Yağmur KARADAĞ/İzmir’de engelli ailelerinin çocuklarını gönderebileceği tek ve örnek bir merkez olan Konak Engelsiz Yaşam Köyü destek ve hizmet bekleyen engellilere kucak açıyor. 1984 – 1989 ve 1994 – 1999 yılları arasında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan ve EBKOV Başkanlığı görevini sürdüren Dr. Burhan Özfatura, Konak Engelsiz Yaşam Köyü Müdürü Aslı Kureta ve Vücut Geliştirme sporunda Dünya Şampiyonu Eryetiş Kurtaral merkezde KEDİ Otizm Derneği Başkanı Serap Dikmen Ahmetoğlu ve 9 Eylül Gazetesi ekibi ile bir araya geldi.
EBKOV BAŞKANI DR. BURHAN ÖZFATURA
“GENEL GİDERLERİMİZİ KONAK BELEDİYESİ KARŞILIYOR”
Engelliler için çalışmaya ilk başkanlık döneminde başladıklarını söyleyen Dr. Burhan Özfatura, “Vali Vecdi Gönül ile birlikte bu alanı bize hibe etmişlerdi. Büyükşehir olarak burayı dizayn ettik ve Engelli Bireyleri Koruma ve Eğitim Vakfı’nı (EBKOV) kurduk. Vakfımızı da güvendiğimiz insanlara teslim ettik. Ellerinden geleni de yaptılar. Uzun yılların ardından tabi biraz arkadaşlarımız yoruldu. 4-5 yıl önce sıkıntıdalardı. Burası harabe haline gelmişti. Konak Belediyesi bize her konuda destek verdi. Genel giderlerimizi, çocuklarımızın servisini Konak Belediyesi karşılıyor, yemeği İzmir Büyükşehir Belediyesi gönderiyor. Kendilerine çok teşekkür ediyoruz. Vakfın parası ile de personel giderlerini karşılıyoruz” dedi.
“KAPASİTEMİZ 300 ÖĞRENCİYE KADAR ÇIKABİLİR”
Konak Engelsiz Yaşam Köyü’nde eğitim alan yaklaşık 100 çocuğun bulunduğunu ifade eden Dr. Burhan Özfatura, “Tüm çocuklarımıza, bize ulaşan herkese güvenilir, ücretsiz bir şekilde eğitim ve hizmet veriyoruz. Kapasitemiz 300 öğrenciye kadar çıkabilir. Bizim için nihai hedef engelli bireylerin yalnız kaldıklarında yaşamlarını sevgi dolu ve kaliteli bir ortamda sürdürebilecekleri bir yaşam kurmaları için bir yaşam alanı oluşturmak. Bu ihtiyaca karşılık vermek üzere ‘Özel Gereksinimli Bireyler Yaşam Köyleri’ kurmak ve devamlılığını sağlamak istiyoruz” diye konuştu.
YATAKLI BİRİM HİZMETİ HEDEFİ
Ekibiyle birlikte temel hedeflerinin annesi babası olmayan çocukların ne olacağı sorununu çözmek olduğunu da dile getiren Dr. Özfatura, “İlk günden beri beni uykusuz bırakan bir laf var. ‘Ben ölürsem çocuğum ne olacak?’ Engelsiz Yaşam Köyleri idealimiz işte bu nedenle çok önemli. Engelli çocuklarımızın 81 ilde hayat boyu yaşayacakları bir ortam sunmak istiyoruz. Bu açıdan ‘Hayat Boyu Seninleyiz’ sloganımızla ilerisi için yataklı birim hizmeti hedefimiz var. Merkezi hükümet ve belediyelerin iş birliği ile bu süreç ilerlemeli. Ailelerin de sosyalleşmeye ihtiyacı var. Çocuklarını bırakabilecekleri bu köylerle o fırsatı sağlamayı istiyoruz. Hazırladığımız raporları milletvekillerine, genel başkanlara, yardımcı olacağına inandığımız kişilere yolladık” dedi.
