agresif’ hayvanlar genelgeye göre alınıp barınaklara koyulur, bunun dışındaki uysal ve bizlerle yaşamaya alışkın hayvanlar kısırlaştırıldıktan sonra alındığı yere bırakılır. Zaten biz hiçbir zaman saldırgan olduğu tespit edilmiş hayvanların sokakta olmasını savunmuyoruz.”

İzmir’de toplama yapılmadığını ve hatta Büyükşehir belediyesi başta olmak üzere belediyelerin sağduyulu yaklaşımda bulunduklarını da aktaran Esin Önder, “Sadece İzmir Valiliği’nin Saat Kulesi çevresindeki köpeklerin toplanması için belediyeye haber verdiği kulağımıza gelince, biz hemen gidip valilikte konuştuk. Oradaki canların çok uzun senelerdir bölgede yaşayan, takip edilen, uysal köpekler olduğunu anlattık. Sonuçta herhangi bir müdahale olmadı” diye konuştu.

Önder sözlerini şöyle sürdürdü: “2009’dan beri valiliklere, kaymakamlıklara, bakanlığa artan sokak hayvanı popülasyonu ile ilgili önlem alınması için dilekçe gönderip, görüşme yapıyorum. 2004’te çıkan kanunda belediyelere kısırlaştırma görevi verildi. Eğer bu kısırlaştırma görevini tüm belediyeler eş zamanlı yapsaydı, her belediyenin kısırlaştırma merkezi olsaydı ve üretim/satış çarkı frenlenseydi zaten bugün popülasyon kontrol altına alınmış olacaktı. İzmir’de bile 30 belediyenin 30’uyla yakından ilgilenmemize rağmen hala daha Kınık ve Kiraz’da kısırlaştırma merkezi yok! Bunun değişmesi lazım.”