EŞİK tarafından yapılan açıklamada, 2012–2013 öğretim yılında sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarıldığı hatırlatılarak, “Böylelikle ortaokuldan hatta ilkokuldan sonra kız çocuklarının evde, oğlan çocuklarının işyerinde sömürülmek üzere eğitimden koparılmasının önü açılmıştı” denildi. Platform, yeni planın “4+4+2 şeklinde revize edilerek; tarikat ve sermayenin sömürü düzenini daha da tahkim edeceği” iddiasında bulundu.
EŞİK, resmi verileri de paylaşarak örgün eğitimden kopuşlara dikkat çekti. Açıklamada, “İlkokulda %95 olan net okullaşma oranı ortaokulda %91,5’a, lisede %88’e düşüyor” denildi. Ayrıca, “MESEM’lerde kayıtlı 421 bin 520, açık öğretim lisesinde kayıtlı 951 bin 582, açık öğretim ortaokulunda kayıtlı 154 bin 252 çocuk, pratikte örgün eğitimin dışına itilmiş oldukları halde kayıtlarda örgün eğitim görüyor sayılıyor” ifadelerine yer verildi.
Kamusal eğitime yeterli kaynak ayrılmadığını savunan platform, “Geçtiğimiz öğretim yılında ‘tasarruf tedbiri’ olarak okullarda temizlik görevlisi istihdam etmekten vazgeçen iktidar, bu yıl da yine okulları temizleyen öğretmenlerle ve velilerden ‘bağış’ adı altında talep edilen kayıt paralarıyla gündemde” değerlendirmesinde bulundu.
EŞİK açıklamasında ayrıca, eğitimde dini öğelerin artmasına yönelik adımlara değinilerek, “Anayasa’nın ve Milli Eğitim Temel Kanunu’nun eğitimde fırsat eşitliği, laiklik ve karma eğitimi düzenleyen maddelerine aykırı biçimde ‘kız ortaokulları’ açılmaya başlandı” denildi.
Platform, Milli Eğitim Bakanlığı’na şu çağrıyı yaptı:
“Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in şahsında iktidara bütün çocuklara parasız, bilimsel ve laik kamusal eğitim sağlama yükümlülüğünü hatırlatıyoruz. Millî Eğitim Bakanlığı’nın dini hayat görüşünü dayatma konusunda gösterdiği kararlılığı, örgün eğitime devam edemeyen çocukların takibini yapmak ve kamu kaynaklarını kamusal eğitim için harcamak için göstermesini talep ediyoruz.”