"TAHMİNİ 12 MİLYON ENGELLİ BİREY VAR"
Dünyadaki en büyük azınlığın engelliler olduğunu bildiklerini, Türkiye’de şu an için tahmini rakamlarla 12 milyon engelli birey olduğunun hesaplandığını söyleyen Dr. Özfatura, “Engellilerin doğumdan başlayarak yaşamın sonuna kadar bize, devletimize emanet olduklarının bilincinde olmalıyız. Devletimizde kendisine emanet edilen engelliyi takip etmeli, ona sahip çıkmalıdır. Bu bilinçle bu kapsamlı konu Engelliler Bakanlığı’nın zaruriyetini açık bir şekilde ortaya koymuştur. Engelliler Bakanlığı sayesinde ‘Özel Gereksinimli’ bireylerin ve ailesinin doğumundan ölümüne kadar yanında olacaktır. Bu büyük hayalimizin adına da ‘Hayat Boyu Seninleyim’ projesi dedik” ifadelerini kullandı.
“YEREL YÖNETİMLER ENGELLİLERİ DÜŞÜNMELİ”
Yerel yönetimlerin deprem felaketine ve engellilere çok önem vermesi gerektiğini vurgulayan Dr. Özfatura, “Belediye başkanının görevi insanları, muhtaç olanı, engelliyi düşünmek. Günümüzde istişare yapan, danışan, şeffaf olan kazanır” dedi.
ÖZEL KONAK ENGELSİZ YAŞAM KÖYÜ MÜDÜRÜ ASLI KURETA
“ÇOCUKLARIMIZA SOSYAL BİR ORTAM SAĞLIYORUZ”
Konak Engelsiz Yaşam Köyü Müdürü Aslı Kureta, 9 Eylül Gazetesi ekibine Yaşam Köyü’nü de gezdirdi. Çalıştıkları öğrenci grupları içerisinde; bedensel engelli, down sendromlu, otizmli, zihinsel engelli, özgül öğrenme güçlüğüne sahip bireyler, serebral palsi, kas hastalıkları, brakial pleksus, spina bifida, skolyoz, nörogelişimsel problemler, yaygın gelişimsel bozukluk gösteren çocukların olduğunu belirten Kureta, “Merkezimizde 1 yaşından 43 yaşına kadar destek ve hizmet alan öğrencimiz var. 18’in yaşın üzerinde olan öğrencilerimiz için ‘Hayata Devam Projesi’ kapsamında açılan bir atölye birimimiz var. Destekçilerimizle birlikte burada çocuklarımıza hayat hobisi edindirebileceğimiz, okuldan sonra hayatlarını devam ettirebilecekleri sosyal bir ortam, bir iş, uğraş öğretebilmek için çalışıyoruz. 6 özel eğitim öğretmenimiz, 1 fizyoterapist, 1 psikoloğumuz var” dedi.
“AİLE EĞİTİMİNE ÇOK ÖNEM VERİYORUZ”
Akademik birim içerisinde çalışan öğretmenlerin ve atölye öğretmenlerinin hep birlikte, iş birliği içerisinde çalıştığını ifade eden Kureta, “Sosyal alan içerisinde takip etmemiz gereken durumlarda bu durum bize fırsat yaratıyor. Öğrencilerimizi çok iyi gözlemliyoruz. Böylece öğrencilerimizi akranlarıyla, iletişim halinde gördüğümüzde nerede, nasıl müdahalelerde bulunabileceğimizi anlayabiliyoruz. Bu durum özel eğitimciler ve öğrencilerimiz açısından çok yararlı oluyor. Ailelerimizle tek tek görüşüyoruz. Evlerin içerisinde neler olduğunu da öğrenmemiz gerekli. Aile eğitimine çok önem veriyoruz” diye konuştu.
DİSLEKSİ BÖLÜMÜ YAKINDA AÇILACAK
Atölye birimi içerisinde toplamda 9 birimin olduğunu söyleyen Kureta, “Öğrencilerimiz buradan tam gün yararlanıyorlar ya da seanslı programlar eşliğinde ayarlanabiliyor. Öğrencilerimize ilk olarak oryantasyon eğitimi veriyoruz, daha sonrasında atölyelerimize katılıyorlar. Görsel sanatlar, müzik, ritm, bilgisayar, organik tarım, mutfak, takı tasarım, drama, spor salonu, sera, halk oyunları bölümümüz var. Disleksi ve konuşma terapisi bölümümüzü de yakın zamanda açacağız” dedi.
