Haber/Özge GÜNERKEN
Bayındır Adliyesi önünde bir araya gelen İzmir Barosu Hayvan Hakları Komisyonu üyeleri ve hayvan haklarına yönelik STK’lar, Bayındır Belediyesi ile ilgili iddiaların aydınlatılmasını ve sorumluların hesap vermesini istedi.

“Sessiz canlıların sesiyiz”, “Barınaklar ölüm kampı olmasın”, “Var olmak haktır” yazılı dövizler taşıyan grup açıklamanın ardından, köpeklerin cesetlerinin bulunduğu çöplük alanına da giderek incelemelerde bulundu.



ALANDA KAZI YAPILMASI ŞART

İzmir Barosu Hayvan Hakları Komisyonu üyesi avukat Şefika Yıldırım Sert, Bayındır Belediyesi’ne ait Bakımevi’nde meydana gelen katliam iddialarının araştırılmasının büyük önem taşıdığını belirterek şu açıklamayı yaptı:

“İzmir Barosu olarak, hayvan hakları savunucuları ve sivil toplum kuruluşlarıyla süreci takip edeceğiz, mücadeleye devam edeceğiz. Hayvanların gömüldüğü iddia edilen bölgede birçok alanda kazı yapıldı ancak 7-8 Temmuz’da öldürüldüğü öne sürülen 14 canlının bedenine henüz ulaşılamadı. Bizler, bunlara da ulaşılmasını istiyoruz. Sistematik şekilde ilaç enjekte edildiği iddiası olması sebebiyle kazı yapılmasının elzem olduğunu biliyoruz. Bu nedenle de delillerin toplanması ve dosyanın aydınlığa kavuşması için elimizden geleni yapacağız.”

İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel ise ihbarın kendilerine vicdan sahibi bir belediye çalışanından geldiğini belirterek, savcılık ile görüşmelerin sürdüğünü, olayın aydınlatılması için ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduklarını söyledi.

BU İLK OLAY DEĞİL

Bayındır Çevre ve Sokak Hayvanlarını Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Ayşe Aydın da 2 ay önce benzer bir olayın yaşandığını ancak çabaların sonuçsuz kaldığını hatırlattı. Son iddiaların etkin bir soruşturma yürütülerek, el birliği ile tespit edilmesi gerektiğini vurgulayan Aydın, bir kez daha aynı tablonun yaşanmaması için bir an önce sorumluların ortaya çıkarılarak cezalandırılmasını talep ettiklerini söyledi.

BAKIMEVİNDE STK’LARA ENGEL

Basın açıklamasına katılan SEHAYDER Yönetim Kurulu Başkanı Fevziye Özkan, sosyal medyadan şu mesajı paylaştı: “Hayvanlarımız için Adalet İstiyoruz. İzmir Barosu öncülüğünde gerçekleşen basın açıklamasının ardından Bayındır belediyesince öldürülüp gömüldüğü söylenen gömü alanına konvoy halinde gittik. Bölge Jandarmanın çevrelediği alanda bilgi alınmaya çalışıldı. Ardından çöp kamyonlarının seyfüsefer yaptığı alana konuşlanan, 3- 5 hayvanın olduğunu tahmin ettiğimiz bakım evine benzemeyen kümes misali bir tesise geldik. Ancak içeri alınmadık. Hatta Bayındır Belediyesi görevlisi tarafından orada bulunan polislere ‘Atın bunları buradan. İçeri giremezler’ gibi hadsiz söylemler ve engelleme ile karşılaştık. Belediye başkanlarının bu tutumu bize hep göstermekten korktukları şeylerin olduğunu gösterir. Yaşatarak çözüm üretmeyen, ölüm emirleri veren başkan ve ekibi hiç bir zaman kamuoyu vicdanında aklanmazlar!”

HAYTAP İzmir Temsilcisi Esin Önder de şunları söyledi: “İzmir Bayındır'da, köpeklerin çok mama yemesin diye itlaf edildiğinin çalışan tarafından ihbar edilmesi üzerine İzmir Barosu suç duyurusunda bulunmuş, biz de HAYTAP olarak müdahil olmuştuk. Bugün neredeyse İzmir'deki tüm derneklerin katılımıyla Baro öncülüğünde basın açıklaması okundu. Daha sonra çöp arabalarının içindeki sözde bakım evi ziyaret etmek istenildi ama belediye başkanının emriyle kimse bakım evine giremedi.

Başkan ve İzmir Milli Parklar Müdürlüğü ile görüştüğümde yeni yer için ihalede dese de şimdiki sefil bakım evi ve çevresini düzeltmek veya düzelmediği için idari yaptırım kimsenin aklına gelmedi mi?

Bugün bakım evi ziyareti için Başkan ve İzmir Milli Parklar Müdürlüğü aradığımda içeri girme konusunda yasada böyle bir zorunluluk yok denildi. Ama kötü koşullardaki bakım evi için yaptırım var. Kimse bakım evine girme konusunda yasak koyamaz! Bu böyle kalmayacak.”