Haber / Umut KARAKOYUN
DİSK Güvenlik-Sen, günlerdir süren ihbar krizi ile çalkalanıyor. İddiaya göre, Güvenlik-Sen'in eski Genel Sekreteri Salih Şenol hakında, sosyal paylaşım sitesi üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Yine iddiaya göre, emniyet birimleri ile savcılığa
bu ihbarı sendikanın Genel Başkanı Serdar Aslan ile Hüseyin Ünlü ve Doğan Özdemir yaptı. İzmir Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü'nde ifadesi alınan Salih Şenol, Güvenlik-Sen'in yetkililerini ihbarcılıkla suçladı.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Şenol, dava arkadaşları ile arasında başlayan çekişmenin nedenlerini ise şu sözlerle açıkladı: “İlk TİS'ten sonra bütçeler sendika hesabına gelmeye başladı. Ben genel sekreter olduğum için bu bütçelenin faturalarını sordum. Başkan ve mali sekreterden bütçe raporunu yönetim kuruluna sunmalarını istedim. Araç kiralanmış, harcamalar var... Bunu sormam doğal. Böyle bir bütçe raporu sunmadılar. Aradan 3 ay geçti, ben de bunun üzerine Aralık 2016 tarihinde noter kanalıyla ihtar çektim. Hesap hareketlerinin yönetim kuruluna sunulmasını istedik fakat buna da yanıt verilmedi. Burada bir yanlış varsa ben bu yanlışa ortak olmam. Daha sonra bir toplantı yaptık. Burada bilanço cetvelinde 80 bin lira gibi bir paranın 2 ayda harcandığı görülüyor. Ama ben bu yapılan harcamaların hiçbirine şahit olmadım. Tüzüğümüze göre avukatlar gönüllü ama bize sunulan evrakta avukata para ödendiği görülüyor” dedi. Bunun üzerine sendikada yolsuzluk yapıldığı iddiasıyla yargıya giden Salih Şenol, Serdar Aslan ve Doğan Özdemir hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Olayı yargıya taşıdıktan sonra hakkında soruşturma başlatıldığını aktaran Şenol, İzmir Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü'nde ifade verdiğini ve burada Serdar Aslan, Hüseyin Özdemir ve Doğan Özdemir kendisinden şikayetçi olduğunu öğrendiğini söyledi.
YOLSUZLUK YAPILDI
Şenol'un iddiasına göre, adı geçen sendika yöneticileri, sosyal paylaşım sitesindeki paylaşımların ekran görüntülerini alarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret' suçlamasıyla kendisi hakkında şikayette bulundular. Aslan'ın daha sonra şikayeti geri çektiğini söyleyen Şenol ancak hakkında kamu davası açıldığını, şikayetin geri çekilmesinin bir anlam ifade etmediğini kaydetti. Eylül ayında hakim karşısına çıkması beklenen Salih Şenol; “Yargılama sonunda güvenlik kartım iptal edilirse mesleğimi yapamayacağım. Sarı sendikalardan, AKP yanlısı sendikalardan bu yönde bir ihbar olsaydı üzülmezdim. Ama bu DİSK gibi rengi sol olan bir sendikanın yöneticileri tarafından yapılması üzücü. Sendika içerisinde rekabetin olması doğal ancak bu rekabetin dürüst ve ahlaklı şekilde yapılması gerekiyor. Emekten yana olduklarını, sermaye karşıtı olduklarını söylüyorlar ama bir yöneticisi ile kavgalı diye böyle bir şey yapmaları tuhaf. Tarih kimin haklı kimin haksız olduğunu ortaya çıkaracak” dedi.
İddialar yalan
DİSK Güvenlik-Sen Genel Başkanı Serdar Aslan ise Salih Şenol'un iddialarını yalanladı. Şenol hakkında şikayette bulunduklarını ancak bunun Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret ettiği gerekçesiyle değil, kendilerine yönelik hakaret ve asılsız iddialar nedeniyle yapıldığını anlatan Aslan, daha sonra bu şikayeti geri çektiklerini söyledi. Aslan; “Cumhurbaşkanına hakaret ettiği gerekçesiyle değil şahsına yönelik bir şikayette bulunduk. Bunu dava konusu yapmak istemedik. Şikayet ettik ama sonra şikayetimizi geri çektik. Şenol ve onunla birlikte 4 kişi daha sendikayı olumsuz şekilde etkiliyordu. Salih Şenol, Türk-İş ile anlaşan biriydi. Türk-İş'in sayfalarında bizi karalamaya yönelik kimi yazılar yazdı. Bu tüzüğümüz gereği ihraçtır. Hakkımızda asılsız iddialarda, hakaretlerde bulunuyordu. Bu nedenle şikayetçi olduk” dedi.
