Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Meteoroloji Genel Müdürlüğü 2024 Yılı Haziran Ayı Alansal Yağış Raporu verilerinden derlediği bilgilere göre, 1991-2020 dönemi uzun yıllar haziran ayı ortalama yağış miktarı metrekareye 33,6 kilogram olarak hesaplandı. Geçen yıl haziranda, metrekareye 58,1 kilogram yağış düştü. Bu sene aynı dönemdeki yağış miktarı ise 11,9 kilogramda kaldı. Yağışlarda normaline göre yüzde 65, geçen yıl haziran ayına göre ise yüzde 80 azalma yaşandı.
Türkiye genelinde son 23 yılın en düşük haziran ayı yağışı gerçekleşti. Haziran ayı yağışlarında, Batı ve Orta Karadeniz, Kırklareli hariç Marmara Bölgesinin tamamı, kıyı Ege, Antalya'nın doğusu, Mersin, Adana, Osmaniye, Hatay, Gaziantep, Adıyaman, Şanlıurfa, Elazığ, Diyarbakır ve Bingöl çevrelerinde normaline göre yaklaşık yüzde 60 azalma görüldü. Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin illeri sahil kesimlerinde haziran ayı yağışlarında ise yüzde 20'nin üzerinde artış kaydedildi. Bölge geneli yağışlarda tüm bölgeler normalinin altında yağış aldı, en fazla azalma görülen bölge yüzde 92 ile Marmara Bölgesi oldu.
EN AZ YAĞIŞ İZMİR'DE
İl geneli yağışlarda en fazla yağış, metrekareye 97 kilogram ile Rize'de, en az yağış ise metrekareye 0,4 kilogram ile İzmir'de görüldü. Haziran ayı yağışlarında normaline göre en fazla artış yüzde 26 ile Hakkari'de, en fazla azalma ise yüzde 98 ile Çanakkale'de gerçekleşti. Bilecik, Bursa, Çanakkale, Edirne, İzmir, Kocaeli, Yalova'da son 64 yılın, Adana, Ardahan ve Osmaniye'de son 44 yılın, Adıyaman, Aydın ve Kütahya'da son 23 yılın, Manisa'da son 22 yılın, Amasya, Balıkesir, Bartın, Bolu, Çankırı, Çorum, Düzce, Eskişehir, İstanbul, Karabük ve Kastamonu'da son 21 yılın en düşük yağışı kayıtlara geçti. Türkiye genelinde yağışlı gün sayısı 1991-2020 ortalamasında 6,5 gün olarak hesaplanırken, haziranda ortalama 3,4 gün oldu. Haziranda yağışlı gün sayısı, Ege Bölgesinin orta ve kıyı kesimiyle Antalya'nın batısı, Adana'nın güneyi, Gaziantep, Kilis ve Kahramanmaraş çevrelerinde 3 günün altına düştü. Doğu Anadolu'nun kuzey ve doğu kesimleriyle Doğu Karadeniz çevrelerinde 10-15 gün aralığında görüldü.
EGE'DE YAĞIŞLAR GEÇEN YILA GÖRE YÜZDE 93 AZALDI
Marmara Bölgesi'nde haziran ayı yağışları metrekareye 3,4 kilogram olarak hesaplandı. Yağışlarda hem normale hem de geçen yıla göre yüzde 92 azalma kaydedildi. Ege Bölgesi'nde metrekareye 4,9 kilogram olarak gerçekleşen haziran ayı yağışı, normale göre yüzde 81, geçen yıla göre yüzde 93 düştü.
Akdeniz Bölgesi'nde ise metrekareye 6,4 kilogram düşen yağışlar, normale göre yüzde 70, geçen yıla göre yüzde 87 azalma gösterdi. İç Anadolu Bölgesi'nde haziranda düşen yağış miktarı metrekareye 15,6 kilogram olarak hesaplandı. Bölgedeki yağışlar normale göre yüzde 57, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 79 azaldı. Haziranda Karadeniz Bölgesi'ne metrekareye 23,1 kilogram yağış düştü. Doğu Anadolu Bölgesi'nde de haziran ayı yağışları metrekareye 14,7 kilogram olarak hesaplandı. Yağışlar normale göre yüzde 50, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 61 azalma gösterdi. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde haziranda düşen yağış miktarı metrekareye 2,3 kilogram olarak gerçekleşti.
