Haber/ Murat ERVİN
9 Eylül Gazetesi'nin gündeme getirdiği ve CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel'in Meclis'e taşıdığı Ege Üniversitesi'ne ait Konak'taki Atatürk Kültür Merkezi'nin İzmir İl Emniyet Müdürlüğü binası olacağı iddiasıyla ilgili Mimarlar Odası İzmir Şubesi'nde basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya AKM binasının proje müellifi olan 85 yaşındaki Mimar İnal Göral'ın yanı sıra Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Banu Aydın, Şube Sayman Üyesi Seçkin Kutucu ile Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Yıldırım katıldı.
'BİNANIN RUHU BOZULUR'
Toplantıda konuşan Mimar İnal Göral, kültür ve sanat merkezi olarak yapılan bir binanın, kamu hizmeti verilen bir merkeze dönüştürülemeyeceğini söyledi. Binanın tüm tasarımının kültür ve sanat merkezine uygun şekilde yapıldığını aktaran Göral, “Yaklaşık 3 hafta önce AKM'nin durumuyla ilgili gazeteden bilgi sahibi oldum. Ancak şunu söylemek isterim ki, bu bina pasta gibidir; bir yerini keserseniz her yeri bozulur. Eğer içine bölmeler yapmaya kalkarsanız binanın kişiliği, ruhu ortadan kalkar. Zaten bölmeye uygun da değil” dedi.
'BUNA İZİN VERMEM'
AKM'de 2 adet 800'er kişilik büyük oditoryum olduğunu ve bunların çatıya kadar yükseltildiğini belirten Göral, “Onların altında tiyatro, seminer ve sergi salonları var. Binaya yeni biçim vermeye kalkmak onu mahvetmek demektir. Binaya yine de müdahale etmek istenirse hem proje müellifi olmam hem de birlikte bu çalışmayı yaptığımız rahmetli Prof. Dr. Muhlis Türkmen'in de sorumluluğunu taşımamdan dolayı buna izin vermem. Yaşadığım sürece de böyle bir şey yapılmasına izin vermeyeceğim” diye konuştu
'YARGIYA TAŞINIR'
Müellefin izni olmadan yeni bir proje yapılması veya binanın kimliğinin değiştirilmesi mümkün olmadığını vurgulayan Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi Banu Aydın, eğer muvafakatname alınmazsa konunun yargıya taşınacağını aktardı. Aydın, “Böyle bir durumda da Sanat Eserlerinin Korunmasına Dair Kanun devreye girer. Bu kanun, mimarları koruyan bir yapıdadır. Yargı süreci başladıktan sonra yasal olarak Emniyet burada çalışma yapamaz. Anayasal hakları tanımayan bir sistemin olabileceğine inanmak istemiyoruz. Zira burası resmi tesis alanı değil. Belediye ile yaptığımız görüşmede de herhangi bir plan değişikliği başvurusu olmadığını öğrendik. Ancak Kanun Hükmünde Kararname ile bazı yetkiler devredilebiliyor. Biz böyle bir işleyişe de karşıyız” ifadelerini kullandı.
'ÖDÜLLÜ BİNA YIKILAMAZ'
Sadece AKM'nin değil hemen bitişiğindeki Resim ve Heykel Müzesi'nin de yıkım tehdidi altında olduğunu açıklayan Aydın şunları söyledi: “Kültür Bakanlığı, 2018 yılında yapılan deprem analiz raporuna göre bu yapının depreme dayanaksız olduğunun tespit edildiğini ve bu nedenle içindeki eserlerin taşınmasına karar verildiğini açıkladı. Bu bina 1988 yılında Mimarlar Odası Ulusal Mimarlık Ödülü almıştı. Ulusal Mimarlık Ödülü alan bir binanın kültür varlığı olarak değerlendirilmesi ve korunması gereken eserler içinde olması gerekirken yıkılmak istenmesine inanamıyoruz.”
'İZMİR'E İHANETTİR'
Hem AKM hem de Resim ve Heykel Müzesi'nin sit alanı içinde olduğunu söyleyen Aydın, “Buralar kesinlikle resmi tesis alanı değildir. Tüm İzmir kamuoyunu, İzmir Büyükşehir Belediye binası ile başlayan ardından Resim ve Heykel Müzesi, son olarak da Atatürk Kültür Merkezi ile devam eden Cumhuriyet dönemi yapılarının yıkım kararlarına karşı durmaya çağırıyoruz. Kentimizdeki kültür yapılarını korumak tüm İzmirlilerin görevidir. Bu yapıların üstlendikleri misyonun devamlılığı sağlanmalıdır. Bunun aksini düşünmek bile İzmir'e ihanettir” dedi.
Özellikle 1999 öncesinde yapılan tüm yapıların 2018 yılında yapılacak deprem analizine göre 'dayanıksız' çıkmasının son derece normal olduğunun altını çizen Banu Aydın, günümüzde güçlendirme tekniklerinin çok geliştiğini ve bu tekniklerle yapıların rahatlıkla güçlendirilebileceğini söyledi.
ÇOK SAĞLAM YAPILDI
AKM'nin proje müellifi mimar İnal Göral binayı şöyle anlattı: “AKM projesini Prof. Dr. Muhlis Türkmen hoca ile İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi'nde geliştirdik. AKM'nin statik planları Mimarlık Fakültesi'ndeki Statik Bölümü hocaları tarafından titizlikle yapıldı. Binanın imalatını ise inşaat mühendisi Nuri Celep yaptı. Özetle bina çok sağlam şekilde yapıldı. Altında sayısız fore kazık var. Yaklaşık 50 yıllık sürede 2 tane büyük deprem gördü ama bana mısın? demedi. Bu da binanın kendini ispatladığını gösterir. Fonksiyonel durumuna baktığımızda Ege Üniversitesi bizden 2 büyük tiyatro salonu ve çalışma alanları istedi. Hepsini birden sığdırmak için oditoryumları yukarıya doğru kaldırdık. Salonların arasındaki duvarı çatı arasına çektiğimizden dolayı da şu anki formuna kavuştu.”
