Sosyal medya paylaşımlarından dolayı önce memurluktan çıkartılan daha sonra da tutuklanan TRT kameramanı Binali Erdoğan'ı ve o paylaşımları beğendiği için işten atılan Yasin Karaz'ın, TRT İzmir Bölge Müdür Vekili Mevlüt Şahbaz'ın ihbar ettiği ortaya çıktı.

Haber / Umut KARAKOYUN

TRT İzmir Bölge Müdürlüğü'nde kameraman olarak görev yapan Binali Erdoğan, sosyal medya paylaşımlarından dolayı önce işinden sonra da özgürlüğünden oldu. Çalışanların sosyal medya hesaplarını inceleyen kurum, personeli ihbar ederek işten atılmasını sağlıyor. Son örneği, kurumda taşeron olarak çalışan şoför Yasin Karaz'ın işten atılması. TRT İzmir Bölge Müdür Vekili Mevlüt Şahbaz, TRT Genel Müdürlüğü'ne, resmi yazı ile hem Başkameraman Binali Erdoğan'ı hem de onun paylaşımlarını beğenen şoför Yasin Karaz'ı ihbar etti. İhbar yazısında; “İç yapımlar koordinatörlüğü İzmir Müdürlüğü emrinde başkameraman olarak çalışan Binali Erdoğan'ın, sosyal medyada Cumhurbaşkanımıza, başbakanımıza, milli ve manevi değerlerimize hakaret içeren sözleri mevcut olup, bu hakaret içeren sözleri beğenenler arasında İzmir Müdürlüğü'nde sözleşmeli şoför olarak çalışan Yasin Karaz isimli personel de vardır. Konu ile ilgili belgeler ektedir” ifadeleri yer aldı. Konuya dair açıklama almak için aradığımız TRT İzmir Bölge Müdür Vekili Mevlüt Şahbaz'ın özel kalemi ise, Şahbaz'ın önce şehir dışında olduğunu ardından ise toplantıya bulunduğunu belirtti. Şahbaz gün içinde telefonlarımıza çıkmadı ve konu hakkında bir açıklama yapmadı.

SORUŞTURMA AÇILMADI

TRT'de örgütlü olan KESK'e bağlı Haber-Sen İzmir Şube Başkanı Ali Yılbaşı, “İhbar mektubu ile insanlar cezaevine giriyor. Hiçbir hukuki denetim yok” dedi.
Taşeron olarak görev yapan Yasin Karaz hakkında herhangi bir adli veya idari soruşturma bile başlatılmadan işine son verildiğini söyleyen Ali Yılbaşı, “O taşeron arkadaşımız da yalnızca sosyal medyada Binali Erdoğan'ın paylaşımını beğendiği için işten atıldı. Savunması bile alınmadı. Artık bu durum keyfiyeti getiriyor” dedi. Tek taraflı karar verme, siyasi iktidarın hoşuna gitmeyen veya gitmeyeceğini düşündükleri paylaşımların ihbar edildiğini vurgulayan Ali Yılbaşı, iktidar adına iş yapan yöneticilerin kraldan çok kralcı bir tavır içerisinde olduklarını belirtti. İnsanların işinden, ekmeğinden edildiklerini aktaran Yılbaşı; “Bu çok daha tehlikeli bir durum, çünkü hukuksuzluğu doğuruyor. Hukukun olmadığı yerde hak ve adaletin olması da mümkün değil” dedi.

TOPLUM KANDIRILIYOR

Böyle bir ortamda, adil bir devlet düzeninden bahsetmenin mümkün olmadığını ifade eden Ali Yılbaşı; “Sadece insanları cezalandırmakla kalmıyorlar, insanlar arasında korku dalgası da yayılıyor. Bugün TRT'de Binali Erdoğan'ın işten atılarak cezaevine girmesi ve hemen arkasından 12 arkadaşa bu paylaşımı beğendikleri için soruşturma açılma süreci nedeniyle, TRT'de çalışan bir çok kişi sosyal medyada istediği şeyi paylaşamaz hale geldi. Bu da gerçeklerin ortaya çıkmasını engelliyor. İktidara ters düşmemek adına gerçek habercilik yapamıyorlar. Gerçek dışı haberlerle toplum bir şekilde kandırılıyor. Bu da kamu yayıncılığı adına yapılıyor. Korkular, kaygılar giderek artıyor. Bu durum bizi de endişelendiriyor” açıklamasında bulundu.

Suça idareciler karar veriyor

HABER-SEN İzmir Şube Başkanı Ali Yılbaşı, ülkede kurumsallaşmış bir suç oluşturulmaya, suç tipi yaratılmaya çalışıldığını vurguladı. Medya suçlarının oluşturulmaya çalışıldığını dile getiren Yılbaşı, şunları söyledi: “İşin kötü tarafı ise insanların suçlu olup olmadığını bazı idareciler karar veriyor. Siyasi iktidarın beğenmeyeceğini düşündükleri paylaşımlar, artık işten atılma ve işyerinin değiştirilmesine gerekçe olabiliyor. Adli ve idari soruşturma yapılsa bile bunlar hakkaniyet ölçüsünde yapılmıyor. Soruşturmalar, siyasi iktidarın hoşuna gidecek, onun beğenisi alacak şekilde yapılıyor.”