Haber / Gökçe ADAR

İşkenceye Karşı Mücadele ve İşkence Görenlerle Dayanışma Günü dolayısıyla İzmir Barosu, İzmir Tabip Odası (İTO), İnsan Hakları Derneği (İHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlükçü Hukukçular Derneği İzmir Şubesi, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Halkların Köprüsü, İmece Dostluk ve Dayanışma Derneği, Hak İnisiyatifi Derneği, İnsan Hakları Gündemi Derneği ve Halklararası Dayanışma Köprüsü Derneği, Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yaptı. Grup adına basın açıklamasını okuyan İnsan Hakları Vakfı İzmir Temsilcisi Coşkun Üsterci, işkence yasağı hiçbir koşulda istisnaya tabi tutulamayacağını, işkence yasağının esnetilmesi için herhangi bir çekince ileri sürülemeyeceğini söyledi. Üsterci, “Kim neyle suçlanırsa suçlansın, hiç kimse işkence ve diğer kötü muamele uygulamalarına maruz bırakılamaz. Buna karşın maalesef işkence, hâlen dünyanın pek çok ülkesinde devletler tarafından toplumlara karşı insanlık dışı bir cezalandırma ve yıldırma aracı olarak kullanılmaktadır. Son yıllarda sadece otoriter rejimler ve diktatörlüklerde değil, gelişkin demokrasilerde bile işkence uygulamalarında bir artış gözlemlenmektedir” diye konuştu.

Cezasızlık son bulmalı

İşkenceyi durdurmanın mümkün olduğunu vurgulayan Üsterici, “Her şeyden önce sıradan bir kural haline getirilmeye çalışılan cezasızlık politikalarına son verilmelidir. Yıllardır her düzeyden devlet ve hükümet yetkilisi, kolluk güçlerinin şiddetini koruyan hatta teşvik eden ve işkenceyi meşrulaştıran söylem ve davranışlar içinde olmuştur. Siyasi otoritenin yaklaşımı böyle olunca, haliyle işkence yapan kamu görevlilerinin ve işkence iddialarının resen soruşturulmaması, yapılan soruşturmaların etkin ve bağımsız olmaması, işkence yapan kamu görevlilerinin yargılanması için izin sistemine başvurulması, ceza ertelemeleri, savcı ve yargıçların subjektif ve tarafsızlıktan uzak zihniyet yapıları gibi cezasızlığa yol açan nedenlerin hiçbiri konuşulamaz, tartışılamaz hale gelmektedir” dedi. İşkenceyi ve işkenceciyi öven, teşvik eden söylemlerden de vazgeçilmesi gerektiğini ifade eden Üsterci, “Uluslararası mekanizmaların tavsiyeleri doğrultusunda işkence uygulamaları kamuya açık bir şekilde kesin olarak kınanmalıdır. İşkencenin önlenmesi ve işkencenin yol açtığı acıların görülmesi hepimizin ortak sorumluluğudur” ifadesini kullandı.