Demirtaş, Kürt meselesinin silahtan arındırılması ve örgütün kendisini feshinin somutlaşmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Girasun’un Halk TV’de aktardığı görüşmede Demirtaş, sürecin bir pazarlık ya da müzakereyle değil, gönüllü bir zihinsel dönüşüm ve iradeyle gerçekleştiğini vurguladı. Demirtaş, “Bu süreci bir pazarlık olarak tanımlamak yanlış olur. Burada gönüllü bir silah bırakma iradesi var,” ifadelerini kullandı.
Otoriterleşme kaygılarına katılmıyor
Demirtaş, PKK’nin silah bırakmasının Türkiye’de otoriterleşmeye alan açacağı yönündeki kaygılara ise katılmadığını belirtti. “Bir otoriterleşme teklifine rıza göstermem. Demokratikleşme ise siyaseten konuşulabilir ve siyasetin doğası gereği tartışılmalıdır,” dedi. Demirtaş, Kürtlerin siyasi sürecin ana aktörü olmaktan çıkarılıp bir yedek güç olarak görülmesinden rahatsızlık duyduğunu da ekledi.
“Kürtler seçimde kimi destekleyecek?” sorusuna eleştiri
Demirtaş, Kürtlerin seçim süreçlerinde yalnızca “kimi destekleyecek?” sorusuyla gündeme gelmesinden rahatsız olduğunu, bunun yerine “seçimde Kürtleri kim destekleyecek?” sorusunun da sorulması gerektiğini ifade etti. Kürtlerin siyasi süreçte ana aktör olarak kalmasının önemine dikkat çeken Demirtaş, çözümün demokratikleşmeden geçtiğini vurguladı.