Haber / Didar DEMİRCİ

Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Kliniği Asistanı Doktor Rümeysa Berin Şen (25), nöbetten çıkıp evine dönerken kullandığı otomobille yol kenarında duran kamyona arkadan çarparak yaşamını yitirdi. Meydana gelen kazanın arka planında, asistan hekimlerin işyerlerindeki çalışma şartları çıktı. Uzun mesai saatleri, 36 saate çıkan nöbetlere ve işyerlerindeki baskı ve şiddete dikkat çeken hekimler, yıllardır dile getirdikleri bu soruna acil çözüm bekliyor.

HEKİM GÖÇÜ

Asistan Doktor Rümeysa Berin Şen’in geçirdiği kazanın asıl nedeninin çalışma şartları olduğuna dikkat çeken İzmir Tabip Odası Başkanı Lütfi Çamlı, “Daha kaç kişinin ölmesi gerekiyor. Bir devlet memuruna göre daha fazla mesai yapan asistan arkadaşlar, çoğu zaman branşlarında 36 saate varan sürelerde çalışıyorlar. Uykusuz yorgun geçen bir nöbetin ardından polikliniklerde 100’e yakın hastaya bakmak zorundalar. Dinlenmeden devam edilen mesai sonrası bu şekilde üzücü bir tabloyla karşılaşıyoruz” dedi. Çamlı, son 18 ayda 8 bin hekimin istifa ettiğini ve yeni mezun hekimlerin de Türkiye’deki çalışma şartları nedeniyle hekimlik yapmak istemediğini hatırlatarak, “Her ay ay 80’e yakın hekim yurt dışında çalışmak için belge ve binlercesi de yurt dışına gitmenin yollarını arıyor. Bir an önce bununla ilgili düzenlemeler yapılmalı. Asistanların hekimlerin bu çığlığına kulak vermek gerekiyor” şeklinde konuştu.

PERSONELİN YÜZDE 25’İ EKSİK

Birlik Sağlık Sen Genel Başkanı Ahmet Doğruyol, “İnsana, insan sağlığına hizmet eden bir doktorun uykusuz ve aralıksız mesai yapması kabul edilemez” diyerek hükümete eleştirilerini sıraladı. Doğruyol, “36 saat uyumadan, dinlenmeden sağlık hizmeti vermek, çalışan açısından ve hizmet alan vatandaş açısından oldukça riskli. Ağır çalışma koşulları altında ezilen sağlık çalışanlarımızdan herkese güler yüz göstermesini beklemek, hata yapma paylarını kabul etmemek ve her koldan şikayet edilmelerinin yolunu açmak insafsızlıktan başka bir şey değildir” dedi. Öte yandan Doğruyol, Sağlık Bakanlığı’nın diğer bakanlıklara oranla yüzde 25 eksik personelle hizmet vermeye çalıştığını belirterek, “İş yükü diğer personelin üstüne yükleniyor. Dr. Rümeysa’nın ölümü bir şeyi değiştirecek mi? Maalesef hiçbir şey değişmeyecek, nöbet listesinden Rümeysa çıkarılacak. Yerine kalan asistanlara ekstra fazla nöbet yazılacak” sözlerini kaydetti.

İSTİHDAM ARTIRILMALI

Genel Sağlık İş İzmir Şube Başkanı Derya Pekel, çalışma şartları nedeniyle asistan hekim sayısının azaldığına dikkat çekerek, “Kliniklerde asistan sayısı çok az. Ayda en az 10 nöbet tutuyorlar 36 saat tutulan nöbetlerin öncesi ve sonrasında izin kullanmıyorlar. Sağlık emekçileri 24 saat nöbet tutuyor. Sağlık çalısanları olarak halka sağlığınız için günde en az 6-8 saat uyumalısınız diyen bizler hayatımızın uzun bir dönemini uykusuz geçiriyoruz. Hem bağısıklık sistemimiz zayıflıyor hem de dikkat sorunu yaşıyoruz. Yeterli isdihdam sağlanarak insani şartlarda çalışmak istiyoruz" dedi.

STRES, DEPRESYON, İNTİHAR…

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şube Kadın Sekreteri Hülya Ulaşoğlu’da konuya ilişkin, “Bu konuda yaşadığımız sorunları anlatmaktan dilimizde tüy bitti. İnsanlar artık canıyla ödüyor. 36 saati bulan nöbet süreleri nedeniyle uykusuzluk, yorgunluk, stres, depresyon gibi belirtilerle karşı karşıya kalıyoruz. Bu da bizim ev yaşantımızı ve iş yaşantımızı olumsuz etkiliyor. Depresyon ilaçları kullanımı artı. İntihara sürükleniyoruz” dedi. Ulaşoğlu, son olarak çalışma şartlarındaki kötü gidişatın iş yerindeki verimin düşmesine neden olduğunu vurgulayarak, sağlık çalışanı alımlarının artması gerektiğini dile getirdi.