İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin iştiraklerinden İZELMAN ve İZENERJİ’de örgütlü DİSK Genel-İş Sendikası ile işveren tarafı SODEMSEN arasında yürütülen Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinde uzlaşı sağlanamadı. Görüşmelerin tıkanması üzerine sendika, 29 Mayıs 2025 Perşembe günü itibariyle greve çıkılacağını açıkladı. Grevle birlikte kent genelindeki ulaşım başta olmak üzere belediye hizmetleri duracak. Temizlik personelinin iş bırakmasıyla çöp toplama ve sokak süpürme hizmetleri duracak, park ve bahçelerin bakımı aksayacak. İZELMAN’a bağlı belediye kreşleri kapanabilir, sağlık hizmetleri, sokak hayvanlarının tedavisi, engelli bireylere yönelik evde bakım ve sosyal yardım hizmetlerinde yavaşlama yaşanabilir.
“İzmir’de hayatı durduracağız”
SODEMSEN’in belediye adına sunduğu yüzde 29,16’lık zam teklifinin yıllık olması ve enflasyon oranlarının altında kaldığı ifade edilerek iş bırakma hazırlığı başlatıldı. Genel-İş 1, 2, 3 ve 9 No’lu şubeler DİSK binası önünde yaptığı açıklamada, “Şalter inecek, bu iş bitecek” diye seslendi.
Basın açıklamasında konuşan Genel-İş 2 No’lu Şube Başkanı Ercan Gül, beş aydır süren görüşmelerin sonuçsuz kaldığını belirterek “İzmir Büyükşehir Belediyesi, insanca yaşamaya yetecek bir ücret talebimize karşılık sefalet ücretini dayatmaktadır. İzmir Büyükşehir Belediye Bürokratlarının, kamuoyunda algı yaratma çabasıyla “Belediye emekçileri, kaymakam ve valilerden daha fazla ücret talep ediyor” şeklinde gerçek dışı söylemlerle bizleri İzmir halkıyla karşı karşıya getirmek, emeğimiz ve onurumuz üzerinden algı yaratmaktadır. Bugüne kadar yapılan tüm görüşmelerde işveren, altı aylık %26,19 gibi komik tekliflerle gelmiş; son görüşmede ise bu oranı yıllık %29,16 olarak ifade ederek, İzenerji ve İzelman işçileriyle adeta alay etmiştir. Perşembe günü sabahtan başlayan ulaşım ve tüm hizmetler dahil olmak üzere grevde olacağız. Demokrasi işçinin ekmeğidir, demokrasiye inanmayanlar demokratik hak ve özgürlük mücadelesine ses çıkarmayanlar bilsinler ki demokrasi adalet, özgürlük ve eşitlik herkese bir gün lazım olacaktır. 23.000’i aşkın İZELMAN ve İZENERJİ emekçisini kapsayan TİS sürecinde, özel güvenlik görevlilerinin de bu sürecin ayrılmaz bir parçası olduğunu vurguluyoruz.
“Silkeleyin politikası işçilere yıkıldı”
DİSK Genel-İş 1 No’lu Şube Başkanı Engin Topal ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “belediyeleri silkeleyin” sözüne atıfta bulunarak, CHP’li belediyelerin bu baskının faturasını işçilere kestiğini savundu.
“Maaş talepleri 180 bin liraya çıkardığımızı iddia ettiler. İşçiyi halka karşı karşıya getirdiler. CHP’li belediyelerde silkeleme politikası üzerinde başlayan baskının faturasını işçilere kesmeye çalışıyorlar. Enflasyon 42, yıllık teklif edilen 13. Masada aylardır tartışmamıza rağmen kabul etmemeleri de ayrı bir konu. Zaten ikramiyeler yıllardır yatırılmıyor. Bir işçini 40 bin alacağı varsa 15 yatırıyorlar. Ondan sonrası tufan, yok. Silkeleyin politikası ve SGK borçları kesileceği ortaya çıktı.
Başkan Tugay: ‘Elimizden gelen en iyi teklifi yaptık’
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay grev öncesi yaptığı açıklamada işçilere yüzde 30 zam teklif ettiklerini belirterek “Geçen yıl yaptığımız yüzde 50’lik ara zammı da bu sürecin bir parçası olarak görüyoruz. Bugünkü yüzde 30’luk teklifle birlikte toplamda yüzde 38’lik artış sunmuş oluyoruz. Bu da İZELMAN’da en düşük net maaşı 59 binin üzerine çıkarıyor. Kabul ederlerse 60 bini aşan maaşlar olacak. Türkiye’nin içinde bulunduğu şartlarda bunun iyi bir teklif olduğuna inanıyorum. Asgari ücretin 22 bin küsur olduğunu hatırlatırım. Biz elimizden gelenin en iyisini vermeye çalışıyoruz. Son teklifte bize ilettikleri yüzde 65’lik artış, 13 milyar liraya karşılık geliyor. Yani biz '6 milyar lirayı verelim' diyoruz, bunu da şartları zorlayarak yapabileceğiz ama bir 7 milyar daha bulamayacağız. Böyle bir kaynağımız yok. Dolayısıyla hep söylediğimiz şey şu, ödeyemeyeceğimiz bir ücreti kabul edip altına imza atmamız mümkün değil. Sendika şube başkanları belediye çalışanıdır. Sendika üyesinin hepsi belediye çalışanıdır. Hepsi bizim belediyemizim çalışanı. Dün de varlardı yarın da olacaklar. Grev kararının yaratacağı olumsuz sonuçları, 'Bizim sorumluluğumuzda değil' diyerek bir kenara itemezler. Bu onların da sorumluluğunda olan bir şey. Belediyenin her türlü içinde bulunduğu şarttan hep beraber sorumluyuz. Daha fazlasını veremediğimiz için üzgünüm. Belediyelerin içindeki ekonomik şartlar dikkate alınmadan böyle bir teklif yapılmasını, 'bana ne, başka bir şey beni ilgilendirmiyor' diye bakılmasını doğru bulmuyorum. Grev yapılmaması için yapabildiğimiz en iyi teklifi yaptık.”
