İzmir’in Buca, Gaziemir, Menderes ve Karabağlar ilçelerinde 19-20 tarihlerinde İZSU’nun içme suyu hattında ortaya çıkan kötü koku kamuoyunda büyük yankı uyandırmıştı. İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi’ne (İZSU) tarafından yapılan açıklamada kısa süreli bir teknik aksaklık oluştuğu ve giderildiği belirtilmişti. Numunelere uygulanan 'mikrobiyolojik analiz' verilerine göre suda 'E.coli', 'Kaliform Bakteri' ve 'C.perfringers' değerlerinin sıfır olarak ölçüldüğü ve suyun tüketimine bağlı bir rahatsızlık oluşmasının mümkün olmadığı vurgulanmıştı. Art arda gelen açıklamalar doğrultusunda bir açıklama da İzmir İl Sağlık Müdürlüğü’nden geldi. İzmir İl Sağlık Müdürlüğü, şebeke suyuna ilişkin şikayetler nedeniyle 18 noktadan analiz amaçlı su numuneleri alındığını bildirdi.

Yüzde 15'lik artış

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: “İlk değerlendirmelerde klor oranlarının yeterli olduğu görülmüş olmakla birlikte kapsamlı bakteriyel analiz sonuçları için 48-72 saatlik bekleme süresi gerekmektedir. Bu sürenin sonunda daha anlamlı sonuçlara ulaşılabilecektir. Aynı dönemde bahse konu bölgelere hizmet veren hastanelerimizdeki akut gastroentrit bulgusu veren hastaların bir önceki haftaya göre yüzde 15 civarında artış gösterdiği gözlemlenmiş olup, bu durumun sularla alakalı olup olmadığı ancak kapsamlı bakteriyolojik analizlerin sonuçlarına göre değerlendirilecektir.”

İzmir'de 19-20 Haziran'da çok sayıda kişi, şebeke suyu kullandıktan sonra fenalaştıklarını belirterek, hastanelere başvurmuştu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, "Sorun yine bir bardak suda kopartılan fırtına gibi. Yani sadece klor dozajıyla ilgili bir sorun. O da çok kısa sürede giderildi." ifadelerini kullanmıştı. AKP İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli ve AKP'li milletvekilleri, yaptıkları açıklamalarla Soyer'e tepki göstermişti.