Haber / Gökçe ADAR

İzmir'in köklü üniversitelerinden biri olan Dokuz Eylül Üniversitesi'inde (DEÜ) 2019 yılında 'DEÜ Manav' projesi hayata geçirilmiş, personellerin ve öğrencilerin uygun fiyata meyve ve sebze satın alabilmesi için Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi kantinine satış standı kurulmuştu. Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü Nükhet Hotar, standın fotoğraflarını paylaşmış, paylaşımında şu ifadeleri kullanmıştı: “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın himayelerinde başlatılan vatandaşlarımızın evlerine uygun fiyatlarla meyve sebze götürmelerini sağlayan girişimlerine destek olacak ‘DEÜ Manav' uygulaması ile ihtiyaç sahibi öğrencilerimize sosyal yardımda bulunmayı da hedefliyoruz.”

Manav projesini destekleyenler kadar proje hakkında eleştiride bulunanlar da olmuştu. DEÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Yakınçağ Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bilgin Çelik, twitter hesabından projeyi eleştirmiş, paylaşımında “Berkeley ve Indiana Üniversitesi'ndeki meslektaşlarım ABD'ye araştırma yapmaya 'ancak mahkeme kararı' ile gelebilmiş olmamı anlamıyor ve şaşırıyorlardı. Üniversitemizin son projesi olarak kamuoyuna sunulan 'manav projesi'ni öğrenince duruma vakıf oldular... Artık ne bizi ne de onları hiçbir şey şaşırtamaz...” ifadelerini kullanmıştı.

'İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ'

Yaptığı paylaşım sonrası Doç. Dr. Çelik, kendisine mobbing ve baskının arttığını, mevcut derslerinin alınmak istendiğini ileri sürmüş, sürekli olarak disiplin soruşturmaların açıldığını ve ifadesinin alınması için üniversitenin en uzak biriminin bulunduğu Kiraz ilçesine çağrıldığını ifade etmişti. Öte yandan Doç. Dr. Çelik'e yaptığı paylaşım nedeniyle, kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ve maaş kesme cezası (1/4 aylıktan kesme) verilmişti. Çelik ve avukatının cezaya yaptığı itiraz neticesinde, İzmir 2. İdare Mahkemesi'nde iptal edilen ceza tekrar tesis edilmiş, bu kez İzmir 4. İdare Mahkemesi'nde dava konusu edilmişti. İzmir 4. İdare Mahkemesi, Doç. Dr. Çelik'in yaptığı paylaşımı 'İfade Özgürlüğü' kapsamında değerlendirerek, üniversite yönetimine ders niteliğinde bir cevap verdi. Böylelikle Çelik'in  kademe durdurulması cezası ve maaş kesme cezası yargı kararı ile iptal edildi.

'HUKUKA UYGUN DEĞİL'

Mahkeme kararında şu ifadelere yer verildi: “Davacı tarafından sosyal medya hesabından dava konusu paylaşımın yapıldığı tarih itibariyle ülke gündeminde yer alan güncel bir olayla ilgili yapılan paylaşımın kurum veya kişilerin itibarını zedeleyici bir davranış olarak değerlendirilemeyeceği, zira demokratik bir toplumun gerekli temel şartlarından biri olan ifade özgürlüğünün incitici, şoke edici ya da endişelendirici bilgi ve düşünceler için de geçerli olduğu, dava konusu paylaşımın eleştiri ve ifade özgürlüğü çerçevesinde yapıldığı ve eleştiri ve ifade özgürlüğü sınırını aşmadığı sonuç ve kanaatine varıldığından, davacının (görevi sırasında değil, özel ve toplumsal hayatı çerçevesinde sosyal medya hesabından yaptığı) söz konusu paylaşımı nedeniyle disiplin cezası ile cezalandırılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.”

'Eleştiri sosyal bir haktır'

Doç. Dr. Bilgin Çelik sosyal medya hesabından mahkeme kararı hakkında paylaşımda bulundu. Eleştirinin bir sosyal hak olduğunu vurgulayan Çelik, şu ifadeleri kullandı: “Bazen söz hacet kalmaz ya, işte bu yargı kararı tam da bunun kanıtı. Eleştiri anayasal bir haktır. Eleştiriye tahammül göstermek ve eleştirinin amaç ve niteliğini anlayarak buradan pozitif sonuçlar çıkarmak ve faydalanmak yöneticiler için önemlidir.”