PEKİ İZMİR'DE NEDEN YAĞMUR YAĞMIYOR?
Türkiye'nin dört bir yanında, hatta Ege'nin birçok kentinde yağmurlar yağmaya devam ederken İzmir'e aylardır bir damla yağmurun yağmaması büyük merak konusu oldu. Daha kısa süre önce Manisa'da bile yağan yağmur sokakları felç etmiş, yanı başındaki İzmir'de yağmur yağmamıştı. Aslında bu kuraklık uzun zamandır bilim çevrelerinde konuşulan ve öngörülen bir durum. 2014 WWF ve Greenpeace raporlarından, TMMOB açıklamalarına kadar, küresel ısınma nedeniyle kuraklık riskinin her geçen yıl daha da arttığı defalarca belirtildi. İzmir’in ilerleyen yıllarda Adana’da yaşanan sıcaklıkları göreceği küresel ısınma nedeniyle kuzeye doğru kayan bir sıcaklık yayılması olacağı bildirilmişti.
Aynı zamanda deniz seviyelerinin yükseleceği eğer karbon salınımı konusunda önemli adımlar atılmaz ise dünyanın geri dönülemez sıcaklıklara ulaşacağı konusunda uyarılar yapılmıştı. Önceki senelerde Amazon Ormanları gibi dünyanın akciğeri olarak nitelendirilen büyük yangınlar be iklim değişiminin kanıtı olarak gösterilmişti.
“Acil eylem planı şart!”
Kuraklığın sadece İzmir’de yaşanmadığına dikkat çeken Prof. Dr. Çiler Çilingiroğlu; “İzmir’deki kuraklığın nedeni aslında Akdeniz’in genelinde ve Ege’de görülen kuraklıklarla paralel seyrediyor. İzmir son dört yıldır alması gereken yağış miktarının çok daha altında yağış alıyor. Bunun temel nedeni içinde bulunduğumuz iklim krizi ve Antroposen çağı. Şu anda dünya insan kaynaklı büyük bir iklim değişikliğini yaşıyor” dedi.
Çilingiroğlu ayrıca, İzmir’in acil bir eylem planına ihtiyacı olduğuna vurgu yaparak;
“Fosil yakıtlara olan bağımlılığımız ve endüstriyel tarım nedeniyle Dünyada iklim sistemleri radikal olarak değişmiş durumda. Akdeniz gibi yağış miktarının yüksek olmadığı riskli bölgelerde bu kuraklık daha fazla hissediliyor. Endüstriyel tarım özellikle Mısır, pamuk gibi aşırı su tüketen bitkilerin mevsimi yeraltı sularını tüketiyor. Aşırı sıcaklıklar ve ekstrem hava koşulları toprak içindeki nemin buharlaşmasına neden oluyor ve yüzey aşırı kuruyor bunun da bize dönüşü maalesef daha fazla kuraklık ve orman yangınları oluyor.
İzmir bu konuda büyük risk içeren bir bölge ve acilen ileriye dönük orta ve uzun vadeli kentin kuraklıkla mücadelesi için kalıcı ve yapısal sorunların çözümüne dönük bir eylem planı geliştirilmek zorunda. Yoksa insanın yarattığı bu krizle baş edemeyeceğiz ve İzmir gibi kentler yakın zamanda yaşanılmaz duruma gelecek” diye konuştu.
YAĞMUR NE ZAMAN YAĞACAK?
İzmir’e ne zaman yağmur yağacak? İzmir’de havalar serinlemeye başladı. Eylül sonlarına doğru sıcaklıklarla önemli düşüş bekleniyor. Bununla birlikte yağışların Eylül ayında değil Ekim ayı ortalarına doğru başlaması oladı görülüyor.