HABER/ Gökçe ADAR

İzmir'de anne ve babası ile yaşayan Sonat Demirci, genç yaşına rağmen kendi parasını kazanıyor. Okuldan çıktıktan sonra Konak İskelesi'nde klarnet çalan Demirci, “İzmir Ticaret Meslek Lisesi'nde okuyorum. 15.10'da okulum bitiyor. 15.30'da Konak'a geliyorum. Klarnetimi çalıyorum. Yağmur, çamur demeden buraya her gün gelmeye çalışıyorum. Bazen ellerimin donduğunu hissediyorum ama yine de çalmaya devam ediyorum. Sonra evime gidiyorum. 6-7 yaşlarında balon satmaya başladım. O yaşlarımdan beri kendi paramı kendim kazanıyorum” dedi.

Mama alıyor

Kazandığı para ile 2 yaşındaki kardeşine mama aldığını söyleyen Demirci, “Günde 40-50 TL kazanıyorum. Evime giderken, kardeşime mama alıyorum. Çikolata alıyorum. Ertesi gün okulda harcıyorum. Bazı arkadaşlarım, annen baban çalışıyor sen neden çalışıyorsun? diyorlar. Ben de, siz harçlıklarınızı annenizden babanızdan alırken, ben kendim kazanıyorum diyorum. Aileme yardımcı olmak beni çok mutlu ediyor” diye konuştu.

Çaldığı klarneti oyuncağı gibi gördüğünü ifade eden Demirci, “Ortaokuldan sonra Güzel Sanatlar Lisesi'ne gitmeyi çok istedim ama puanım yetmedi. Yine de sanattan vazgeçmedim. Klarnet çalmaya başladım. Her anım klarnetimle birlikte geçiyor. Benim oyuncağım gibi, kardeşim gibi. Onu yanımdan ayırmıyorum” ifadelerini kullandı.

Hayali futbolculuk

15 yaşındaki Sonat Demirci, gelecekte futbolcu olmak istediğini dile getirdi. Demirci, şöyle devam etti: “Futbolcu olmak istiyorum. En büyük hayalim profesyonel olarak futbol oynamak ama maddi durumların yetersizliğinden dolayı bu hayalimi gerçekleştiremiyorum. Babam para vereceğim diyor ama bazı kulüpler dört, beş ay peşin para istiyor. O parayı şu an verecek durumumuz olmadığı için ben de kendim biriktirmeye çalışıyorum. Bazen mahalle arkadaşlarımız ile maçlar düzenliyoruz. O zaman, kendimi büyük bir futbolcu gibi hayal ediyorum.”

Ben dilenci değilim

15 yaşındaki Sonat Demirci, bazı arkadaşlarının kendisini dilenci olarak nitelendirdiğinden bahsederek, “Yoldan geçenler, bazı arkadaşlarım bana dilenci gibi bakıyor. Ben dilenmiyorum ki, sokakta klarnetimi çalıyorum. Dinlemek isteyenler, beğenenler de bana kendi ceplerinden destek oluyorlar. Ben kendimin dilenci olmadığımı biliyorum ama yaptığım işin böyle görülmesi beni üzüyor” dedi.