AKP’li Bayındır Belediyesi’ne ait Hayvan Bakımevinde yüzlerce hayvanın ilaç enjekte edilerek uyutulduğu ve gömüldüğüne yönelik iddialara tepkiler sürüyor. Olaya ilişkin soruşturma devam ederken İzmir Barosu ve hayvan hakları savunucuları, iddiaların aydınlatılması ve sorumluların tespit edilerek cezalandırılması için Bayındır Adliyesi önünde buluştu. Adliye binası önünde gerçekleşen basın açıklamasında; İzmir Barosu Başkanı Avukat Özkan Yücel, İzmir Barosu Hayvan Hakları Komisyonundan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Şefika Yıldırım Sert, Bayındır Çevre ve Sokak Hayvanlarını Koruma Derneği Başkanı Ayşe Aydın, BAYÇEV, Kimsesiz Hayvanları ve Doğayı Koruma Derneği, HAYTAP, EGEFED, HAYKONFED, Çiğli Kent Konseyi Hayvan Hakları Komisyonu, Tire Doğal Yaşamı ve Hayvanları Koruma Derneği, MAZMEL Derneği, HAYFED, Afalina Hayvan Hakları Topluluğu, Hayvan Özgürlüğü Komitesi, Bayındır CHP İlçe Örgütü temsilcileri yer aldı. Açıklamada, soruşturmanın etkin bir şekilde yürütülmesi, sorumluların bulunarak cezalandırılması için çağrıda bulunuldu. Açıklamanın ardından hayvanların gömüldüğü iddia edilen ve soruşturma kapsamında kazı yapılan alana geçildi.
 
İDDİALARIN AYDINLATILMASI ŞART
Bayındır Bakımevi’ndeki iddiaların aydınlatılması için burada olduklarını belirterek sözlerine başlayan İzmir Barosu Hayvan Hakları Komisyonundan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Şefika Yıldırım Sert, “Bayındır Bakımevindeki hepimizi derinden sarsan iddialar nedeniyle buradayız.  Hayvanlara yönelik şiddet son günlerde çok fazla artmışken bir de toplumun güvenerek hayvanları teslim ettiği bakımevlerinden bu tür iddiaların yükselmesi, bizim tepkilerimi artırmıştır. Zira iddialar çok ciddi… Sistematik olarak yüzlerce hayvanın ilaç enjekte edilmek suretiyle uyutulduğu iddiası var. Bu iddianın aydınlatılması bizler için çok elzem… Türkiye’deki tüm bakımevlerindeki tablo benzer nitelikte… Buradaki davanın emsal niteliği taşıyacağına inanıyoruz. Sürecin takipçisi olacağız. Hayvanlar sahipsiz değiliz. Hepimiz, onlar için mücadele etmek adına buradayız. Yargı sürecinin, soruşturma sürecinin düzgünce işlemesi, delillerin toplanmasını sağlamak için buradayız. İzmir Barosu olarak, hayvan hakları savunucuları ve sivil toplum kuruluşlarıyla süreci takip edeceğiz, mücadeleye devam edeceğiz. Hayvanların gömüldüğü iddia edilen bölgede birçok alanda kazı yapıldı ancak 7-8 Temmuz’da öldürüldüğü öne sürülen 14 canlının bedenine henüz ulaşılamadı. Bizler, bunlara da ulaşılmasını istiyoruz. Sistematik şekilde ilaç enjekte edildiği iddiası olması sebebiyle kazı yapılmasının elzem olduğunu biliyoruz.  Bu nedenle de delillerin toplanması ve dosyanın aydınlığa kavuşması için elimizden geleni yapacağız” açıklamalarında bulundu.

HAYVANLARI ÖLDÜRMEK ÇÖZÜM DEĞİL
Bayındır Çevre ve Sokak Hayvanlarını Koruma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Ayşe Aydın ise olayın aydınlatılması, sorumluların tespit edilerek cezalandırılması için çağrıda bulunarak, “Biz 2 ay önce de böyle bir iddiada bulunmuştuk, sorumlular cezalandırılmadı. İki ay geçmeden şu an Bayındır Bakımevinde yüzlerce hayvanın ilaç verilmek suretiyle öldürüldüğü iddiası söz konusu… Bu iddialar çok ciddi. On gündür o bölgedeyim, ölü hayvanların üzerinden basa basa gittim ve üzerimden kokusu gitmiyor. Yaşadığım psikolojinin haddi hesabı yok. Bayındır’da yıllardır kısırlaştırma yapılmadığını biliyoruz, kısırlaştırma yapılmadığından dolayı sokaklar, sokak hayvanıyla dolu… İnsanlar bundan dolayı şikayetçi… Biz de diyoruz ki; kanunen yapılması gereken kısırlaştırma işlemi yapılmadığı için bu hayvanlar sokaklarda… Biz ister miyiz insanlar zarar görsün… Ne insanlar he hayvanlar zarar görsün. Bu hayvanları öldürmek asla çözüm değil. Öldürerek yok edemezsiniz. Neden, hayvanlardan şikayetçi olanlar ile hayvanların zarar görmeden bu ortamdan izole edilmesini isteyenler karşı karşıya geliyor? Niye asıl sorumlular şu an ellerini kollarını sallayarak bizi izliyorlar? Bizim el birliğiyle bu olayın üzerine gitmemiz gerekiyor. Sorumlular cezalandırılmadıkça, ‘Numune örneği alınmadı, numune örneğinden bir şey çıkmadı’ diyerek bu olayın üstü örtüldükçe ya da ‘Burası hayvan mezarlığı’ diyerek aslında buranın hayvan mezarlığı olmasına dair bir karar alınmamasına rağmen bu hayvanlar iddia edildiği gibi oraya gömülüyorsa bizim artık oturup düşünmemiz lazım. Sorumluları el birliğiyle tespit etmemiz gerekiyor. Bu ne bir isim ne bir kurum ne bir parti ne de belediye başkanına karşı yapılmış bir şey… Hayvanların partisi olmaz. Lütfen etkin bir soruşturma yapılsın, 2 ay sonra daha vahim bir tablo görmeyelim. Olayın sorumlularının bulunup cezalandırılmasını istiyoruz” diye konuştu. 
İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel ise şunları söyledi: “İddialar gerçekten çok vahim… Üstelik iddiaların kaynağı da önemli. Bizzat orada çalışan bir belediye çalışanından geliyor ihbar… Belki de bu soruşturmanın başlamasının temel noktası buydu. Daha yapılacaklar var, toplanacak deliller var. Savcılık ile görüşmeleri sürdürüyoruz. Biz İzmir Barosu olarak, bu olayın aydınlanması, sorumluların ortaya çıkması, varsa ihmali ya da kastı olanların cezalandırılması için ne gerekiyorsa yapmaya hazırız. Bu mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğiz.”