Efes Selçuk Belediyesi’nin “Geçmişi hisset, geleceği keşfet” sloganıyla düzenlediği EFEST 2025, bu yıl mutfak kültürüne geniş yer ayırdı. Festivalin en dikkat çekici bölümlerinden Gastro EFEST, hem usta şeflerin hazırladığı lezzetlere hem de gastronomi alanında yapılan söyleşilere ev sahipliği yaptı. Yerel tohumlardan üretilen ürünler, kadın kooperatiflerinin katkıları ve mutfak dünyasının önde gelen isimleri festival mutfağında buluştu.
Ünlü şeflerden Efes Selçuk’a özel tarifler
Şef Hazer Amani, Gastronomi Derneği Başkanı Emrah Köksal Zengin, Efes Selçuk Gastronomi ve Aşçılar Derneği Başkanı Ramazan Adsız, Selçuk Efes Profesyonel Aşçılar ve Gastronomi Derneği Başkan Yardımcısı Özkan Koçak ve Şef Zeynep Tankaş, festival sahnesinde izleyiciler için yemekler hazırladı. Şeflerin yöresel ürünlerle yaptığı özel tarifler katılımcılardan tam not aldı.
Kooperatif ürünleri festival ruhuna güç kattı
6-7-8 Eylül tarihlerinde düzenlenen festivalde, Efes Tarlası Yaşam Köyü’nün yerel tohumlarından elde edilen sebze ve meyveler sahnedeki mobil mutfakta değerlendirildi. Ayrıca farklı bölgelerden gelen 31 kooperatifin gıda ürünleri de etkinliklere eşlik ederek üretimin dayanışma gücünü yansıttı. Kadın üreticilerin emekleri, festivalin en çok ilgi gören detaylarından biri oldu.
Lezzet kadar sohbet de öne çıktı
Festivalin ilk günü Şef Zeynep Tankaş, Selçuk’a özgü “Hohlus” yemeği ve patlıcanlı bulgur pilavı pişirdi. Ardından Selçuk Efes Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Genel Sekreteri Yeşim Kopan ve akademisyen Berrin Taşkan, “Üretimin dayanışma gücü: Kooperatifler ve kadın emeği” başlıklı söyleşide deneyimlerini paylaştı.
Aynı gün Karaot Tohum Derneği Başkanı Feray Karapınar ve akademisyen Barış Can Körükçü de “Yerel tohumun kimyası” söyleşisinde tohum çeşitliliğinin önemine dikkat çekti. Şef Ramazan Adsız ise oturuma kuzu etli enginar yemeğiyle katkı sundu.
Gelenekten geleceğe gastronomi
Festivalin ikinci gününde Hazer Amani ve Emrah Köksal Zengin, “Gelenekten geleceğe gelişen gastronomi” başlıklı söyleşide görüşlerini açıkladı. Amani sahnede hazırladığı gazpacho ile izleyicilere farklı bir deneyim sundu. Etkinlik, hem modern mutfak tekniklerini hem de geleneksel tatların nasıl korunabileceğini tartışmaya açtı.
Minik aşçılardan renkli anlar
Efes Selçuk’un kurtuluş günü olan 8 Eylül’de, belediyenin drama kursu öğrencileri aşçı kostümleriyle sahne aldı. Minik aşçıların cupcake süsleme etkinliği, izleyenlere keyifli anlar yaşattı. Aynı gün “Geçmişten günümüze Efes Selçuk mutfağı” söyleşisinde yemek araştırmacısı Müjde Tönbekici ve akademisyen İrfan Yıldız, kentin mutfak mirasını aktardı. Söyleşiye Şef Özkan Koçak’ın hazırladığı “ördek etli topalak” yemeği eşlik etti.
Yerel mutfaklara sahip çıkma çağrısı
Festivalin son gününde düzenlenen “Efes Selçuk gastronomik envanteri” söyleşisinde Şef Hazer Amani ile birlikte Nalia Karadeniz Mutfağı Başkanı Süleyman Tarakçı sahnedeydi. Tarakçı, Türk mutfağının sağlık deposu olduğuna dikkat çekerek, “Yöresel mutfakların markalaşması ve sürdürülebilirliği, kültür emperyalizmine karşı bir direniştir” dedi.
Şef Hazer Amani ise Türk mutfağının çok kültürlü yapısına işaret ederek, “Mutfak kültürümüzü doğru tanıtabilirsek, dünyada Türk restoranlarının sayısı ve kalitesi artar” ifadelerini kullandı.
Festivalin damaklarda bıraktığı iz
Söyleşilerin son bölümünde Gastronomi Derneği Başkanı Emrah Köksal Zengin, Efes Selçuk’un yerel tohumlarından elde edilen sebzelerle hazırladığı özel yemekleri sahneye taşıdı. Katılımcılar, hem lezzetli tatların hem de kültürel sohbetlerin birleştiği Gastro EFEST’in Efes Selçuk’a kattığı değeri doyasıya yaşadı.